I- Pandemi Kapsamında Yargılama Faaliyetleri Açısından Alınan Tedbirler

26.03.2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan, Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’nun Geçici 1.maddesi ile; bir kısım hususlar istisna tutulmak suretiyle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki sürelerin 13/3/2020 tarihinden itibaren, 30/4/2020 tarihine kadar duracağı, ihtiyaç olması durumunda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile bu durma işlemlerinin 6 aya kadar daha uzatılabileceği hususu düzenlenmiştir. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile de bu süre 15.06.2020 tarihine kadar uzatılmıştır.

Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından web sayfasında 13.03.2020 tarihinde yayınlanan tarih ve sayısız yazı ile; “tutuklu işlere yönelik soruşturma ve kovuşturmalar ile ivedi sayılacak diğer hususlar haricinde duruşma ve keşiflerin ertelenmesi ile gerekli görülen hâllerde SEGBİS uygulaması kullanılması hususunun mahkemelerce değerlendirilmesi, 22.03.2020 13.03.2020 tarihinde yayınlanan tarih ve sayısız yazı ile; Acil ve tutuklu işler ile yürütmenin durdurulması istemlerinin yerine getirilmesi için yeteri kadar hâkimin komisyon başkanınca, yeteri kadar Cumhuriyet savcısının ise başsavcı tarafından belirlenerek, (her birimden yeterince nöbetçi mahkeme ve Cumhuriyet savcısı uygulaması yapılmak suretiyle) geri kalan hâkim ve Cumhuriyet savcılarının UYAP imkânlarından faydalanarak evden çalışmalarının temini, 15.04.2020 tarih ve 2020 sayılı yazı ile; 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanununun geçici 1. maddesi uyarınca, 30.03.2020 tarihinde genel kurulumuzca alınan 2020/51 sayılı karar doğrultusunda, mahkemeler ve Cumhuriyet savcılıklarında yürütülen rutin işlemlerin, salgın önlemleri kapsamında evden çalışma, uzaktan çalışma gibi esnek çalışma yöntemleriyle yürütülmesine devam olunması, yargılama faaliyetlerinin yürütülmesi sırasında ortaya çıkacak riskleri önlemek amacıyla, tutuklu işlere yönelik soruşturma ve kovuşturmalar ile ivedi sayılacak diğer hususlar haricinde duruşma ve keşiflerin ertelenmesi ile gerekli görülen hâllerde SEGBİS uygulaması kullanılması hususunun adli makamlarca değerlendirilmesi,” şeklindeki yazıları ile, UYAP ve SEGBİS kullanılarak uzaktan çalışma, online çalışma hususlarında alınan tedbirler, yargı teşkilatlarına ve kamu oyuna duyurulmuştur.

Yine HSK’nın aynı kararlarında, acil durumların dışındaki duruşmaların da bu süreçte ertelenmesi hususunda karar alınmış, avukatlar açısından ise, UYAP üzerinde çalışma konusunda yasal altyapısı olduğundan ayrıca her hangi bir karar alınmamıştır. Sadece Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü tarafından 27.03.2020 tarihinde yayınlanan tarih ve sayısız yazı ile; “Bakanlığın 17/03/2020 tarih ve 9017 sayılı yazısı ile Komisyon Başkanlıkları bünyesinde stajına devam eden avukat stajyerlerinin 30/03/2020 tarihine kadar izinli sayılmaları” hususunda bilgi paylaşımı yapılmıştır.

II- UYAP Konusundaki Mevzuat Düzenlemesi

Yaşadığımız bu günlerde uzaktan erişimle UYAP’ın kullanılması ile yapılan işlemlerin hukuken geçerli olmasının yasal dayanağı; 12/1/2011 Tarih 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 445/2. Maddesindeki; “(2) Elektronik ortamda, güvenli elektronik imza kullanılarak dava açılabilir, harç ve avans ödenebilir, dava dosyaları incelenebilir. Bu Kanun kapsamında fizikî olarak hazırlanması öngörülen tutanak ve belgeler güvenli elektronik imzayla elektronik ortamda hazırlanabilir ve gönderilebilir. Güvenli elektronik imza ile oluşturulan tutanak ve belgeler ayrıca fizikî olarak gönderilmez, belge örneği aranmaz.” Şeklindeki düzenlemedir. UYAP ile ilgili ilk yasal düzenleme HMK’da yapılan düzenlemedir.

UYAP ile ilgili diğer yasal düzenlemeler ise; 2012 yılında 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nda, ve 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda, 2016 yılında 5941 Sayılı Çek Kanunu’nda yapılan düzenlemelerdir.

2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “Elektronik işlemler” başlıklı 8.maddesinde; “İcra ve iflas dairelerince yapılacak her türlü icra ve iflas iş ve işlemlerinde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi kullanılır; her türlü veri, bilgi, belge ve karar, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi vasıtasıyla işlenir, kaydedilir ve saklanır. …. , Zorunlu nedenlerden dolayı fiziki olarak düzenlenen belge veya kararlar, yetkili kişilerce güvenli elektronik imzayla imzalanarak Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemine aktarılır ve gerektiğinde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi vasıtasıyla ilgili birimlere iletilir. Bu şekilde elektronik ortama aktarılarak ilgili birimlere iletilen belge ve kararların asılları, gönderen icra ve iflas dairesinde saklanır, ayrıca fiziki olarak gönderilmez. Ancak, belge veya kararın aslının incelenmesinin zorunlu olduğu hâller saklıdır. …, Elektronik ortamdan fiziki örnek çıkartılması gereken hâllerde, icra müdürü veya görevlendirdiği personel tarafından belgenin aslının aynı olduğu belirtilerek, imzalanır ve mühürlenir. …., Alacaklı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi üzerinden bu sisteme entegre bilişim sistemleri vasıtasıyla dosya safahat bilgileri ile borçlunun mal, hak veya alacağını elli kuruş karşılığında sorgulayabilir veya sorgulanmasını talep edebilir….” Şeklinde; yine Kanun’un 78.maddesinde UYAP üzerinden konabilecek elektronik haczin şartları belirlenmiş, 89.maddede ise; haciz ihbarnamelerinin bildirimi ve bu ihbarnamelere verilecek cevaplar, güvenli elektronik imza kullanılmak suretiyle UYAP’a entegre bilişim sistemleri üzerinden de yapılabileceğini, bu usulle yapılan bildirim tebliğ yerine geçeceğini düzenlemiştir.

5941 Sayılı Çek Kanunu’nun 5/8.maddesinde 2016 yılında yapılan değişiklikle de; “Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararına ilişkin bilgiler, güvenli elektronik imza ile imzalandıktan sonra, Adalet Bakanlığı Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla MERSİS ile Risk Merkezine elektronik ortamda bildirilir. Hakkında çek hesabı açma yasağı kararı verilen kişiler, Risk Merkezi tarafından bankalara bildirilir. Bu bildirimler ile bankalara yapılacak duyurulara ilişkin esas ve usuller, Adalet Bakanlığının uygun görüşü alınarak Risk Merkezi tarafından belirlenir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.

5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 02.07.2012 tarihinde (6352 sayılı Yasanın 95.maddesi ile) 38/A. maddesi eklenerek; (1) Her türlü ceza muhakemesi işlemlerinde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) kullanılır. Bu işlemlere ilişkin her türlü veri, bilgi, belge ve karar, UYAP vasıtasıyla işlenir, kaydedilir ve saklanır. (2) Kanunlarda gösterilen istisnalar hariç olmak üzere, dosyalar güvenli elektronik imza kullanılarak UYAP’tan incelenebilir ve her türlü ceza muhakemesi işlemi yapılabilir. (3) Bu Kanun kapsamında fiziki olarak hazırlanması öngörülen her türlü belge ve karar elektronik ortamda düzenlenebilir, işlenebilir, saklanabilir ve güvenli elektronik imza ile imzalanabilir. (5) Elektronik imzalı belgenin elle atılan imzalı belgeyle çelişmesi halinde UYAP’ta kayıtlı olan güvenli elektronik imzalı belgegeçerli kabul edilir.” Şeklindeki ekleme ile, UYAP’ın ceza yargılamalarında kullanılabilmesi ile ilgili yasal altyapı da oluşturulmuş, 06.08.2015 Tarihi Resmi Gazetede yayınlanan “Bölge Adliye Ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî Ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin kapsamı da tarif edilirken, “Bu Yönetmelik, bölge adliye mahkemesi başkanlığı, başkanlar kurulu, daireleri, Cumhuriyet başsavcılığı ve adalet komisyonu ile adlî yargı ilk derece mahkemesi, hâkimliği, Cumhuriyet başsavcılığı ve adalet komisyonu ile müdürlüklerde tutulacak kayıtlar, kartonlar, yapılacak idarî işlemler, yazı işleri hizmetlerinin yürütülmesi ve bu işlemlerde UYAP’ın kullanılmasına dair usul ve esaslar ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun uygulama alanını kapsar.” Şeklindeki düzenleme ile, ceza yargılaması açısından UYAP’ın kullanılmasına ilişkin detaylar ortaya konmuştur.

5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 02.07.2012 tarihinde 38/A/3. ve 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “Elektronik işlemler” başlıklı 8.maddesinde yapılan, ana hatları ile HMK’da yer alan; “Elektronik ortamda, güvenli elektronik imza kullanılarak dava açılabilir, harç ve avans ödenebilir, dava dosyaları incelenebilir. Bu Kanun kapsamında fizikî olarak hazırlanması öngörülen tutanak ve belgeler güvenli elektronik imzayla elektronik ortamda hazırlanabilir ve gönderilebilir. Güvenli elektronik imza ile oluşturulan tutanak ve belgeler ayrıca fizikî olarak gönderilmez, belge örneği aranmaz.” Şeklindeki düzenlemelerdir. Bu düzenlemelerde aynı zaman da elektronik ortamın ruhuna uygun olarak; “Elektronik ortamda yapılan işlemlerde süre gün sonunda biter.” Şeklindeki düzenleme ile, süreler konusunda oluşması muhtemel tartışmaların da önüne geçilmek suretiyle, işlemlerin mesai saati içinde yapılması yerine, sürenin son günü, son dakikaya kadar yapılan işlemlerin, ilgili birimin kabulüne de bağlı olmaksızın yapılması haline hukuken geçerli sayılarak, hukuk süjeleri açısından bu hakkın kullanılması için en geniş şekilde bir imkan tanınmıştır.

5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’un 38/A/5. Maddesindeki; “Elektronik imzalı belgenin elle atılan imzalı belgeyle çelişmesi halinde UYAP’ta kayıtlı olan güvenli elektronik imzalı belge geçerli kabul edilir.” Şeklindeki ekleme ile 6100 Sayılı HMK’nın 205/2.maddesindeki; “Usulüne göre güvenli elektronik imza ile oluşturulan elektronik veriler, senet hükmündedir.” Şeklindeki düzenlemeye, 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu’nun 5.maddesindeki; “Güvenli elektronik imza, elle atılan imza ile aynı hukukî sonucu doğurur.” Şeklindeki düzenlemeye ve 6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 15.maddesindeki; “İmzanın, borç altına girenin el yazısıyla atılması zorunludur. Güvenli elektronik imza da, el yazısıyla atılmış imzanın bütün hukuki sonuçlarını doğurur.” Şeklindeki hükümlere paralel bir düzenleme getirilerek, elektronik ortamda, elektronik imza altyapısı kullanılarak yapılan işlemelere daha fazla üstünlük tanınmıştır. Tabi ki bu düzenlemelerin temeli Elektronik İmza Yasa’sının 4.maddesindeki “Güvenli elektronik imza”nın unsurlarına dayanmaktadır. 2004 Tarihli Elektronik İmza Yasası ve yukarıda bahsi geçen usul yasalarındaki düzenlemeler, dünya geneli ile kıyaslandığına ülkemizde bu düzenlemelerle yargılama faaliyetlerinde elektronik ortamın kullanılmasının yasal dayanaklarının çok daha erken atılmış olduğu görülmektedir.

