A-GÜNCEL VE PRATİK AÇIDAN HUKUK YARGILAMASINDA

İSTİNAF KANUN YOLU

20/07/2016  tarihi itibari ile  fiilen  hukukumuza giren istinaf  kanun yolu, hukuki denetimin yanında maddi vakıa denetimi yapan bir yargı yolu olarak tanımlanabilmektedir. Ülkemizde  dar anlamda istinaf sistemi kabul edilmiştir. Bu anlamda istinaf, ilk derece mahkemelerince nihai olarak verilen ve henüz kesinleşmeyen kararlar aleyhine işletilen olağan bir kanun yoludur. İstinaf incelemesinde ilk derece yargılamasında ileri sürülmeyen hususlar hariç olmak üzere,  maddî vakıa incelemesi yapılmaktadır. Başka deyişle istinaf kanun yolunda, temyiz kanun yolundan farklı olarak hukuki incelemenin yanın da maddi vakıa incelemesi de yapılarak yeni bir karar ihdas edilmektedir.

B-İSTİNAFA BASVURULABİLECEK KARARLAR

1. Kural olarak ilk derece mahkemesince verilen nihaî kararlara karşı istinafa başvuru mümkündür.

2. İhtiyati tedbir ( HMK. M, 391, 394),  ihtiyati haciz taleplerinin reddi( İİK.m.258, 3) ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlar(İİK.m.265, 5);

3. Hâkimin reddi hakkında verilen kararlar,

4. Malvarlığına ilişkin davalarda, istinafa başvurulabilmesi için kanunda belirtilen miktarın (2024 yılı itibari ile İcra Mahkemeleri hariç olmak üzere 28.250,00-TL, İcra Mahkemelerinde 2024 yılı itibari ile istinaf sınırı, 66.090,00 TL ) dikkate alınması gerekir. Manevi tazminata ilişkin kararlar, miktar sınırlamasına takılmaksızın istinaf kanun yoluna başvurabilecek kararlardandır. Mal varlığına ilişkin davalarda alacağın bir kısmı dava edilmişse istinaf sınırı belirlenirken alacağın tamamı nazara alınır. Alacağın tamamı dava edilmişse, alacağın kabul edilmeyen bölümü 28.250,00 TL’den fazla ise (İcra Mahkemelerinde 66.090,00 TL) istinaf yoluna başvurulabilir. Örneğin ilk derece mahkemesi kısmi kabul şeklinde karar vermişse, kabul edilen kısım 28.250,00 TL’nin üzerinde ise davalı açısından istinafa başvurulabilir. Reddedilen kısım 28.250,00 TL’nin üzerindeyse davacı açısından istinaf yolu açık olacaktır.

5. Diğer kanunlarda kanun yoluna başvurulabileceği belirtilen kararlara karşı istinafa başvurulabilir.

6. Çekişmesiz yargı kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilecektir.

C-İSTİNAF SEBEPLERİ

İstinaf sebepleri Hukuk Muhakemeleri Kanununda  ayrı ayrı sayılmamıştır. Bu nedenle istinaf sebepleri sınırlandırılmamıştır. İlk derece mahkemelerinin karar verirken yapmış oldukları tüm hukuka aykırılıklar, hükmün sonucunu etkilemesi ve başvuran tarafın aleyhine olması sebebiyle istinaf sebebidir. İstinaf sebepleri dilekçede açıkça gösterilmelidir. Bu husus istinafın temyizden en önemli bir farkıdır. İstinaf sebepleri hiç gösterilmemişse, ön inceleme aşamasında istinaf başvurusu reddedilir. Kamu düzenine ilişkin olanlar hariç tüm istinaf sebepleri dilekçede ayrı ayrı gösterilmelidir. İstinaf mahkemesi, istinaf incelemesini belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapacağı için, istinaf başvurusunda bulunan tarafın çok dikkatli davranması, dilekçeyi eksiksiz düzenlemesi gerekir. Belirtmediği bir sebebi daha sonra mahkemeye karşı ileri süremeyeceği gibi;  hakim tarafından da kendiliğinden dikkate alınmaz. Bunun tek istisnası ise, yukarıda ifade edildiği üzere kamu düzenine aykırılıklardır. İstinaf sebepleri gösterilmekle birlikte yanlış nitelendirilse dahi istinaf mahkemesi doğru hukuki nitelendirmeye göre bu sebebi incelemek durumundadır. Taraflar ileri sürdükleri istinaf sebepleri ile bağlıdır. Taraflarca ileri sürülmeyen vakıalar istinaf sebebi olarak kabul edilemez. İstinaf sebepleri sonradan genişletilemez, değiştirilemez ve  ıslah edilemez.

