Uzun yıllardır devam eden ve yargıyı gereksiz yere meşgul eden muhtelif vergi suçlarından dolayı açılan davalar mükellefleri mağdur etmektedir. Söz konusu davalar bugün itibari ile Asliye Ceza Mahkemelerinde, Bölge İdare Mahkemelerinde (İstinaf) veya Yargıtay sürecinde devam etmektedir.

Söz konusu suçlar;

1. Sahte fatura kullanma fiillerinden,

2. Sahte fatura düzenleme fiillerinden,

3. Defter ve belge ibraz etmeme fiillerinden,

4. Eksik fatura düzenleme fiillerinden,

5. 3 kat kesilen VZC fiillerinden,

6. Defter ve belgeler üzerinde tahrifat yapılmasından kaynaklanan fiillerden,

7. Muhasebe hilelerinden kaynaklanan fiillerden,

8. Basılmaması gereken belgeyi basmak fiillerinden oluşan suçlar,

9. Özetle, 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 359/a-2, 359/b, 359/c kaynaklanan fiiller,

10. …………….…….

Nedenleri ile haklarında vergi suçu raporu düzenlenerek, Asliye Ceza Mahkemesinde veya diğer yargı mercilerinde yargılaması süren mükellefler açısından süreç oldukça sıkıntılı bir hal almaktadır.

Öte yandan, yargılaması sonuçlanmış olup, hüküm giyen mükellefler açısından ise suçu kesinleşmiş olup, pek çok mükellef problemini gerek idari aşamalarda ve gerekse yargılama süreçlerinde derdini yeterince izah edemediği için hakkında kamu davası açılmış ve bir şekilde ceza almış olabilmektedir. Gerek idari süreçlerde düzenlenen vergi tekniği raporları, vergi inceleme raporları, vergi suçu raporlarından kaynaklanan muhtelif durumlara göre pek çok vergi mükellefi, şirket yönetim kurulu üyeleri, limited şirket müdürleri, şirket ortakları gereksiz yere ceza almış olabilir.

Sonuç olarak, ekonomik suçların ekonomik cezalarının olması gerektiği ilkesinden yola çıkılırsa, pek çok mükellefin derdini idareye, bilirkişiye ve mahkemeye anlatamamasından dolayı bugün itibari ile Asliye Ceza Mahkemelerinde, İstinaf Mahkemelerinde ve Yargıtay’da birikmiş pek çok dosyanın tasfiye edilmesi zorunlu bir hal almıştır. Öyle ki, kendisine 3 kat VZC kesilen pek çok gerçek ve tüzel kişi eş zamanlı davaları hem vergi yargısına ve hem de Asliye Ceza Mahkemelerinde davaları sürmektedir. Tek kat kesilen VZC’ler açısından dosyalar uzlaşmaya dahil edildiği halde 3 kat kesilen VZC’ler hem Asliye Ceza Mahkemelerinde ve hem de Vergi Mahkemelerinde davaları sürmektedir. En son Anayasa Mahkemesi tarafından verilen vergi kaçakçılığı davaları ile ilgili bir kararda: ”Bir kişi aynı olay nedeni ile 2 kez yargılanıp cezalandırılamaz” (Ne Bis İn İdem) ilkesini hatırlatan AYM Vergi Usul Kanunun ilgili fıkrasını iptal etmiştir. (04.11.2021) Bu durumda iptal ile birlikte, vergi davası kazandığı halde hapis cezası alan kişi, cezayı veren mahkemeye başvurarak yargılanmanın yenilenmesini talep edebilecektir. [1]

Sonuç olarak, kapsamlı bir Genel Ceza Affı ile birlikte vergi suçlarından dolayı davası devam eden veya davaları kesinleşerek hüküm giyen pek çok vergi mükellefi veya şirket ortakları açısından ceza affı sayesinde toplumsal bir uzlaşı ortamı sağlanmış olabilecektir.

-------------

[1] Bkz: Anayasa Mahkemesi Kararı 04.11.2021 gün ve E:2019/4-K:2021-78