Her ne kadar günümüz itibariyle henüz kullanıcı ihtiyaçlarını karşılamada halen bir kısım eksiklikleri olsa da; UYAP Projesinin dünya üzerinde almış olduğu onlarca uluslararası ve çok fazla sayıdaki ulusal ödüllerle de, yargının modernizasyonu kapsamında UYAP’ın öncü bir proje olduğu tartışmasızdır.

III- Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi

UYAP’la ilgili düzenlemeler mevzuata da girmiş olup, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun “Elektronik işlemler” başlıklı 445.maddesinde; Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP), adalet hizmetlerinin elektronik ortamda yürütülmesi amacıyla oluşturulan bilişim sistemidir. Adalet hizmetlerinin elektronik ortamda yürütülmesi amacıyla oluşturulan Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemini olarak tanımlanmakta, Adalet Bakanlığının kendi sitesinde ise UYAP; “günümüzün gerekli tüm teknolojik gelişmelerini kullanarak, Adalet Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatının, bağlı ve ilgili kuruluşlarının, adli ve idari tüm yargı ve yargı destek birimlerinin donanım ve yazılım olarak iç otomasyonunu ve benzer şekilde bilgi otomasyonu sistemlerini kurmuş kamu kurum ve kuruluşları ile dış birim entegrasyonunu sağlayan ve e-Dönüşüm sürecinde e-Adalet ayağını oluşturan bir bilişim sistemi” olarak tanımlanmaktadır. Yukarıda sayılan diğer yasalarda UYAP’la ilgili benzeri tanımlar yapılmıştır.

IV- Avukat Bilgi Sistemi (Avukat Portalı)

Yasalarda Avukat Portalı ise; “Avukat Bilgi Sistemi” adı altında Bölge Adliye Ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî Ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 4/1/b. maddesinde; “Avukatların internet üzerinden UYAP'a erişim yaparak elektronik ortamda işlem yapabilmelerini sağlayan sistemi,” olarak tanımlanmıştır.

Daha geniş tanımı ile Avukat Portalı; Avukatların internet üzerinden UYAP'a erişim yaparak elektronik ortamda işlem yapabilmelerini sağlayan sistem olup, bu sistem kullanılarak, avukatlar bürolarından internet üzerinden sistemdeki vekâleti bulunan dava dosyalarını inceleyebilmekte, bu dosyalardan suret alabilmekte; elektronik imza ile sistemdeki dava dosyalarına evrak katabilmekte, sistemde kayıtlı belgeleri görüntüleyebilmekte,[1] yedeklerini alabilmekte, elektronik imzalı belgelerin doğruluğunu kontrol edebilmekte, kısmen de olsa dosya içinde evrak ismi ile arama yapabilmekte, yeni dava dosyası açabilmekte, suç duyurusunda bulunabilmekte, izin verildiğinde soruşturma dosyalarını inceleyebilmekte, duruşma günlerini takip edebilmekte, harç ve masraf ödeyebilmekte, Danıştay ve Yargıtay[2] dosya içeriklerine ulaşabilmekte, Anayasa Mahkemesindeki bireysel başvurularının durum bilgilerini görebilmekte, bir kısım dava türleri ile ilgili dosya safahat bilgisini inceleyebilmektedirler. Buna göre avukatlar bu bilgi sitemi sayesinde duruşmaya girme dışında adeta tüm işlerini bürolarından yapabilir hale gelmişlerdir.

V- UYAP ve Adalet Bakanlığına Bağlı İdari Birimler

Bugün itibariyle UYAP ülkemizde Adalet Bakanlığı teşkilatı ile yargı birimlerinin tamamında işletimde olup bu birimlerin her türlü yargısal, idari ve denetim faaliyetleri bu sistem kullanılarak, elektronik ortamda yürütülmektedir. Bütün birimler elektronik imza alt yapısını kullanmaktadır. UYAP’ta bilgi ve belgelerin son hali, değişmez ve güvenli bir şekilde veri tabanında saklanmakta, yetkisiz erişimlere izin verilmemekte, her türlü bilgi ve belgeye erişimle ilgili kütük/log bilgileri tutulmaktadır.

VI- Yüksek Mahkemeler ve HSK’da UYAP Kullanımı

UYAP projesi kapsamında HSK, 2008 Yılından itibaren Doküman Yönetim Sistemini kullanmaya başlamış, bütün faaliyetlerini sistem üzerinden yürütür hale gelmiştir. Yargıtay Başkanlığı UYAP’a entegre çalışabilecek kendi yazılımını 2004-2006 tarihleri arasında HAVELSAN A.Ş. ile yapmış olduğu sözleşme kapsamında geliştirmiş, 2006-2010 yılları arasında UYAP e-imza altyapısı olmadan kullanılmış, 2011 yılında ise Yargıtay’ın bütün birimlerinde elektronik imza kullanılarak UYAP Yargıtay Bilgi Sistemi tamamen faaliyete geçmiştir. 2010 yılından itibaren ise UYAP Yargıtay Bilişim Sisteminin yönetimi, Yargıtay’da kadrosu bulunan yazılım mühendisleri tarafından devralınmış olup, yazılım geliştirme çalışmaları sürdürülmektedir.

Danıştay daha sonraki bir tarihte, Adalet Bakanlığından destek alarak UYAP Bilişim Sistemini kullanmaya başlamış olsa da; halen ilk derece mahkemesi sıfatıyla Danıştay’a doğrudan UYAP üzerinden dava açılamamakta, Danıştay UYAP’ı henüz bütün fonksiyonları ile birlikte kullanmamaktadır. Anayasa Mahkemesinde de bir kısım işlemler UYAP üzerinden yürütülmekte olsa da, bütün yargılama faaliyetleri henüz UYAP üzerinden yürütülmemekte, bireysel başvuru sahipleri, sınırlı olan dosya kapak bilgilerinin dışında, Anayasa Mahkemesindeki dosyalarının içerik bilgilerine ve safahat bilgilerine ulaşmamakta, UYAP Avukat portalı (e-devlet üzerinden) halen bilgi ve belge gönderilememektedir.

2016 yılında faaliyete geçen İstinaf mahkemeleri ise, ilk derece mahkemeleri tarafından kullanılan modüllerin tamamını kullanmakta olup, bütün iş ve işlemlerini e-imza altyapısı ile UYAP üzerinden yürütmektedir.

VII- UYAP’ın Entegre Olduğu Bilişim Sistemleri

UYAP kapsamında, bilgi ve belge alış verişini elektronik ortama taşımak için diğer kurum ve kuruluşların bilgi sistemleriyle entegrasyonlar gerçekleştirilmiştir. Bu sayede idarî ve yargısal süreçte mükerrer yapılan işlemlerle gereksiz uygulamaları, ara süreçleri ortadan kaldırmakta, sürat ve kolaylıklar sağlayarak, iş yoğunluğunu azaltmakta ve personel açığından kaynaklanan sıkıntıları en aza indirmekte, posta ve kırtasiye gibi masraflardan tasarruf sağlanmıştır.

Entegrasyon sağlanan kurumların başında; Yüksek Yargı Kurumları, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü, (TAKBİS), Merkezî Nüfus İdare Sistemi, (MERNİS), PTT, SGK, ÖSYM, Dışişleri Bakanlığı (Konsolosluk Net), Emniyet Birimleri (POLNET, KİHBİ, EKİP gibi), GSM operatörleri, TÜRKSAT, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı, Bilgi Teknolojileri Kurumu, bir kısım bankalar, Sanayi Bakanlığı (MERSİS, TBS), Gelir İdaresi Başkanlığı, Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK), e-devlet portalı gibi birçok e-devlet hizmeti veren kamu kurum ve kuruluşları ve bir kısım özel sektör kuruluşları gelmektedir. Basında başkaca bir kısım haberlere konu olması ile yer almasından anlaşıldığı kadarıyla Milli İstihbarat Teşkilatı da (MİT) UYAP ile entegrasyon sağlayan devlet kurumları arasında yer almaktadır.[3][4][5][6][7]

Bu entegrasyonların yapılması aşamasında, kurumların karşılıklı olarak mevzuatları, Yargılama Usulü yasaları ve e-devlet hizmetlerinin yaygınlaştırılmasını düzenleyen yasaların izin verdiği çerçevede her bir kurum ile ayrı ayrı protokoller imzalanmıştır. Adalet Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı arasında yapılan POLNET entegrasyon projesinin görüşmeleri yaklaşık olarak 2 yıl devam etmiş, (2004-2006 yılları arası) daha sonra protokol imzalanabilmiştir. Diğer kurumlarla yapılan, hatta devletin diğer kurumlarının kendi aralarında yapmış oldukları entegrasyon sözlemleri için bu protokol örnek teşkil etmiş, diğer protokollerin imzalanması daha kısa süreçlerde gerçekleştirilmiştir.[8]

VIII- e-Devlet ve Şeffaflık

e-Devlet için kullanıcı odaklılık ile etkinlik fikirleri esas alınmalıdır. Bu kapsamda, kullanıcıların beklentileri ve gerek duyduğu çözümler incelenerek ve kamunu iş yapış süreçleri basitleştirilerek hizmetler en yarar sağlayacak bir biçimde tasarlanmalıdır. Bu yolda e-Devletin şeffaflık, güvenilirlik, hesap verebilirlik anlayışına uygun olması ve vatandaşların katılımcılığını teşvik edecek bir yapıya kavuşması temel esastır. Hizmetlerin sunulması sürecinde, kamu kuruluşlarının sorumlulukları ve performansı ile kamu hizmetlerinde işlenen kişisel veriler konusunda devletlerin ne derece şeffaf olduklarını Şeffaf Devlet anlayışı açısından çok önemlidir.[9]

E-devlet hizmetlerinde şeffaflık ilk defa 17.02.2003 tarih ve 12 Nolu Başbakanlık “e-Dönüşüm Türkiye” Projesi” başlıklı genelgesinde; “58. T.C. Hükümetinin hedeflerinden bir tanesi de; vatandaşlarımıza daha kaliteli ve hızlı kamu hizmeti sunabilmek amacıyla; katılımcı, şeffaf, etkin ve basit iş süreçlerine sahip olmayı ilke edinmiş bir Devlet yapısı oluşturmaktır.”[10] Şeklinde ifade edilmiştir. Bu husus ancak 13 yıl sonra, yönetmelik olarak, mevzuat hükmü haline getirilmiştir.

655 sayılı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye dayalı olarak hazırlanan ve 03.09.2016 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan E-Devlet Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4/1/c. maddesinde e-Devlet hizmeti; “Hizmet süreçlerinin vatandaş odaklı olarak yeniden yapılandırılmasını da içerecek şekilde, kurumlar arası veri paylaşımı esasına dayalı olarak yürütülmesi için kurumlar tarafından, hızlı, güvenli, etkili, verimli, şeffaf ve hesap verebilir, temel hak ve özgürlüklere riayet edilerek ve mahremiyet gözetilecek şekilde elektronik ortama aktarılan her bir kamu hizmetini,” olarak tanımlanmıştır.

