Otel ya da pansiyona göre daha ekonomik olan ve birkaç günlüğüne de olsa kişiye evindeymiş hissi yaşatan günübirlik kiralanabilen evler son zamanlarda ciddi bir gelir elde etme kaynağı haline gelmiştir. Bununla birlikte günübirlik kiralanan evlere yönelik ihtiyaç, genellikle turizm amaçlı yapılan seyahatlerde turistler tarafından bu evlerin oldukça fazla tercih edilmesinden dolayı her geçen gün artmaktadır.

Ne yazık ki son zamanlarda günübirlik kiraya verilen evlerin kiralanma amacının sadece konaklama maksadını taşımadığını da sık sık bu konuya yönelik haberler vasıtasıyla görmekteyiz.

Nitekim, günübirlik kiraya verilen evler hakkında yıllardır birçok konuda sorun gündeme getirilerek bu sorunların çözümü için gereken düzenlemelerin yapılması talep edilmektedir..

Geçtiğimiz yıllarda bu evlere yönelik şikâyet konusu; günlük kiralanan bu evlerin, adeta bir pansiyon gibi kullanılarak, neredeyse her gün kiralanıyor olması sebebiyle ciddi bir gelir kaynağı olmasına rağmen, herhangi bir kayıt altına alınmamasından dolayı elde edilen kira geliri için vergi ödenmeden kolay yoldan para kazanılmasını sağlayan ve yeterli denetime tabii tutulmamasından dolayı kolay kurulabilen işletmeler haline dönüşmesi, olmuştur.

Gün geçtikçe kayıtlı ya da kayıtsız günübirlik kiraya verilen evlerin sayısında sürekli artış olduğu gözlemlenmektedir. Bununla birlikte bu evlerin sayısının sürekli kontrolsüz olarak artması, ciddi bir sorun haline gelerek, sayıca fazla olan bu evlerin hangi amaçla ve kim ya da kimler tarafından kullandığının tespit edilerek denetiminin sağlanmasını da oldukça zorlaştırmıştır.

Bu hususta dile getirilen şikâyetler üzerine İçişleri Bakanlığı gayri-resmi otelcilik hizmeti verilmesinin önüne geçmek ve vergi kaybını önlemek adına gerekli çalışmaları yaparak, bunun akabinde 11 Ekim 2013 tarihindeki yasal değişiklikler ile birlikte günübirlik kiralanan evlerin pansiyon statüsüne geçirilerek ruhsat alması zorunlu hale getirilmiştir. Bu düzenlemeler ile birlikte bu evlere ilişkin gerekli şartların varlığı halinde ruhsat almaları sağlanarak bu evlerde asayişin bir nebzede olsa sağlanması ve nerede, ne kadar günübirlik kiralık evin olduğunun kolay bir şekilde tespit edilebilmesi amaçlanmıştır.

Günübirlik kiralanan evlerin ruhsatı, binanın bulunduğu yer belediyesinden pansiyon ruhsatı olarak alınmaktadır. Ruhsatı almak isteyen işletme sahiplerin öncelikle belediyeye beyanda bulunması ve izin alması gerekmektedir. Aynı zamanda işletme sahibinin vergi açılışı yaptırması, esnaf odasına kayıt olması ve günlük kiralık ev hizmeti sunduğu dairelerin iskânlı bir binada olması da ruhsat alabilmek için sayılan şartlar arasındadır.

Ruhsat alınırken belirli şartların sağlanmış olması yanında en önemli şart olarak, günlük kiraya verilecek evin bulunduğu binada bu ev dışında şayet başka ev varsa, bu evlerin sahiplerinden ilgili evin günlük kiraya verileceği hususunda oybirliği ile muvafakat alınmasının düzenlemiş olmasını söyleyebiliriz.

