Uluslararası Avukatlar Birliği (UIA) Başkanı Jean-Marie Burguburu, Başbakan Tayyip Erdoğan’a bir mektup göndererek, Türkiye’de avukatların bağımsızlığına karşı saldırılarda artış olduğunu belirterek, 'Mesleğin kalbine yönelik saldırılar kabul edilemez' dedi. UIA’nın geçmiş aylarda bu artışa ilişkin düzenli olarak uyarılar aldığını kaydeden Burguburu, mektubunda özetle şunları vurguladı:

KINIYORUZ, KAYGILANIYORUZ
“Bu saldırıları kınıyor ve Türk yetkililere, avukatların engellerle karşılaşmadan mesleklerini ifa etme haklarını belirten, Avukatlık Mesleğinin Özgürce Yapılmasına İlişkin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Tavsiye Kararı ve Birleşmiş Milletler Avukatların Rolüne İlişkin Temel İlkeler Bildirgesinden doğan yükümlülüklerini hatırlatıyoruz. Bugün bireylerin polise karşı suçlamada bulunmasını yasa dışı olarak teşvik etmekle suçlanan Ankara Barosu’nun durumu hakkında kaygılanıyoruz.

Ankara Barosu’na karşı, orantısız güç kullan polis ve diğer idari organlara karşı bireyleri şikâyette bulunmaya teşvik ederek hükümet karşıtı olma suçlamalarının yöneltildiği hakkında bizi bilgilendiren Türkiye Barolar Birliği tarafından bu duruma karşı uyarıldık.

İNSAN HAKLARININ UYARISI
Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiserinin; kendisine, kolluk güçleri tarafından göstericilere karşı insan hakkı ihlalleri yapıldığı hususunda ciddi iddialar, aşırı ve uygunsuz göz yaşartıcı gaz kullanımı ve tutuklamalar sırasında polis tarafından kötü muamele yapıldığı hakkında birçok rapor ulaştığını açıkladığı 8 Temmuz 2013 tarihli açıklamasını dikkate alıyoruz. Komiser beyanında, ‘Polis tarafından uygulanan aşırı güç kullanımının tüm örnekleri tamamen araştırılmalı ve gerektiği gibi cezalandırılmalıdır’ demiştir. Komiser ayrıca; doktor, avukat, akademisyen, öğretmen, medya çalışanları gibi belirli meslek gruplarının protestolar sırasındaki şiddet içermeyen eylemlerinin sonucu olarak kendilerine karşı idari ve adli önlemlere başvurulmasından ve gözdağı verilmesinden korktuklarını ifade ettiklerini belirtmiştir. Komiser Türk yetkililere acilen bu korkuları yatıştırma ve misilleme ile ilgili tüm algıları giderme çağırısında bulunmuştur.

BİZLER İÇİN DERİN ŞOK OLACAK
Komiser tarafından yapılan bu tespitler Türkiye Barolar Birliği’nden edinilen bilgileri doğrulamaktadır. Eğer mağdurların kanuni temsilcileri olarak avukatların yasal görevlerini ifa ederken yetkililerin görüşleri nedeniyle yaptırımlarla karşılaşmaları hakkındaki iddialar doğrulanırsa, bu bizler için derin bir şok olacaktır. UIA mesleğin kalbine böyle bir saldırıyı kabul edemez. baroları ve avukat derneklerini kınamak yerine, yetkililer görevini kötüye kullanan failleri araştırmalı ve haklarında yasal takibatta bulunmalıdır. Yetkililerden; kanunsuz kovuşturmalar, adli ve idari misilleme tehditleri de dâhil olmak üzere, Baroların bağımsızlığını kısıtlayıcı her tür eylemi acilen durdurmalarını ve protestolar sırasında meydana gelen ciddi insan hakkı ihlallerinden sorumlu olanların kovuşturmaları sırasında, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülüklerine saygı duymalarını talep ediyoruz.”