E-devlet ile, genel olarak hizmetlerin daha etkin ve verimli sunulmasını, erişilebilir olmasını, vatandaşların yönetime katılımını ve devlet kurumlarının etkinliğini amaçlanmaktadır. E-Devlet uygulamasının başlıca amaçları arasında; şeffaflık ve hesap verebilirlik anlayışının benimsenmesi, kamu hizmetlerinde bürokrasinin azaltılması, kamu yönetiminde etkinlik ve verimlilik, kamu yönetiminde kesintisiz hizmet, (7 gün 24 saat kesintisiz kamu hizmeti verilmesi), vatandaşın yönetime etkin bir şekilde katılımı, maliyetlerin düşürülmesi ve hata oranlarının en aza indirilmesi, bilgilere kolay, hızlı ve rahat erişimin sağlanması, denetim faaliyetlerinin geliştirilmesi ve işlemlerin kontrol altında tutulmasıdır. E-devlet uygulamaları sayesinde özel sektör, sivil toplum ve devlet etkileşimi gelişir, kamuda yolsuzluk ve rüşvet olayları azalır, devlet yönetiminde şeffaflık ve hesap verebilirlik artar, demokratik katılım yükselir ve kamusal bilgilere erişimde kolaylık sağlanır.[11]

2002 yılında kurulmuş olan Bilgi Toplumu Dairesi Başkanlığı tarafından yayınlanan, 2015 yılı programında; e-devletin amaçları sayılırken; dezavantajlı kesimler de dâhil, kullanıcıların elektronik ortamda sunulacak kamu hizmetlerine farklı platformlardan, güvenilir şekilde ve tek noktadan erişebilecekleri, vatandaş ve iş dünyasının ihtiyaçlarına odaklanmış, birlikte işler ve bütünleşik hizmetlerin kişisel bilgi mahremiyeti ve bilgi güvenliği sağlanarak sunulacağı, katılımcı, şeffaf ve hesap verebilir bir devlet yapısının oluşturulması temel amaçtır.[12][13] Şeklinde e-devletin amacı tarif edilmiştir.

e-devlette şeffaflık ise; her türlü bilgiye Internet ortamından ulaşılması “şeffaf devlet” anlayışını da beraberinde getirecek ve devlet-vatandaş ilişkilerini farklı bir boyuta taşıyarak “halk için var olan devlet” kavramının yerleşmesini sağlayacaktır. Şeffaflık, yapılan işlerle ve hizmetlerle ilgili olarak gizlilik sınırlamalarını mümkün olan en alt düzeylere indirmekle beraber, bilgi edinme hak ve özgürlüğünün önünün açılmasını da kolaylaştırır.[14]

Şeffaf olmayanın hesap vermesinden bahsedilemez. Şeffaflık genel olarak bilginin açıklanması ve dağıtılması kapsamında bilgi edinme özgürlüğü olarak tanımlanmaktadır. Yasalarla bireylere bilgi edinme hakkı tanınması, sır niteliği dışındaki bilgilere tüm bireylerin erişebilmesi anlamına gelmektedir. Şeffaflık olmadan katılımcı demokrasi olmaz. Şeffaflık; kararların, kurallar ve düzenlemeler doğrultusunda alınması ve uygulanması, alınan kararlardan etkileneceklerin bilgiye erişiminin sağlanması ve bu bilginin de ulaşılabilir, anlaşılır ve somut olması prensibidir.[15]

Şeffaflığın sağlandığı bir yönetimde vatandaş hesap sorabilir konuma gelecek, e-Devletin sağlayacağı şeffaflık hesap vermeyi sağlayacak ve e-Devletin denetim fonksiyonu da gerçekleşmiş olacaktır.[16] 4982 sayılı Bilgi Edinme Kanunu’nun amacı da; demokratik ve şeffaf yönetimin gereği olan eşitlik, tarafsızlık ve açıklık ilkelerine uygun olarak kişilerin bilgi edinme hakkını kullanmalarına ilişkin esas ve usulleri düzenlemektir.

UYAP ve Şeffaflık

Bakanlığın web sayfasında; “Bu sistem ile e-Devlet'ten m-Devlet'e geçilmesi için önemli bir adım atılmış, vatandaşın zaman ve mekân sınırı olmadan taleplerini devlete iletebileceği ve cevabını derhal alabileceği bir platform oluşturulmuş, avukat ve vatandaşların adliyelere giderek ilgili oldukları dosya ya da işlemler hakkında bilgi almak için harcadıkları zaman, emek ve masrafın ortadan kaldırılması imkânı sağlanmış, yargılama aşamasının tüm süreci önemli oranda şeffaf hale getirilmiş ve bunun sonucu olarak otomatik denetim sağlanmış, yargı birimleri için iş gücü kaybı engellenmiş ve yargının hızlanmasına katkı sağlanmıştır. UYAP’ın yargı sistemine adalet, hız, doğruluk, tutarlılık, şeffaflık, etkinlik ve verimlilik ve tasarruf sağlayan, usulsüzlük ve yolsuzlukları önleyen katkılarından bazıları şunlardır; [17]

- UYAP, kamu kesiminde diğer bilgisayar ağlarıyla bütünleşerek bilgi ve belge akışının en kısa zamanda gerçekleştirilmesini sağlamaktadır. Örneğin; Adli Sicil, MERNİS, TAKBİS, POLNET ve Merkez bankası Veri tabanları ile sağlanan bütünleşme sayesinde, nüfus kaydı, sabıka kaydı, ehliyet kaydı, tapu kaydı ve döviz kurları birkaç saniye içinde yargı makamları önüne getirilebilmektedir.

- UYAP ile POLNET entegrasyonu sonucunda kolluk güçleri UYAP’ta aranan kişilerin sorgusunu yapabilmektedirler. Böylece yargı birimleri ile kolluk kuvvetleri arasında aranan kişilere ilişkin bilgi alış verişi anında online olarak gerçekleştiğinden aranan kişiler etkin bir şekilde takip edilebilmekte ve daha önce ara süreçlerde gerçekleşen hatalar ortadan kaldırılarak doğabilecek mağduriyetlerin önüne geçilmektedir.

- UYAP’ta bulunan Doküman Yönetim Sistemi sayesinde evrakların ve iş akışlarının takibi kolayca yapılabildiğinden ve evrak versiyonları saklanabildiğinden bir evrak üzerinde kimin, ne zaman ve ne yaptığı, bu işlemi ne kadar sürede yaptığı, bu süre zarfında ilgilinin üzerindeki iş yükünün ne olduğu gibi hususlar ve bazı savsaklama veya ihmaller kolaylıkla tespit edilebilmekte, böylece etkin bir yönetim ve denetim sağlanmaktadır.

- Yargı birimlerinin karar vermesini destekleyecek alt sistemler düzeyinde sorgulamalar yapabilecekleri ve karar alımına yönelik bilgiler sunabilen, metin biçimindeki dokümanlar içinden tam metin arama (full text search) yetenekleri bulunmaktadır. UYAP’ta sağlanan rapor alma ve sorgulama imkânları ile aranan bilgi ya da dosya kolaylıkla bulunabilmektedir.[18] şeklinde UYAP’ın şeffaflık açısından sağlamış olduğu katkılardan bahsedilmiştir. Tatbikî de UYAP’ın katkıları yukarıda sayılanlarla sınırlı değildir.

IX- UYAP AVUKAT PORTALINDAKİ MEVCUT SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Yukarıda bahsi geçen UYAP’taki kolaylık ve imkânlardan avukatların tam olarak faydalanıp faydalanmadığı hususu halen tartışmaya açıktır. 20 yıl önce temeli atılan UYAP Bilişim Sisteminin sağladığı bir kısım imkânların halen avukatların hizmetlerine sunulmamış olduğu görülmektedir. Hâlbuki yukarıda bahsi geçen e-devletin temel amaçları kapsamında yargının avukatlar dışında kalan diğer süjelerine sunulan her türlü imkânın eşitlik ve şeffaflık prensipleri çerçevesinde avukatlara da sunulması gerektiği tartışma götürmez bir durumdur.

A- Safahat Bilgilerine Erişimde Standart Sağlanmalıdır

Bakanlığın sayfasında UYAP’la ilgili açıklamalarda; UYAP’ta bulunan Doküman Yönetim Sistemi (DYS) sayesinde evrakların ve iş akışlarının takibi kolayca yapılabildiğinden ve evrak versiyonları saklanabildiğinden bir evrak üzerinde kimin, ne zaman ve ne yaptığı, bu işlemi ne kadar sürede yaptığı, bu süre zarfında ilgilinin üzerindeki iş yükünün ne olduğu gibi hususlar ve bazı savsaklama veya ihmaller kolaylıkla tespit edilebilmekte, böylece etkin bir yönetim ve denetim sağlanmaktadır” şeklinde açıklama mevcuttur.

Aslında bu mimari yapı UYAP modüllerinin tamamı için geçerlidir. Her hangi bir belge ile ilgili her türlü safahat bilgisi UYAP tarafından, şeffaflığın ve hesap verilebilirliğin sağlanması ve güvenlik amacıyla kaydedilmektedir. Bu tür bilgiye log/kütük bilgisi denmektedir. Bu bilgiler sayesinde UYAP kullanıcısı kendileri ile ilgili bilgi ve belgelerin hangi aşamalardan geçtiğini, hangi yetki ile kimlerin bu bilgi ve belgelere ulaşmış olduğunu, yetkisiz erişimlerin olup olmadığını denetleyebilmektedirler. Bu safahat bilgilerinden bir kısmı, ekranların sadece önyüzünde ilgilerle paylaşılırken, bir kısım bilgiler de sadece sistem tarafında tutulmakta, güvenlik, yetkisiz erişim ve benzeri konularda sorun yaşandığında, sistem yöneticileri tarafından bu bilgilere rapor haline ulaşılabilmektedir.

Bu hususun avukatları ve kullanıcıları doğrudan ilgilendiren yönü ise; kişileri ve müvekkilleri ilgilendiren bilgi ve belgelere yetkisiz erişimlerin olup olmadığının şeffaf bir şekilde denetlenebilmesidir. Mevcut durumda avukatlarla ve ilgili kişilerle paylaşılan safahat bilgileri çok sınırlıdır. Hatta aşağıda detayları açıklanacağı üzere, bazı mahkemelerde ya da bazı işlemlerde halen temel safahat bilgisine dahi erişilememektedir. Halbuki yukarıda detayları açıklandığı üzere, UYAP ile bir çok kamu ve özel kurum arasında bilgi paylaşımı için entegrasyon sağlanmıştır. Bu entegrasyon sözleşmeleri ana metinlerinin hiçbirisi kamuoyu ile paylaşılmamıştır. Kişisel veri sahibi olan ilgili kişiler, müvekkili olan avukatlar, bu entegrasyonlar kapsamında, UYAP’ta bulunan kişisel verilere hangi kurum ya da kuruluşun erişmiş olduğunu mevcut durumda denetleyememektedirler. Bu husus ise e-devletin şeffaflık ve hesap verilebilirlik hedeflerine aykırıdır. Ayrıca 6698 Sayılı Kişisel Verilerin korunması Kanunu kapsamında da bir kısım sorunlar oluşmaktadır.

UYAP Avukat portalında paylaşılan mevcut safahat bilgileri; İşlem yapan birim, Personel, Tarih, İşlem Türü, Açıklama ve işlem durumu olmak üzere 6 başlık halindedir.

