T.C.

Yargıtay

1. Ceza Dairesi

2023/3877 E., 2023/6477 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2023/288 E., 2023/389 K.

SUÇ : Nitelikli kasten öldürme

HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurularının esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 ... maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 ... maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.12.2022 tarihli ve 2020/113 Esas, 2022/548 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında nitelikli kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 20 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, karar verilmiştir.

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 02.03.2023 tarihli ve 2023/288 Esas, 2023/389 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 ... maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık ve müdafiinin temyiz nedenleri, eksik inceleme ile karar verildiğine, meşru savunmaya, haksız tahrik derecesine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

1. Maktul ile sanığın gayriresmi olarak birlikte yaşadıkları ve aralarında geçimsizlik bulunduğu, sanık beyanlarına göre de maktulün sanığı darp ettiği, sanığın, maktulü öldürmeye karar verdikten sonra balta temin ederek maktulün uyumasını beklediği, maktul uyuduktan sonra saat 03.00 sıralarında maktulün uyuduğu salona girdiği ve kafa bölgesine 15 kez balta ile vurarak öldürdüğü belirlenmiştir.

2. Sanık üzerine atılı suçlamayı tevil yoluyla ikrar etmiştir.

3. Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesinin, 14.01.2020 tarihli otopsi raporuna göre, maktulün, kesici ezici alet yaralanmasına bağlı kafatası ve yüz kemikleri kırığı ile birlikte beyin doku harabiyeti ve beyin kanaması sonucu öldüğü tespit edilmiştir.

4. Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesinin 24.05.2021 tarihli ve 4. İhtisas Kurulunun 20.05.2022 tarihli raporlarına göre, sanığın işlediği suça ilişkin cezai sorumluluğunun tam olduğu tespit edilmiştir.

5. Katılan beyanları, tanık beyanları, olay yeri inceleme raporu, uzmanlık raporları, bilirkişi raporu, muhtelif tutanaklar, nüfus ve adli sicil kayıtları dosyada mevcuttur.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

İleri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, Olay ve Olgular başlığındaki delillere göre dava dosyasının tekemmül ettirilerek karar verildiği, hukuka uygunluk nedenlerinden biri olarak 5237 sayılı Kanun'un 25 ... maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen meşru savunmanın yargısal kararlarda ve öğretide; bir kimsenin, gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakkı hedef alan, gerçekleşen ya da gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı, saldırı ile eş zamanlı olarak hâl ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde, kendisinden veya başkasından uzaklaştırmak mecburiyetiyle saldırıda bulunan kişiye karşı işlediği ve hukuk düzenince meşru kabul edilen fiiler olarak kabul edilmesi karşısında, somut olayda, olay sırasında maktulün uyuduğu ve sanığa yönelik haksız saldırısı bulunmadığının anlaşılması karşısında meşru savunmanın koşullarının oluşmadığı, sanığın aşamalarda aksi sabit olmayan savunmalarına göre maktulün olaydan önce sanığı darp ettiği savunması karşısında maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan eylemin niteliği ve ulaştığı boyut dikkate alındığında belirlenen indirim oranının isabetli olduğu anlaşıldığından, temyiz nedenlerine ilişkin Mahkemece yapılan uygulamalarda hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 02.03.2023 tarihli ve 2023/288 Esas, 2023/389 Karar sayılı kararında sanık ve müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

25.10.2023 tarihinde karar verildi.