Nitekim bu husus 2005/9207 Karar Sayılı İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik’in “İşyerlerinde aranacak genel şartlar” başlıklı 5. Maddesinde:

İşyeri açma ve çalışma ruhsatı verilen işyerleri aşağıda belirtilen şartları taşımak zorundadır:

…b) (2)Tapuda iş yeri olarak görünen yerlerde, umuma açık istirahat ve eğlence yeri açılması durumunda yönetim planında aksine bir hüküm yoksa, kat maliklerinin oy çokluğu ile aldığı kararın bulunması,…” şeklinde belirtilmiştir.

Bunun yanı sıra henüz ruhsat almamış günübirlik evlerini kiraya veren işletmecilerin ruhsat alması için yapılan uyarıya karşın ruhsat almayarak pansiyon hizmeti vermeye devam eden işletmecilere bir yaptırım olarak, mülki amirin kararı ile 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nda ‘emre aykırı davranış suçundan’ dolayı yüz Türk lirası idari para cezası[1] verilmesi ve ruhsatsız bu evin geçici süreliğine mühürlenmesi düzenlenmiştir.

Son zamanlarda ise, günlük kiralanan bu evlerin konaklama dışında farklı bir takım amaçlar için tercih edilmesinden dolayı denetiminin sağlanmasının gerektiği dile getirilmiştir.

Bunun sebebi ise, emniyet güçlerinin günlük kiralanan evlere yapmış olduğu baskınlarda bu evlerin uyuşturucu kullanmak, fuhuş yapmak, cinayet işlemek, kaçak olarak kalmak maksadıyla sık sık tercih ediliyor olmasıdır. Nitekim bu amaçla kullanılmasına müsaade eden sorumlu kişilere yüksek tutarlarda cezaların kesildiğini de bu konuya yönelik haberlerde görmekteyiz.

Öte yandan, belediye veya emniyet birimleri tarafından bu evlerin denetiminin ve kontrolünün fiili olarak baskın gibi yöntemlerle sağlanması ise, bu evleri kiralayan kişilerin konut dokunulmazlığı hakkını ihlal edeceğinden dolayı her durumda başvurabilecek bir yöntem değildir.

Nitekim, bu evlerin konaklama amacı dışında farklı amaçlar için bu denli tercih ediliyor olmasının başlıca nedeni de, bu evlerde kimlerin kaldığının ve evlerin ne amaçla kiralandığının zor tespit ediliyor olmasından dolayı, denetiminin ve kontrolünün tam anlamıyla sağlanamıyor olmasıdır.

Günübirlik kiralanan bu evlerin denetim sorunun çözümü için, 31.10.2016 tarihinde 678 sayılı OHAL KHK ile 1774 Sayılı Kimlik Bildirme Kanunu’nda önemli bir kısım değişiklikler yapılmıştır.

Buna göre; 1774 Sayılı Kimlik Bildirme Kanunu’nun 2. Maddesi’nin 1. Fıkrasında sayılan tesislere “günübirlik kiralanan evler” ibaresi eklenmiştir.

Değişiklikten sonra 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu'nun 2. maddesi:

Otel, motel, han, pansiyon, bekâr odaları, günübirlik kiralanan evler, kamp, kamping, tatil köyü ve benzeri her türlü, özel veya resmi konaklama yerleri ile özel sağlık müesseseleri, dinlenme ve huzur evleri, dini ve hayır kurumlarının sosyal tesislerinin sorumlu işleticileri, bu yerlerde ücretli veya ücretsiz, gündüz veya gece, yatacak yer gösterdikleri yerli veya yabancı herkesin kimlik ve geliş-ayrılış kayıtlarını, örneğine ve usulüne uygun şekilde günü gününe tutmak, genel kolluk örgütlerinin her an incelemelerine hazır bulundurmak, Devlet İstatistik Enstitüsüne, talebi halinde vermek zorundadırlar.” şeklindedir.