Örnek Safahat Bilgileri (kısaltma ve anonimleştirme yapılmıştır)

Safahat Listesi

İşlem Yapan Birim

Personel

Tarih

İşlem Türü

Açıklama

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ M A E

15/04/2020 12:13

Tebligat Bilgileri Kaydedildi

4003894444369 - Tebligat Bilgileri Kaydedildi [Vekil İ D] tarafına - Kapalı Tebligat

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ E Ş

14/04/2020 09:02

Duruşma Günü Kaydedildi

Duruşma Günü Kaydedildi

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ E Ş

14/04/2020 09:01

Duruşma Zabtı Bilgileri Kaydedildi

Duruşma Zabtı Bilgileri Kaydedildi

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ E A

13/04/2020 14:49

Bilirkişi Raporu Kaydedildi

Bilirkişi Raporu Kaydedildi

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ M A E

13/02/2020 13:49

Bilirkişi Ek Raporu İçin Dosya Teslim Tutanağı Hazırlandı

Bilirkişi Ek Raporu İçin Dosya Teslim Tutanağı Hazırlandı

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ E Ş

05/08/2019 16:41

Harç Masraf Reddiyatı İçin Gerekli Hesaplama Yapıldı

Harç Masraf Reddiyatı İçin Gerekli Hesaplama Yapıldı

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ E Ş

02/08/2019 15:17

Tebligat Bilgileri Kaydedildi

Gönderi Bilgileri Kaydedildi KEP-EYP(E-GÖNDERİ) <9879200.20.1564748197264.JavaMail.ABYYYY@l-ab101195>

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ E Ş

02/08/2019 15:03

Müzekkere Kaydı Yapıldı.

Genel Müzekkere kaydı yapıldı.

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ M A E

22/07/2019 17:05

Tensip Kaydı Yapıldı

Tensip Kaydı Yapıldı

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ M A E

22/07/2019 17:03

Duruşma Günü Kaydedildi

Duruşma Günü Kaydedildi

XY 1. ASM

ZABIT KÂTİBİ E Ş

17/07/2019 15:34

Beyan Dilekçesi Kaydedildi.

Beyan Dilekçesi Kaydedildi.

XY Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu

ZABIT KÂTİBİ N K S

17/07/2019 15:01

Dava Konusunun Değeri Kaydı Yapıldı.

55000-TL dava değeri kaydı yapılmıştır.

XY Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu

ZABIT KÂTİBİ N K S

17/07/2019 15:01

Dosya Açıldı ve Alt Dosyalarda Gerekli İşlemler Gerçekleştirildi

Dosya Açıldı ve Alt Dosyalarda Gerekli İşlemler Gerçekleştirildi

UYAP’taki Mevcut Safahat Paylaşım Durumu Aşağıdaki Şekildedir.

Birim Adı

Safahat Paylaşım Durumu

Notlar

1

Ağır Ceza Mahkemesi

Paylaşılıyor

2

Asliye Ceza Mahkemesi

Paylaşılıyor

3

Bölge Adliye Mahkemesi (ceza)

PAYLAŞILMIYOR

4

Çocuk Mahkemesi

Paylaşılıyor

5

İcra Ceza Mahkemesi

Paylaşılıyor

6

Sulh Ceza Hakimliği

PAYLAŞILMIYOR

Fonksiyon tuşu mevcut, içerik yok

7

İnfaz Hakimliği

Paylaşılıyor

8

Cumhuriyet Savcılıkları

PAYLAŞILMIYOR

9

Aile Mahkemesi

Paylaşılıyor

10

Asliye Hukuk Mahkemesi

Paylaşılıyor

11

Asliye Ticaret Mahkemesi

Paylaşılıyor

12

Bölge Adliye Mahkemesi (hukuk)

PAYLAŞILMIYOR

13

İcra Hukuk Mahkemesi

Paylaşılıyor

14

İş Mahkemesi

Paylaşılıyor

15

Kadastro Mahkemesi

Paylaşılıyor

16

Sulh Hukuk Mahkemesi

Paylaşılıyor

17

Tüketici Mahkemesi

Paylaşılıyor

18

Arabuluculuk Bürosu

PAYLAŞILMIYOR

19

İcra Dairesi

Paylaşılıyor

20

Bölge İdare Mahkemesi

PAYLAŞILMIYOR

21

İdare Mahkemesi

PAYLAŞILMIYOR

22

Vergi Mahkemesi

PAYLAŞILMIYOR

23

Danıştay

PAYLAŞILMIYOR

24

Yargıtay (Hukuk Daireleri)

PAYLAŞILMIYOR

25

Yargıtay (Ceza Daireleri)

PAYLAŞILMIYOR

Fonksiyon tuşu mevcut, içerik yok

26

Yargıtay CBS

PAYLAŞILMIYOR

Fonksiyon tuşu mevcut, “sadece dosya kaydı yapıldı” şeklinde tek bir bilgi paylaşıyor.

27

Anayasa Mahkemesi

PAYLAŞILMIYOR

UYAP mimarisinde bir belgenin kim tarafından oluşturulduğu, kimler tarafından hangi değişikliklerin yapıldığı, nelerin eklendiği, silindiği, kimler tarafından görüntülendiği, çıktılarının kimler tarafından alındığı, çıktı alınırken hangi tür yazının kullanıldığı, erişimde kullanılan cihazın MAC adresi, erişilen internet IP adresi, kullanıcı sicili, erişim zamanı gibi birçok bilgi de tutulmaktadır. Bu bilgilerden bir kısmı sadece veri ve sistem güvenliği açısından tutulduğundan, bu kütük bilgilerine son kullanıcıların erişimleri bulunmamaktadır.

Son kullanıcılar tarafından erişilebilen safahat bilgileri incelenerek ise, dosya içindeki belgelerle ilgili yapılan iş ve işlemlerin kronolojik sıraya göre kontrolü, kalem personelinin işlemlerde ihmalinin olup olmadığı, hangi işlemi hangi kalem personelinin yerine getirdiği, meydana gelen aksama ve gecikmelerin hangi birim ya da kişinin sorumlu olduğunun denetimi yapılabilir. Örnek vermek gerekirse, hafta sonu internette, bir avukatın müvekkili ile ilgili, mahkeme tarafından malvarlığına elkoyma kararı verildiğine dair bir haber çıktığında, bu haberin yapıldığı saat ile UYAP safahat bilgileri karşılaştırılarak, haberin mi önce çıktığı, mahkeme kararının önce alındığının denetlenmesi, hukuka aykırı iş ve işlem yapan kişiler hakkında şikâyet hakkının kullanılması mümkündür. UYAP sisteminde e-imza altyapısı ile oluşturulan belge üzerinden de bu belgenin ne zaman ve kimler tarafından imzalandığının tespiti mümkündür.

Dosyada sürelere uymama konusunda mahkeme tarafından verilmiş olan kararların yerindeliğinin denetlenmesi için, UYAP avukat portalı “işlemler” kısmından dosyaya gönderilen belgeye ait kayıt bilgileri ile safahat bilgileri karşılaştırılmak suretiyle, süre yönünden yapılan değerlendirmenin hukuken geçerli olup olmadığının denetlenmesi mümkündür. Bahsi geçen hususlar sadece örnek mahiyetinde verilen bilgiler olup, safahat bilgilerinin paylaşılmasının amacı otokontrol ve şeffaflığın sağlanmasıdır.

B- Entegrasyon Safahat Bilgileri Sorgulanabilmelidir

UYAP Vatandaş portalı ve UYAP avukat portalı üzerinden, UYAP entegrasyonu kapsamında vatandaşların kişisel verilerine ulaşan dış kurum ve kuruluşlarla ilgili safahat bilgileri sorgulanabilmeli, veri sahibi olan ilgili kişiler, hukuk aykırı erişimlere karşı başvuru ve şikâyet haklarını kullanabilmelidirler. Bu imkan tanındığında avukatlar müvekkilleri açısından, vatandaşlar da kendilerini ilgilendiren bilgi ve belgelere yetkisiz erişimlerin olup olmadığının şeffaf bir şekilde denetleyebileceklerdir. Mevcut durumda paylaşılan safahat bilgileri çok sınırlıdır. Hatta detayları açıklandığı üzere, bazı mahkemelerde ya da bazı işlemlerde halen temel safahat bilgisine dahi erişilememektedir. Halbuki yukarıda detayları açıklandığı üzere, UYAP ile bir çok kamu kurumu ve özel kuruluş arasında bilgi paylaşımı için entegrasyon sağlanmıştır. Bu entegrasyon sözleşmelerinin hiçbirisi (içerikleri) kamuoyu ile paylaşılmamıştır. Kişisel veri sahibi olan ilgili kişiler ve vekili olan avukatlar, bu entegrasyonlar kapsamında, UYAP’ta bulunan kişisel verilere hangi kurum ya da kuruluşun erişmiş olduğunu mevcut durumda denetleyememektedirler. Bu husus ise e-devletin şeffaflık ve hesap verilebilirlik hedeflerine aykırıdır. Ayrıca 6698 Sayılı Kişisel Verilerin korunması Kanunu kapsamında da yasal hakların kullanılması imkansız hal gelmektedir.

C- Listelerde Bir Kısım Standartlar Sağlanmalıdır

Avukatlar güncel dosya listelerini UYAP’tan mahkeme bazlı olarak sorgulandığında, genel sorguyu çalıştırdıklarında, çekilen bu listede müvekkillerinin ismi yer almamaktadır. Müvekkil ismi olamayan bir listenin de pratikte kullanılmasının bir faydası bulunmamaktadır.

Duruşma listesinde müvekkil isimleri almasına rağmen, bu sefer de müvekkillerin karşısında avukat isimleri yer almamaktadır. Dosyası çok fazla olan hukuk bürolarının duruşma listelerine bakarak kimin müvekkilleri olduğunu anlamaları mümkün değildir. Cep uygulaması olan celse programında müvekkil bilgisinin yanında avukat bilgisi yer almaktadır. Bu bilgiler UYAP avukat portalındaki duruşma sorgulama ekranına da eklenmelidir.

Duruşma günleri tarih aralığı girilmek suretiyle sorgulanabilmektedir. Aynı zaman da bu duruşma günleri bir takvim üzerine işlenmiş olarak avukatların hizmetine, UYAP portalı üzerinden sunulabilir. Bu takvimde de duruşma günleri günlük, haftalık ve aylık görüntülenerek avukatın mesaisini daha iyi bir şekilde tanzim etmesi sağlanabilecektir.

D- Metin İçinde Tam Arama (Full Text Search) Özelliği Avukatlara da Tanınmalıdır

UYAP Avukat portalına yeni eklenen özelliklerden bir tanesi de belge ismine göre (içerik bilgisi henüz aranamamaktadır) arama yapma imkanıdır. Fakat bu ekran bir kısım mahkeme işlemleri için eklenmiş iken halen bütün mahkemeler açısında aktif edilmemiştir.

UYAP mimari yapısının temelinde bilgiye hızlı erişim hedeflenmiştir. Full Text Search, (bütün belgeler içinde arama yapma) imkanı UYAP altyapısında yıllardır kullanılmasına rağmen, avukatlara sunulan hizmet çok kısıtlı olup, eklenen bu özellikle sadece belge isimleri arasında arama imkanı sağlanmıştır. Hâlbuki hâkimler bu projenin başından itibaren kendi yetkili oldukları mahkemenin bütün belgelerinin içeriklerinde full text arama yapabildikleri gibi, kendi mahkemelerinin eski kararları, yazışmaları ve yüksek mahkeme kararları içinde de arama yapmak suretiyle bilgi ve belgelere erişebilmektedirler. Aynı imkânlar avukatlara da tanınmak suretiyle, ister müstakil dosya bazlı, isterlerse erişim yetkisi oldukları bütün dosyaların içindeki her türlü bilgi ve belgeye, kendileri tarafından verilen cevaplara, beyanlara ve her türlü bilgi ve belgeye full text arama ile erişme imkânları tanınmalıdır.

Ayrıca mevcut haliyle de dosya incelenirken, dosya ve ilgili dosya bilgilerinin kronolojik sıraya dizilmemiş, karmaşık bir yapıda olduğu görülmektedir. Bazı ceza dosyalarının içinde yüzlerce soruşturma dosyası ve binlerce belge bulunmaktadır. Bu husus ise dosya incelenmesi açısından kullanıcıya zaman kaybettiren bir faktördür.

E- UYAP Üzerinden Dosya İnceleme İşlemleri Kolaylaştırılmalıdır.