D-BAŞVURU SÜRESİ

İstinaf yoluna başvuru süresi iki haftadır. Süre yerel mahkeme ilamının taraflara tebliğinden itibaren başlar. Yapılan tebligatların, Tebligat hukuku hükümlerine uygun olması gereklidir. Tebligatta usulsüzlük iddiası var ise dilekçede ayrıca ve açıkça belirtilmelidir. Sürenin elde olmayan nedenlerle kaçırılması halinde eski hale getirmeden yararlanılabilir. İcra ve İflâs Kanununa göre icra mahkemesi kararlarına karşı istinaf süresi, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren on gündür.(İİK.m.363) İş mahkemelerinde istinaf yoluna başvurma süresi, tebliğ tarihinden itibaren iki haftadır.( İş Mah. K. M.7) İstinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen tarafın başvurma hakkı bulunmasa veya taraf başvuru süresini geçirmiş olsa bile, kendisine dilekçenin tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde vereceği cevap dilekçesi ile katılma yolu ile istinafa başvurabilir. Asıl başvuran taraf istinaf başvurusundan feragat eder veya istinaf başvurusu esastan reddedilirse, katılma yolu ile istinaf talebinde başvuran kişinin de talebi reddedilir. (HMK.m.348) İstinaf yoluna başvuru hakkından, ilâmın tarafa tebliğinden önce feragat edilemez.

E-İSTİNAFIN İCRAİ ETKİSİ

İstinafa başvurulması kural olarak kararın icrasını durdurmaz. Ancak, bu konuda İİK m. 36. maddesi (icranın geri bırakılması) dikkate alınmalıdır. Bu noktada nafaka kararları hakkında icranın geri bırakılması müessesinin uygulanmayacağı bilinmelidir. Kanunda açıkça belirtilenler ve özel hükümlerde yer alan durumlarda, istinafa başvuru kararın icrasına engel olur; icra için kararın kesinleşmesi beklenir. Örneğin, Kişiler Hukuku, Aile Hukuku ve taşınmazın aynına ilişkin kararlar kesinleşmeden icra edilemeyecek kararlardan olup; bu kararlar hakkında istinafa başvuru halinde hüküm icra edilemeyecektir.

F-İSTİNAF BAŞVURUSU KABULÜ HALİNDE VERİLCEK KARARLAR

İstinaf başvurusu kabul edilir ise istinaf mahkemesince aşağıdaki kararlar verilebilir.

1. İstinaf mahkemesi ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak gönderme kararı verebilir.

Özellikle usule ilişkin hatalarda yeniden yargılama yapılması adına dosya ilk derece mahkemesine gönderilir.

2. İstinaf mahkemesi ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak davanın reddine karar verebilir.

İşin esasına girilen hallerde, ilk derece mahkemesi davayı kabul etmiş ve bu kararı doğru değilse, bu karar kaldırılarak davanın reddine karar verilir.

3. İstinaf mahkemesi ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak, davanın kısmen veya tamamen kabul kararı ya da esas hakkında düzleterek yeni bir karar verebilir.

İstinaf mahkemesince işin esasına girilirse, ilk derece mahkemesi davayı reddetmiş ancak kararı doğru değilse, bu karar kaldırılarak davanın kısmen veya tamamen kabulüne karar verilir. Bunun yanında istinaf mahkemesince esas hakkında düzelterek yeni bir karar ihdas edilebilir.

G-SONUÇ

İstinaf  kanun yolu Türk Yargı Sisteminde oldukça önemli bir yere sahiptir. Yargılama sistemi içerisinde verilen kararların büyük bir kısmı istinaf incelemesi neticesinde kesinleşmekte başka deyişle temyiz incelemesine tabi olmayan tüm uyuşmazlıklarda son sözü istinaf  mahkemesi söylemektedir. Yine başka bir açıdan bakıldığında ilk derece yargısının temyiz mahkemesi kararlarına direnme hakkı var iken; istinaf mahkemesi kararlarına direnme hakkı bulunmamakta, istinaf mahkemesinin vermiş olduğu karar doğrultusunda yargılamayı yapmak durumundadır. Netice itibari ile istinaf kanun yolunun doğru bilinmesi ve işletilmesi,  yargılamada hak kayıplarını önleyecek ve yargı faaliyetini ulaşmak istediği sonuç olan adalete kavuşturacaktır.

Av. Arb. Eyup SEYMEN