Aynı zamanda 678 sayılı OHAL KHK ile birlikte 1774 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin sonuna aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu Ek Madde 1 fıkra 2:

“(2)Bu Kanunun 2 nci maddesinde sayılan özel veya resmi her türlü konaklama tesisleri tüm kayıtlarını bilgisayarda günü gününe tutmak, genel kolluk kuvvetlerinin bilgisayar terminallerine bağlanarak mevcut bilgi, belge ve kayıtları genel kolluk kuvvetlerine anlık olarak bildirmek zorundadırlar.” hükmüne havidir.

Yukarıda bahsedilen kanuni değişiklikler ile birlikte 30 yatak ve üzerinde konaklama hizmeti veren işletmelere uygulanan Geçici İkamet Yerleri Kimlik Bildirme Sistemi (GİYKİMBİL) günlük kiraya verilen evleri de içine alacak şekilde düzenlenmiştir.

Aynı zamanda kolluk kuvvetleri işletme sahiplerinden evi kiralayan kişilerin bilgilerini anlık olarak öğrenebilecek ve bu sayede kiralayan kişileri Genel Bilgi Tarama (GBT) ve Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) üzerinden sorgulatarak, hakkında yakalama ya da tutuklama kararı bulunan kişilerin tespit edilmesiyle birlikte ilgili kişileri kiraladıkları bu evlerde gözaltına alabilecektir.

Öte yandan, evi kiralayan kişilerin kimlik bilgilerinin kayıt altında tutulması ile birlikte bu evlerin hukuka aykırı amaçlar için kiralanmasına engel olmak da amaçlanmıştır.

Nitekim 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu’nun Ek Madde 1’nin 3. Fıkrasında kimlik bildirme yükümlülüğün ihlali halinde uygulanacak yaptırımlar düzenlenmiştir.

İlgili fıkra:

“ (3)İkinci fıkrada belirtilen genel kolluk kuvvetlerinin terminallerine bağlanmayanlara on bin Türk Lirası[2], anlık veri göndermeyen veya gerçeğe aykırı kayıt tutanlara beş bin Türk Lirası idari para cezası[2], mülki idare amirlerince verilir. Bu fiillerin tekrarı halinde işletme ruhsatları iptal edilir. Bu maddeye göre verilen idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir.” şeklindedir.

Bu kanuni düzenleme ile birlikte günlük kiraya verilmek amacıyla ruhsat alınarak işletme niteliğine haiz olan bu evlerin kolluk denetiminin genel güvenlik ve asayiş yönünden sağlanarak, aykırı davranan işletmecilere de gereken yaptırımların uygulanmasıyla hukuka aykırı olarak bu evlerin işletilmesinin önüne geçmek amaçlanmıştır.

Yapılan kanuni değişiklikler ile birlikte eskiye nazaran daha kapsamlı denetim ve yaptırım mekanizması geliştirilmiş ve bu sayede umuma açık ve herkes tarafından kullanılabilen yerleri tercih eden kişilerin günün her saatinde anlık olarak bildirim sistemiyle bilgilerinin tespiti sağlanarak günübirlik kiralanan bu evler daha güvenli hale getirilmiştir.

Av. Begüm GÜREL (L.L.M)

(Stj. Av. Sümeyye GÜL)

(Bu köşe yazısı, sayın Av. Begüm GÜREL tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)

--------------------------------------------------

[1] 5326 sayılı Kabahatler Kanunu 32. Maddesinde düzenlenen ‘emre aykırı davranış’ a yönelik belirlenen idari para cezası, 2017 yılı için Maliye Bakanlığınca 474 Sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde belirlenen % 3,83 yeniden değerleme oranına uygun olarak tespit edilerek 227 TL olarak belirlenmiştir.

[2] 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu 15. Maddesinin 3. Fıkrasında belirtilen idari para cezaları, 2017 yılı için Maliye Bakanlığınca 474 Sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde belirlenen % 3,83 yeniden değerleme oranına uygun olarak tespit edilerek 10.383 TL ve 5.191 TL olarak belirlenmiştir.