UYAP avukat portalından avukatların belge incelemeleri neredeyse imkânsızdır. Belge görüntüleme, büyük boyutlu “udf” formatı için mümkün olmadığı gibi, “pdf” ve diğer formattaki belgelerin lokal bilgisayara indirilmeden görüntülenmesi zaten mümkün değildir. Belgeler indirilmek istendiğinde ise, her bir belgenin tek tek lokal bilgisayara indirilmesi gerekmektedir. Bu durum ise çok fazla emek ve mesai kaybına neden olmaktadır.

1)En azından toplu bir şekilde bütün dosya içeriğinin lokal bilgisayara indirilmesine imkan tanınmalıdır.

2)Bu şekilde bir imkan tanınması sisteme aşırı bir yük getirecek ise; (belgeler tek tek indirilerek zaten büyük bir yük getirilmektedir) Yargıtay Tetkik hâkimleri için 2012 yılında tasarlanmış olan dosya inceleme ekranı UYAP Avukat portalı için de uyarlanmalıdır. Yargıtay tetkik hâkimleri için ilgili ekranda kitap okuma modeline benzer bir yapı geliştirilmiş olup, belgeler istenilen şekilde sıralanabilmekte, kitap sayfaları gibi belgeler arasında geçiş yapılabilmekte, belgeler üzerine not eklenebilmektedir. Bu şekilde bir uyarlama yapıldığında UYAP üzerinden doğrudan dosya inceleme mümkün olacaktır.

3)Belgeler bilgisayara indirildiğinde, bu belgeler sistem tarafından otomatik olarak atanmış olan bir isimle (Örnek: evrak_2379605514 gibi) kaydedilmektedir. Bu belge açılmadığı müddetçe de bu belgenin türünün tespiti mümkün olmamaktadır. Halbuki “evrak” ibaresi yerine “duruşma zaptı”, “tensip zaptı”, “bilirkişi teslim tutanağı” gibi doğrudan belge adı yazılmış olsa (numerik belge ismi verilmesi zorunluluğu mevcut ise, bu şekildeki yapılanma arka yüzde tutularak) kullanıcıya çok fazla kolaylık sağlanmış olacaktır. Bu isimler zaten UYAP avukat portalında dosya içindeki belgeler görüntülendiği sırada mevcuttur. Lokala indirildiğinde de bu isimlendirmenin muhafaza edilmesi kullanıcılara kolaylık sağlayacaktır.

Ayrıca mevcut haliyle de dosya incelenirken, dosya ve ilgili dosya bilgilerinin kronolojik sıraya dizilmemiş, karmaşık bir yapıda olduğu görülmektedir. Bu husus ise dosya incelenmesi açısından kullanıcıya zaman kaybettiren bir durumdur. Bazı ceza dosyalarının içinde yüzlerce soruşturma dosyası ve binlerce belge bulunmaktadır. Halbuki varsayılan olarak ana dosya içindeki alt dosyaların ve dosya içindeki belgelerin kronolojik sıra ile gelmesi, yada belge grubu olarak harf sırasına göre a-dan z’ye sıralanması sağlanmalıdır.

F- Avukatlar İçin de Akıllı Uyarı Sistemi Aktif Edilmelidir

UYAP mimarisinde mevcut olan “akıllı uyarı sistemleri” avukatlar için de aktif edilerek, sistemin özellikle süreli işlemler açısından akıllı uyarılar üreterek UYAP portalı girişlerine, e-posta vasıtasıyla ve SMS sistemi vasıtasıyla süreli olarak yapılması gereken işlem ve ara karar gerekleri konusunda avukatlara yardımcı olunması sağlanmalı, Avukatların UYAP üzerinden takip edebilecekleri iş listeleri oluşturabilmelidirler. Mahkemelerde kullanılan iş listesi mantığı, Avukatlar açısından da duruşma ara kararları ve tebligatların gereklerinin yerine getirilebilmesi için kullanılabilmelidir.

Tebligat Kanunu kapsamında avukatların sorumlulukları baki kalmak kaydıyla, Ulusal Elektronik Tebligat Sistemine gönderilen tebligatlara da avukatlar UYAP avukat partalı üzerinden de “Tebligatlar” şeklindeki tek bir menü (buton) ile erişebilmelidir. Bu şekildeki erişimle avukatların zaman kazanması sağlanabilecektir.

G- Gizlilik Kararı Olmayan Bütün Yargılama Faaliyetleri Açısından Standart Dosya Safahat Bilgileri Açılmalıdır

Yukarıda detayları açıklandığı üzere her ne kadar bir kısım mahkemelerde dosya safahat bilgisine erişim mümkün olsa da halen yargılama faaliyetlerinin %48’i açısından dosya safahat bilgilerine erişim sağlanamamaktadır.

H- Erişime Açılmayan Bir Kısım Hizmetler Avukatların Erişine Açılmalıdır

Değişik İş dosyalarına erişim imkanı tanınmalı, arabuluculuk başvurusu, icra ceza şikayeti, soruşturma aşamasında sulh ceza hâkimliklerine tutukluluk itirazları da UYAP üzerinden yapılabilmeli, soruşturma aşamasındaki dosyalara her türlü belge UYAP avukat portalı üzerinden gönderilebilmelidir.

I- Yüksek Mahkemelerde Yaşanan Sorunlar Çözümlenmelidir

Yargıtay ekranları kullanılarak tebliğnamelere halen ulaşılamamaktadır. Bu sorun çözülmelidir.

İlk derece mahkemesi sıfatıyla halen UYAP üzerinden Yargıtay ve Danıştay’a dava açılması mümkün olmadığı gibi, bu yüksek mahkemelerin ilk derece mahkemesi sıfatıyla bakmış olduğu dosyalara, diğer mahkemeler aracı kılmaksızın, UYAP Avukat portalı üzerinden doğudan belge göndermek, harç ve masraf yatırmak mümkün değildir. Aynı husus Anayasa Mahkemesine yapılacak bireysel başvurular için de geçerlidir. Anayasa Mahkemesine de UYAP Avukat portalı üzerinden bireysel başvuru yapılamamakta, harç yatırılamamaktadır. UYAP faaliyete geçeli yaklaşık olarak 15 yıl gibi uzun bir süre geçmiştir. Yüksek mahkemelerin de iş ve işlemlerini elektronik ortamda yürütmeleri kaçınılmaz bir ihtiyaç haline gelmiştir.

Anayasa mahkemesinde ayrıca dosya içeriklerine ulaşmak da mümkün değildir. Danıştay ve Anayasa mahkemelerinin en azından Yargıtay’ın seviyesine UYAP altyapısını kullanması beklenmektedir. Danıştay ve Anayasa Mahkemesi tarafından UYAP’ın etkin bir şekilde kullanılmaması ile bütün savunma tarafı cezalandırılmaktadır. Yüksek mahkemeler tarafından bu sistemin kullanılması, verilerin denetim ve tasarrufu yetkisi kendilerinde kalmak suretiyle, zorunluluk haline getirilmelidir. Gelişen dünyada bu zorunluluk, hiçbir zaman yargı bağımsızlığını zedeleyen bir durum olmayacaktır. Kamu kaynaklarını etkin kullanma, vatandaşa kaliteli, adil ve şeffaf yargılama hizmeti verilmesi yükümlülüğü yüksek mahkemeler için de geçerlidir.

İ- UYAP Entegrasyonlarında Şeffaflık Sağlanmalıdır

Entegrasyon sözleşmeleri kamuoyu ile paylaşılarak, hangi kişisel verilerin hangi kamu kurumları ile paylaşıldığı konusunda şeffaflık sağlanmalıdır. Yine entegrasyon kapsamında kişisel verilere ulaşım durumunda, safahat bilgisi ekranında, hangi kamu kurumundan, hangi yetki ile hangi bilgi ve belgeye ulaşılmış olduğu bilgisi de paylaşılmak suretiyle kişisel veri sahibinin 6698 sayılı Kişisel verilerin korunması Kanunu kapsamında haklarının hukuka uygun olarak kullanabilmesine imkanı tanınmalıdır. 6698 Sayılı Yasanın 28. maddesi kapsamında istisna tutulanlarında dışında kamu kurumları da veri sorumlusu konumundadır. [19] UYAP üzerinden kişisel verilere hukuka aykırı bir şekilde eriştiklerinde hesap verme yükümlülükleri bulunmaktadır. Avukatların ve vatandaşların bu durumu denetleyebilmelerine imkân sağlanmalıdır.

Adalet Bakanlığı tarafından; 05.04.2020 tarihli, “Adalet Bakanlığı, avukatların soruşturma dosyalarındaki belgelere Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden erişebilmelerine ilişkin uygulamayı başlattı. Uygulama 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla bugün başlatıldı.” Şeklindeki basın açıklamasının devamında; Yeni uygulamaya göre, avukatlar, vekili veya müdafisi oldukları soruşturma dosyalarıyla ilgili "UYAP Avukat Portal"dan "soruşturma dosyasını inceleme" talebi gönderecek. Bu talebin Cumhuriyet savcısı tarafından onaylanması üzerine izin verilen evraklar avukatların UYAP sayfalarından görülebilecek.” Şeklinde duyuru yapılmıştır.

UYAP’ın faaliyete geçtiği ilk günden beri var olan savcılık soruşturma dosyalarına erişim imkânı, bir kısım tartışmalı durumlardan dolayı avukatların erişimlerine açılmamıştır. Daha doğrusu 2004 yılında açık olan ekranlar,[20] gelen itirazlar üzerine kısa bir süre sonra erişime kapatılmıştır. Her ne kadar mevcut durumda soruşturma dosyalarına ait bilgilere erişim imkânı tanındığı ifade edilse de, henüz pratik olarak bu ekranlar üzerinden, savcılık tarafından ayrıca izin verilmediği müddetçe erişim mümkün değildir.

1136 Sayılı Avukatlık Kanunu’nun 2/3.maddesinde; “Yargı organları, emniyet makamları, diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüsleri, özel ve kamuya ait bankalar, noterler, sigorta şirketleri ve vakıflar avukatlara görevlerinin yerine getirilmesinde yardımcı olmak zorundadır. Kanunlarındaki özel hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu kurumlar avukatın gerek duyduğu bilgi ve belgeleri incelemesine sunmakla yükümlüdür. Bu belgelerden örnek alınması vekâletname ibrazına bağlıdır. Derdest davalarda müzekkereler duruşma günü beklenmeksizin mahkemeden alınabilir.” Şeklinde düzenleme mevcuttur.

Mevcut durumdaki erişimin kısıtlanmasındaki temel sebep ise; CMK’nın 157.maddesindeki; “Kanunun başka hüküm koyduğu hâller saklı kalmak ve savunma haklarına zarar vermemek koşuluyla soruşturma evresindeki usul işlemleri gizlidir.” Şeklindeki düzenlemedir. CMK’nın 153.maddesindeki; (1) Müdafi, soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir. (2) Müdafiin dosya içeriğini inceleme veya belgelerden örnek alma yetkisi, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim kararıyla kısıtlanabilir. Bu karar ancak aşağıda sayılan suçlara ilişkin yürütülen soruşturmalarda verilebilir: (bir kısım suçlar sayılmıştır) (3) Yakalanan kişinin veya şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi raporları ve adı geçenlerin hazır bulunmaya yetkili oldukları diğer adli işlemlere ilişkin tutanaklar hakkında, ikinci fıkra hükmü uygulanmaz.” Şeklindeki düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde; en azından vekâleti olan avukatlar açısından CMK’nın 153/3.maddesindeki düzenleme gereğince; “şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi raporları ve adı geçenlerin hazır bulunmaya yetkili oldukları diğer adli işlemlere ilişkin tutanaklar” herhangi bir izne tabi olmaksızın avukatların erişimlerine açılmalıdır.

Maalesef mevcut durumda bu belgelere dahi erişim mümkün değildir. Halbuki mevcut sistem mimarisinde, her türlü erişime ait kütük bilgisi tutulabilmektedir. Normal şartlarda adliyede kâtip huzurunda belge inceleme işleminin bir benzeri kütük bilgileri tutularak UYAP üzerinden de yapılabilmektedir. Ayrıca CMK’nın 153/3. ve 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu’nun 2/3.maddeleri gereğince, avukatların yasada sayılan belgelere erişimlerinin engellenmesi, keyfi bir uygulama olduğu gibi, e-devlet felsefesinin şeffaflık, kesintisizlik ve hesap verilebilirlik ilkelerine de açıkça aykırıdır.

Adalet Bakanlığı, Anayasa’nın 20. Maddesi, 6698 Sayılı KVKK ve Anayasa Mahkemesinin 19/2/2020 tarih, 2018/163 Esas ve 2020/13 Karar Sayılı Kararı gereğince, UYAP kapsamında yapmış olduğu entegrasyon sözleşmelerini ve bu sözleşmeler kapsamında hangi kişisel verileri üçüncü taraflarla paylaşmış olduğunu kamuoyu ile paylaşmalıdır. Hatta UYAP avukat portalı ve UYAP vatandaş portalı üzerinden kişiler istedikleri zaman şahıslarına ait kişisel bilgilerin kim tarafından, ne zaman, hangi amaçla paylaşıldığını, hangi işlemelerde kullanıldığını sorgulayabilmelidir. Mevcut durumda UYAP mimarisinde bu altyapı mevcuttur. Sadece programda bir değişiklik yapılarak kullanıcıların erişimlerine açılması gerekmektedir.

1- Anayasa Mahkemesi Kararı Kapsamında UYAP Entegrasyonlarının Değerlendirilmesi

Anayasa Mahkemesi 19.02.2020 tarihinde önemli bir karar vermiştir. AYM’nin bu kararı, e-devlet kapsamında kamu kurumları arasında yapılan entegrasyon sözleşmelerini de doğrudan ilgilendiren bir karar olup, mevcut durum itibariyle 6698 Sayılı Yasa ve Anayasa Mahkemesi Kararı kapsamında e-devlet entegrasyon sözleşmelerinin tamamı, gözden geçirilmek suretiyle, bütün sözleşme metinlerinin kamuoyu ile paylaşılması ve paylaşılan veriler konusunda şeffaflığın sağlanması gerekmektedir.

Anayasa Mahkemesinin 19/2/2020 tarih, 2018/163 Esas ve 2020/13 Karar Sayılı Kararına konu dava; Bazı Nedenlerle Görevlerine Son Verilen Kamu Personeli ile Kamu Görevine Alınmayanların Haklarının Geri Verilmesine ve 1402 Numaralı Sıkıyönetim Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 1. maddesine eklenen ikinci fıkranın Anayasa’nın 2., 7., 12.,13.,17., 20., 38., 40., 70. ve 129. maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptaline ve yürürlüğünün durdurulmasına karar verilmesi talebine ilişkindir.

İptali istenen Yasa metni ise; 18/10/2018 tarih ve 7148 sayılı Yasanın 29.maddesindeki; “Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapmakla görevli birimler, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması kapsamında bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları arşivlerinden ve elektronik bilgi işlem merkezlerinden bilgi ve belge almaya, 4/12/2004 tarihli ve 5271 saydı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesinin beşinci ve 231 inci maddesinin on üçüncü fıkraları kapsamında tutulan kayıtlara ulaşmaya, Cumhuriyet başsavcılıkları tarafından yürütülen soruşturma sonuçlarını, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlar ile kesinleşmiş mahkeme kararlarını almaya yetkilidir.” Şeklindeki metindir.

Anayasa mahkemesi yaptığı yargılama sonucunda; Anayasa’nın 20. maddesinde “Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla düzenlenir.” denilerek kişisel verilerin korunması, özel hayata saygı gösterilmesini isteme hakkı kapsamında güvenceye alınmıştır.

Kişisel verilerin korunmasını isteme hakkı, insan onurunun korunması ve kişiliğini serbestçe geliştirebilmesi hakkının özel bir biçimidir. Anayasa Mahkemesinin yerleşik kararlarında “...adı, soyadı, doğum tarihi ve doğum yeri gibi bireyin sadece kimliğini ortaya koyan bilgiler değil; telefon numarası, motorlu taşıt plakası, sosyal güvenlik numarası, pasaport numarası, özgeçmiş, resim, görüntü ve ses kayıtları, parmak izleri, IP adresi, e-posta adresi, hobiler, tercihler, etkileşimde bulunulan kişiler, grup üyelikleri, aile bilgileri, sağlık bilgileri gibi kişiyi doğrudan veya dolaylı olarak belirlenebilir kılan tüm veriler…” kişisel veri olarak kabul edilmiştir.

Bu bağlamda güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasıyla elde edilen veriler kişisel veri niteliğindedir. Dava konusu kural, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapmakla görevli birimler tarafından güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması kapsamında kişilerin kişisel veri niteliğindeki özel hayatı, iş ve sosyal yaşamıyla ilgili bilgilerinin alınmasına, hakkındaki suç işlediğine dair iddiaların değerlendirildiği Cumhuriyet savcılığı, hâkim veya mahkeme kararlarının tutulduğu kayıtlara ulaşılmasına ve bu kayıtların kullanılmasına imkân tanıması nedeniyle kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sınırlama getirmektedir.

Anayasa’nın 20. maddesi uyarınca kişisel veriler ancak kanunda öngörülen hâllerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Anayasa’nın 13. ve 20. maddeleri uyarınca kişisel verilerin korunmasını isteme hakkını sınırlamaya yönelik kanuni bir düzenlemenin şeklen var olması yeterli olmayıp yasal kuralların keyfiliğe izin vermeyecek şekilde belirli, ulaşılabilir ve öngörülebilir olması gerekir.

Hukuk devletinde kanuni düzenlemelerin herhangi bir kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olması, ayrıca kamu otoritelerinin keyfî uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi gerekir. Kanunda bulunması gereken bu nitelikler hukuki güvenliğin sağlanması bakımından da zorunludur.

Anayasa'nın 129. maddesinde memurlar ve kamu görevlilerinin Anayasa ve kanunlara sadık kalarak faaliyette bulunma yükümlülükleri düzenlenmiştir. Kamu görevinde çalıştırılacak kişiler bakımından güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılması yönünde düzenlemeler getirilmesi kanun koyucunun takdir yetkisindedir. Ancak bu alanda düzenleme öngören kuralların kamu makamlarına hangi koşullarda ve hangi sınırlar içinde tedbirler uygulama yetkisi verildiğini açık olarak göstermesi ve kötüye kullanmalara karşı yeterli güvenceleri sağlaması gerekir.

Kuralda güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapmakla görevli olanların bu kapsamda kişisel veri niteliğindeki bilgilere ulaşması öngörülmüşken Kanun’da bu bilgilerin ne şekilde kullanılacağına, hangi mercilerin soruşturma ve araştırmayı yapacağına, bu bilgilerin hangi koşullarla saklanacağına, ilgililerin söz konusu bilgilere itiraz etme imkânının olup olmadığına, bilgilerin bir müddet sonra silinip silinmeyeceğine, silinecekse bu sırada izlenecek usulün ne olduğuna, yetkinin kötüye kullanımını önlemeye yönelik nasıl bir denetim yapılacağına ilişkin herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bu nedenle güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda kişisel veri niteliğindeki bilgilerin alınmasına, kullanılmasına, işlenmesine yönelik temel ilke ve güvencelere kanunda yer verilmeksizin bunların alınmasına ve kullanılmasına izin verilmesi Anayasa’nın 13. ve 20. maddeleriyle bağdaşmamaktadır.” Şeklindeki gerekçe ile bu düzenleme iptal edilmiştir.

2- UYAP Entegrasyonlarının AYM Kararı kapsamında Değerlendirilmesi

UYAP entegrasyonlarının temelini; 5271 Sayılı CMK’nın “Bilgi isteme” başlıklı 332.maddesindeki; “(1) Suçların soruşturma ve kovuşturması sırasında Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından yazılı olarak istenilen bilgilere on gün içinde cevap verilmesi zorunludur. Eğer bu süre içinde istenen bilgilerin verilmesi imkânsız ise, sebebi ve en geç hangi tarihte cevap verilebileceği aynı süre içinde bildirilir. (2) Bilgi istenen yazıda yukarıdaki fıkra hükmü ile buna aykırı hareket etmenin Türk Ceza Kanununun 257 nci maddesine aykırılık oluşturabileceği yazılır. Bu durumda haklarında kamu davasının açılması, izin veya karar alınmasına bağlı bulunan kişiler hakkında, yasama dokunulmazlığı saklı kalmak üzere, doğrudan soruşturma yapılır.” Şeklinde düzenleme ve 6100 Sayılı HMK’nın “Üçüncü kişinin belgeyi ibraz etmemesi” başlıklı 221.maddesinde ise; “Mahkeme, üçüncü kişi veya kurumun elinde bulunan bir belgenin taraflarca ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu olduğuna karar verirse, bu belgenin ibrazını emreder.” Şeklinde düzenlemeler oluşturmaktadır. Ayrıca 2559 Sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu ve 2803 Sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu ve benzeri kanundan kaynaklanan re’sen adli birimlerle bilgi belge paylaşımı konusunda yasal düzenlemeler, UYAP entegrasyonunun altyapısını oluşturmaktadır.

3- UYAP ve MİT Arasındaki Entegrasyonun Değerlendirilmesi

Yukarıda detayları açıklandığı üzere UYAP ile diğer kamu ve özel sektör arasında yapılan entegrasyon sözleşmelerinde, genellikle 5271 Sayılı CMK, 6100 Sayılı HMK ve diğer usul yasaları kapsamında adli makamlar tarafından yasalara uygun olarak olarak bilgi akışı sağlanmakta iken, yine yasalardan kaynaklanan yetkilere dayalı olarak, adli makamlardan da idari makamlara bilgi akışı sağlanmaktadır. Yine yukarıda bahsedildiği gibi, genel anlamda UYAP entegrasyonları yapılırken, yasalardan kaynaklanan yetkilerin çerçevesi sözleşme metinlerine yansıtılmış, veri paylaşımına ait her türkü kütük bilgileri karşılıklı sistemler tarafından güvenlik ve yetkisiz erişimlerin engellenmesi ve şeffaflık amacıyla tutulmuş, yapılan entegrasyonlarda (sözleşme içerikleri hariç olmak üzere) kamuoyu ile paylaşılmıştır.

Aşağıda detayları paylaşılan MIT-UYAP entegrasyonu ise, UYAP’ın değer kamu kurum ve kuruluşları ile olan entegrasyon türünden farklılık arz eden, UYAP üzerinden vatandaşa ait kişisel verilerin MİT’e aktarılmasını hedefleyen bir sözleşme olup, bu sözleşmenin 2013 yılında yapılmış olduğu ve kamu oyu ile paylaşılmamış olduğu 4 yıl sonra, 2017 yılında, basına yansıyan bir kısım haberlerden anlaşılmaktadır.

Her ne kadar yöneticileri hâkim sınıfından kişiler olsa da, Adalet Bakanlığı Bilgi işlem Dairesi Başkanlığı, (sonradan genel müdürlük olmuştur) teknik bir birim olarak görev yapmaktadır. Entegrasyon sözleşme taslakları imzaya sunulmadan önce, Bakanlık Ceza ve Hukuk Genel Müdürlüklerinden (varsa diğer ilgili birimlerden) ve Teftiş Kurulu Başkanlığından olumlu görüş alınmakta, ancak bu olumlu görüş sonrası sözleşmeler imzaya sunulmaktadır. MİT, 2006 yılından başlayarak, çok kez, UYAP’ta tutulan her türlü veriye erişme talebinde bulunmuş, Bakanlık Ceza ve Hukuk Genel Müdürlüklerinden ve Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın olumsuz görüşlerinden dolayı veri paylaşımı ilk aşamalarda yapılmamıştır.

Adalet Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşlarla olan entegrasyon sözleşmelerini açık bir şekilde, web sayfasında haber konusu yaparak, kamuoyuna deklare etmişken, (sözleme metinleri hariç) MİT ile olan entegrasyon sözleşmesi konusu ise, haber olarak dahi, kamuoyu ile paylaşılmamıştır. Entegrasyonlar konusunda getirilen eleştiriler genel olmakla birlikte, MİT’in UYAP’tan tek taraflı olarak veri alması sebebiyle ayrıca değerlendirilmesi gerekmiştir.

Terör dosyalarının yargılaması sırasında 2017 yılı haziran ayında basına; “Eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı B. E’nin savcılık ifadesine göre 2013’te MİT, güvenlik soruşturmalarında Ulusal Yargı Ağı bilişim sistemi UYAP’ı kullanmak için Adalet Bakanlığı’yla protokol imzalamış” başlıklı bir haber yansımıştır. Haberin detayları incelendiğinde ise; Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) güvenlik soruşturmalarında kullanmak amacıyla Ulusal Yargı Ağı bilişim sistemi UYAP’ı kullanmak için Adalet Bakanlığı’yla protokol imzaladığı ortaya çıkmıştır. Terör soruşturmaları kapsamında ifadesi alınan Başbakanlık Başmüşaviri (ifade tarihindeki görevi) B.E. ifadesinde; MİT’in güvenlik soruşturmaları ile ilgili UYAP üzerinden sorgulama yapabilmek için gerekli olan yetkileri 2013’te MİT’e verdiklerini, MİT ile entegrasyon sözleşmesi yapılmasına rıza göstermediklerinden bahisle de 2013 yılında Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Daire Başkanı olan M. O. İle Başkan Yardımcısı M. K.’nın görevden alındığını ifade etmiştir. Bahsi geçen haber; “bu durum; MİT ve emniyetin, Türkiye’deki bütün dava ve soruşturmalarının dijital şekilde kaydedildiği UYAP’a girerek kişiye özel verileri istediği gibi inceleyip almasının önünü açtı” şeklindeki yorumla bitmektedir.[21][22][23]

Habercinin bu şekilde bir yorumda bulunmasının sebebi ise; B.E.’ nin ifadesine kadar UYAP ile MİT arasında güvenlik soruşturmaları amacıyla entegrasyon sözleşmesi olduğuna dair basına yansıyan herhangi bir bilgi olmadığı gibi, entegrasyon içeriği de kamuoyuna açıklanmamıştır. Diğer bir basın kuruluşunda ise; Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Eski Başkanı M.O. hakkında haber yapılırken “MİT'in UYAP'a girmesini engelledi” şeklinde haber yapıldığı görülmektedir.[24] Halbuki yukarıda açıklandığı üzere teknik birim olan Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı bütün entegrasyon sözleşmelerini Bakanlık Ceza ve Hukuk Genel Müdürlüklerinden ve Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın olumlu görüşleri alındıktan sonra uygulamaya koymaktadır. Ayrıca Adalet Bakanlığı adına sözleşmeleri imzalayan yetkili Adalet Bakanıdır.

Yine basında çıkan bir kısım haberlere göre ise; 2013 yılında UYAP-MİT arasındaki entegrasyon protokolü çalışmaları sırasında bir kısım Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem yöneticilerinin, kanuni dayanak olmadığı için, kişisel veri niteliğindeki dava bilgilerinin MİT ile paylaşılmasının olmayacağına dair fikir beyan ettikleri şeklinde haberler yer almıştır. Başbakanlık Müşaviri B.E.’nin ifadesi ile bu haberler birlikte değerlendirildiğinde ise; 2013 yılında görevden alınan Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Daire Başkanı M. O. ile Başkan Yardımcısı M. K.’nin, MİT ile entegrasyon yapılabilmesi için yasal dayanak olmadığını ileri sürdükleri, hatta bu hususta ısrarcı oldukları, Bakanlık tarafından 2013 yılında görevden alındıkları, daha sonra ise, UYAP ile MİT arasında entegrasyon sözleşmesinin imzalanmış olduğu anlaşılmaktadır.[25][26]

5320 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 16.maddesinde; “Şüpheli ve sanıkla ilgili olarak verilen soruşturma ve kovuşturmayı sona erdiren kesinleşmiş kararlar, soruşturmada görev alan kolluk birimlerine bildirilir. Kolluk birimleri bu bildirim üzerine gerekli işlemleri derhal yapar. (2) (Ek: 15/8/2017-KHK-694/152 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7078/147 md.) Kolluk birimlerine yapılan ihbar ve şikâyetler üzerine verilen soruşturma yapılmasına yer olmadığına dair kararlar da gerekli işlem ve düzeltmelerin yapılması için ilgili kolluk birimine gecikmeksizin gönderilir.” Şeklinde düzenleme olup, 5271 Sayılı CMK’nın 164. maddesindeki düzenlemeye göre ise adli kolluğun; 4.6.1937 tarihli ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun 8, 9 ve 12 nci maddeleri, 10.3.1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanununun 7 nci maddesi, 2.7.1993 tarihli ve 485 sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesi ve 9.7.1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 4 üncü maddesinde belirtilen soruşturma işlemlerini yapan güvenlik görevlilerini ifade” ettiği anlaşılmaktadır. Bu düzenleme kapsamında Milli İstihbarat Teşkilatının adli kolluk görevi olmadığı, yasal olarak da MİT’e “Şüpheli ve sanıkla ilgili olarak verilen soruşturma ve kovuşturmayı sona erdiren kesinleşmiş kararlar”ın gönderilmesine, paylaşılmasına yasal dayanak olmadığı anlaşılmaktadır.

2937 Devlet İstihbarat Hizmetleri Ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu’nun 6. maddesindeki “26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dört, Beş, Altı ve Yedinci bölümlerinde yer alan suçlara (318, 319, 324, 325 ve 332 nci maddeleri hariç olmak üzere) ilişkin soruşturma ve kovuşturmalarda ifade tutanaklarına, her türlü bilgi ve belgeye erişebilir, bunlardan örnek alabilir.” Şeklindeki düzenleme ise 17.04.2014 tarih ve 6532 sayılı Yasa ile yapılmış, bu yasa ile de sadece sınırlı sayıda suç türü ile ilgili belgelere erişim konusunda MİT’e yetki verilmiştir.

Bu Kanuni düzenlemenin dahi MİT ile UYAP arasındaki entegrasyon sözleşmesi yapıldıktan sonra yapıldığı, bu yasal düzenlemenin de yukarıda bahsi geçen Anayasa Mahkemesi kriterlerine uygun bir yasal metin olmadığı, MİT tarafından elde edilen bilgi ve belgelerin; ne şekilde kullanılacağına, bu bilgilerin hangi koşullarla saklanacağına, ilgililerin söz konusu bilgilere itiraz etme imkânının olup olmadığına, bilgilerin bir müddet sonra silinip silinmeyeceğine, silinecekse bu sırada izlenecek usulün ne olduğuna, yetkinin kötüye kullanımını önlemeye yönelik nasıl bir denetim yapılacağına ilişkin herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiş olduğu görülmektedir. (AYM’nin 19/2/2020 tarih, 2018/163 Esas ve 2020/13 Karar Sayılı Kararında belirtilen kriterler) 2014 yılında MİT Kanunu’na eklenen düzenlemenin de Anayasa’ya aykırı olduğu görülmektedir. Mevcut durumda da kamuoyu ile paylaşılmadığından, UYAP-MİT arasındaki entegrasyon Sözleşmesi kapsamında hangi bilgilere erişim yetkisi verilmiş olduğu bilinmemekte, kamuoyu tarafından denetim mekanizmasının çalıştırılması mümkün olmamaktadır.

Yukarıda bahsi geçen Anayasa Mahkemesinin 19/2/2020 tarih, 2018/163 Esas ve 2020/13 Karar Sayılı Kararı ve 6698 Sayılı KVKK’nın 4., 5., 6., 7., 8., 10.11., 12. Maddeleri kapsamında adli makamlarda tutulan her türlü veri, kişisel veri olup, bu kişisel verilerin işlenmesi, aktarılması, hususlarında veri paylaşan ve aynı zamanda veri sorumlusu olan Adalet Bakanlığı ve talep eden ve işleyen ve aynı zamanda veri sorumlusu olan MİT’nin, Anayasa Mahkemesi tarafından konan ve KVKK’dan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmeleri beklenmektedir.[27]

Ayrıca CMK’nın 332., HMK’nın 221. ve diğer usul yasaları gereğince mahkemelerin takdirinde olan dosyalardaki kişisel verilerin, mahkemelerin ve kişisel veri sahiplerinin hiçbir inisiyatifi olmadan onayları alınmadan, bunlar adına hareket edilerek Adalet Bakanlığı tarafından MİT ile veri paylaşımı konusunda entegrasyon sözleşmesinin yapılmış olması yargı bağımsızlığı açısından dahi sorunlu bir durumdur.

X- Sosyal Medyadaki UYAP ile İlgili Bir Kısım Eleştiri ve Öneriler

UYAP avukat portalı ile ilgili eleştiri ve önerilerin gündeme getirildiği en önemli platformlardan birisi de sosyal medya ortamlarıdır. Bu mecrada gündeme getirilen eleştiri, öneri, ironi ve esprilerden bir kısmı kaynakları ile birebir alıntı yapılarak aşağıdaki şekilde aktarılmıştır. Bu platformda ifade edilen hususlar aynı zamanda UYAP Avukat Portalının geliştirilmesine ışık tutacak niteliktedir.

#uyap gidince dosyalardan kafamı kaldırabildim, kalemde benden başka 3 kişi daha çalışıyormuş, biraz konuştuk, iyi insanlara benziyorlar.”[28]

“Duruşmaları UYAP üzerinden yapabilmeyi sağlayan altyapıyı da tamamlayabilseydik keşke. Adliyelerde binlerce avukat ve müvekkil bir araya gelmek zorunda kalmazdı bu günlerde”[29]

“önceden olsa yağmulu havada açılmayan #uyap için sinirlenirdim ama şimdi ‘tek derdim bu olsun’ diyorum #Covid_19 dan kurtulunca bir daha bunun için sinirlenmiycem”[30]

“İyi güzel, ama en azından siz kararınızı açıklamadığınızdan infazları bitmiş ama hala hapiste olanlar var, onları bırakın Bir de Covid-19 sadece sizin için değil, herkes için tehlike; tutukluları tahliye edin. Bunları UYAP üstünden, tele konferansla falan yapabilirsiniz.”[31]

“Covid-19 ile mücadele sürecinin hassasiyeti de gözetildiğinde Arabuluculuk başvurularının da UYAP Avukat Portal üzerinden yapılabilmesine olanak sağlayan bir çalışma yapılabilir mi?”[32]

“Icra tasinmaz ve arac ihaleleri neden hala kalabalik ortamlarda yapiliyor ? Acilen onlem alinip tum ihaleler Uyap uzerinden internetten gerceklesmeli.”[33]

“Adliyelerde herhangi bir önlem yok. İcra daireleri pislik içinde. Uyap sistemi var ama kullanan memur ve müdür yok. Küçük bir işlem için hala adliyeye gidiliyor”[34]

“UYAP çalışmamış ve adliyelerde adli işlemleri bırakın market bile kapalıymış . Fişi çekilebilen devlet konseptinde bugün . Yardımcı uygulama olarak kalması gereken #UYAP derhal kaldırılmalı . Bütün işlemler manuel yapılabilmeli . Ulusal güvenlk sorunu diye aylardır yazıyorum.” [35]

“Bir savaş , afat vuku bulunca , en ufak elektrik kesintisinde veya internet - intranet ağları çöktüğünde işlemez hale gelen , makineleri stop eden devlet nerede görülmüş ? Japonya , ABD , Almanya vb salak mı kardeşim ?” [36]

Vekaletnamemizin bulunduğu savcılık (soruşturma) dosyalarını UYAP üzerinden görebilme imkanı olmalı, ayrıca soruşturma dosyalarına da UYAP üzerinden vekaletname sunabilmeliyiz. [37]

İcra ceza başvurularının uyaptan yapılabilmesi. Yıl olmuş 2019 icra ceza şikayeti için hala ön büroya gidiyoruz [38]

sgk, takbis gibi özelliklerin gelmesi ancak icra dairelerinin kesinleştirmeyi talep olmadan yapmaması yüzünden uygulamanın kullanılamaması. icra dairesinin bir talebi 3 gün(!) içerisinde yaptığı dikkate alınırsa sorgu yapmak için bile neredeyse 1 ay geçiyor[39]

Kesinleştirme yapılmamış diye araç vs sorgu talep ediliyor 15 gün sonra (dürtmeden o da imkansız da) avukat portaldan yap diyor.Kesinleşme için, 15 gün daha, araç haciz talebine aracı sorguluyor. Tekrar haciz sonra takyidat. Ortalama 2 ayda en azından malvarlığı öğreniliyor şükür [40]

Soruşturma ve değişik iş dosyalarinin uyapta yer alması. Uyaptan gönderdiğimiz evraklar üzerine kalemce işlem yapılması için gerekirse süre konulması . Arabuluculuk başvurusunun UYAP üzerinden yapılabilmesi. [41]

Arabuluculuk başvurusunu, icra ceza şikayetini, tutukluluk itirazını yapabilmek gibi güzel işlemler [42]

Soruşturma aşamasında Sulh ceza hakimliklerine tutukluluk itiraz dilekçelerini gönderebilme özelliği eklenirse iyi olur[43]

“Güvenlik soruştrmsı nedeniyle göreve kabulleri aylarca gecikmişti. Nihayetinde devresinden pek çok kişinin kabulü yapılmazken, onunki yapıldı. Kurasını çekti, görev yerine gitti. 5. gününde uyap şifresi geldi. Açtığı ilk evrak kendi gözaltı talimatı idi. MSV 4 yıldır cezaevinde.”[44]

“Yaklaşık 1 ay sonra UYAP'a girip dilekçe yolluyorum. Nasıldı ne yapıyorduk ay çok heyecanlıyım.”[45]

“Beni kanser etme garantili ikinci şeyi açıklıyorum evet uyap en ihtiyacım olduğu zamanlarda 1 kere bile çalıştığını görmedim son zamanlarda da trip atar gibi OK diye hata veriyo asla giremiyorum asıl sana OK lan alt tarafı bir dilekçe gönderecez abv be”[46] (tarih: 29 Nis 2020; sanki biraz abartmış:)

“Adliyelere sosyal mesafe arasından sonra UYAP a elektronik mesafe koydular. 15 hazirana kadar dağılın...”[47]

“En azından fiili olarak bir arada bulunmayı gerektirmeyen icra takip işlemleri ile duruşmaların UYAP üzerinden yapılmasına ilişkin bir genelge yayınlasaydınız BİR KAMU HİZMETİ OLAN AVUKATLIK mesleği duruksamaya tabii olmayacaktı... @abdulhamitgul;@adalet_bakanlik;#avukathakları[48]

“Neden sadece evrak üzerinden sonuçlandırılabilecek dosyalara home ofis bakılmıyor. Vatandaş bile uyap tan yüm evrakları görebiliyorken hakimlerimiz bu dosyaları sonuçlandıramazmı? Binlerce insan özellikle istinaf mahkemelerinden dosya yolu gözlüyor. Neden yapıcı çözüm üretilmez.”[49]

#15Haziran’da başlamak demek, en az 4 ay çöpe atmak demek, yaz tatilini iptal etmek demek, müvekkilden uzaklaşmak demek,kayıp demek UYAP neden var ne işe yarar tam da bugünler için düşünülmedi mi??”[50]

Sonuç

e-devlet hizmetlerinin yürütüldüğü uygulamalar, yazılımlar da canlı organizmalar gibi olup, ihtiyaçlara göre bir çok değişim ve dönüşümlere uğraması kaçınılmaz bir durumdur. Önemli olan vatandaşa kaliteli, kesintisiz, şeffaf ve hesap verilebilir nitelikte hizmet verebilecek sürdürülebilir bir yapının kurulması ve geliştirilmesidir. Bütün e-devlet hizmetlerinin elektronik ortama aktarılması, kamu hizmetlerinde hızı ve kaliteyi artırırken, elektronik ortamda tutulacak olan kişisel veri yüzdesinin artmasında dolayı da kendi içinde bir kısım riskler barındırmaktadır. Demokratik hukuk devleti olmanın gerekleri yerine getirilerek, kişisel verilerin korunması için daha fazla özen gösterilmelidir.

Av. İzettin DEMİR


------------------------------

[1] https://www.uyap.gov.tr/Genel-Bilgi

[2] Tebligname gibi bir kısım bilgilere halen ulaşılamamaktadır.

[3] https://www.uyap.gov.tr/Genel-Bilgi

[4] http://www.adalet.gov.tr/duyurular/2012/mayis/UYAP_SGK/UYAP_SGK.HTML

[5] http://www.bigm.adalet.gov.tr/SayfaDetay/projeler

[6][6] https://www.bthaber.com/uyap-entegrasyon-protokolu-imzalandi/

[7] http://www.adalet.gen.tr/adalet-bakanligi-bilgi-teknolojileri-ve-iletisim-kurumu-ile-uyap-entegrasyonu-protokolu-imzaladi.html

[8] http://www.bigm.adalet.gov.tr/SayfaDetay/projeler

[9] GENÇ., Aykut., “Türkiye İle Avrupa Birliği’nin E-Devlet Politikalarının Karşılaştırılması”, https://www.uab.gov.tr/uploads/pages/kutuphane/aykut-genc-tez.pdf

[10] http://www.bilgitoplumu.gov.tr/Documents/1/Mevzuatlar/BasbakanlikGenelge_2003-12.pdf

[11] MAMUR IŞIKCI, Yasemin., “E-Devlet Uygulamalarının Hukuk Devletine Etkisi: Yani Kamu İşletmeciliği Paradigması Üzerinden Bir Değerlendirme”, https://iibfdergi.sdu.edu.tr/assets/uploads/sites/352/files/yil-2017-cilt-22-sayi-kayfor15-yazi24-30122017.pdf

[12] http://www.bilgitoplumu.gov.tr/wp-content/uploads/2014/11/2015_Yili_Programi_BIT_e-Devlet.pdf

[13] MARDİNLİ., İsmail., “Bilgi Teknolojilerinin Devlet Üzerindeki Dönüşümü, Dijital Devlet (Elektronik (E)- Devlet): Türkiye Örneği”, https://www.researchgate.net/publication/338456326_BILGI_TEKNOLOJILERININ_DEVLET_UZERINDEKI_DONUSUMU_DIJITAL_DEVLET_ELEKTRONIK_E-DEVLET_TURKIYE_ORNEGI_THE_TRANSFORMATION_OF_INFORMATION_TECHNOLOGIES_ON_THE_GOVERMENT_DIGITAL_GOVERNMENT_ELECTRONIC_E_-GOV

[14] DEMİREL., Demokaan., “E-DEVLET ve DÜNYA ÖRNEKLERİ”, https://docplayer.biz.tr/2911-E-devlet-ve-dunya-ornekleri.html

[15] e-Devlette Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik”, http://www.egovturkey.com/e-devlet-seffaflik-ve-hesap-verebilirlik-08102018

[16] e-Devlette Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik”, http://www.egovturkey.com/e-devlet-seffaflik-ve-hesap-verebilirlik-08102018

[17] https://www.uyap.gov.tr/Genel-Bilgi

[18] https://www.uyap.gov.tr/Genel-Bilgi

[19] 6698 Sayılı Yasanın 28/1/d. Maddesi kapsamında; Kişisel verilerin soruşturma, kovuşturma, yargılama veya infaz işlemlerine ilişkin olarak yargı makamları veya infaz mercileri tarafından işlenmesi” durumunda ilgili kurumlar açısından istisnai bir durum söz konusu olsa da, bu istisnai durum sadece adli makamlar için geçerli olup, Adalet Bakanlığının bu verileri paylaşması durumunda, hem Bakanlık hem de bu verileri alan karşı kurum açısından veri sorumluluğunun devam edeceği hususu kabul edilmelidir.

[20] “Avukatlık Mesleğinin Kaçınılmaz Dijital Dönüşümü - XXVIII. #AvukatlarKulübü Buluşması” https://www.youtube.com/watch?v=Io6XJyKvdRc
[21] “MİT’e UYAP’ın kapısı açılmış”, http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/mite-uyapin-kapisi-acilmis-766696

[22] https://t24.com.tr/haber/mit-uyapi-kullanmak-icin-adalet-bakanligiyla-protokol-imzaladi-iddiasi,410653

[23] https://www.yurtgazetesi.com.tr/genel/uyap-in-kapisi-mit-e-acilmis-h33031.html

[24] https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/gaybubet-evinde-altin-nesil-listesi-cikti/986953

[25] https://2017.idcitsecurity.com/ankara/speakerDetail?eventId=63874&speaker=s_261847

[26] https://www.yurtgazetesi.com.tr/genel/uyap-in-kapisi-mit-e-acilmis-h33031.html

[27] KVKK’nın 28.maddesi gereğince sadece adli makamların veri sorumlusu olmayacağı hususu düzenlendiğinden, Bakanlık veri sorumlusu sayılmalıdır.

[28] https://twitter.com/feyzi_akdag/status/984410541136535552

[29] https://twitter.com/astigmatbaykus/status/1238150596030541824

[30] https://twitter.com/yesimkotan/status/1242409578207358977

[31] https://twitter.com/cigdemkc/status/1250701266424156162

[32] https://twitter.com/avkivancatakul/status/1245340773282795520

[33] https://twitter.com/ademaslanemlak/status/1241333960736681984

[34] https://twitter.com/cngzpkts/status/1238191898659086337

[35] https://twitter.com/turkucgeni/status/1139089269799170048

[36] https://twitter.com/turkucgeni/status/1139089854476750848

[37] https://twitter.com/emrahirven/status/1208029080131657730

[38] https://twitter.com/yankibuyuksezer/status/1174067213902520322

[39] https://twitter.com/handeearslan/status/1174402732935004163

[40] https://twitter.com/SECILYUKSEL44/status/1220794117552328706

[41] https://twitter.com/esrahkk/status/1194221661467357184

[42] https://twitter.com/haniciim/status/1219676953738989570

[43] https://twitter.com/lawveyalove/status/1221365948382351360

[44] https://twitter.com/cs_suleymancam/status/1253970667999047680

[45] https://twitter.com/yankibuyuksezer/status/1255097130395418626

[46] https://twitter.com/_iamdramaqueen/status/1255400200576917522

[47] https://twitter.com/obuhur/status/1255042399715426306

[48] https://twitter.com/TurgutOzguc/status/1255294988994445312

[49] https://twitter.com/MetinAk34509059/status/1255124420911390720

[50] https://twitter.com/Av_TugbaKaraca/status/1254925306747633666