T.C.
YARGITAY
5. CEZA DAİRESİ
E. 2022/7787
K. 2024/6579
T. 3.6.2024
İHMALİ DAVRANIŞLA GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU ( Sanığın Vekil Sıfatıyla Takip Ettiği Davanın Açılmamış Sayılmasına Karar Verilmesine Sebebiyet Verdiğinin İddia Edildiği - Sanığın Katılana Velayeten Anne ve Babasından Vekaletname Aldığı Dava Dosyasına İlişkin Yargılama Devam Ederken Reşit Olduğu Bu Tarih İtibarıyla Sanığın Katılanın Anne ve Babasından Velayeten Almış Olduğu Vekaletname İle Vekillik Görevinin Sona Erdiği ve Katılan Tarafından Reşit Olduktan Sonra Sanığa Verilmiş Vekaletname Bulunmadığı Anlaşıldığından Sanığın Atılı Suçtan Beraatine Karar Verilmesi Gerektiği )
VEKİLLİK GÖREVİNİN SONA ERMESİ ( Katılanın Yargılama Devam Ederken 18 Yaşını Doldurarak Reşit Olduğu Tarih İtibarıyla Sanığın Katılanın Anne ve Babasından Velayeten Almış Olduğu Vekaletname İle Vekillik Görevinin Sona Erdiği ve Katılan Tarafından Reşit Olduktan Sonra Sanığa Verilmiş Vekaletname Bulunmadığı - Sanığın Atılı Suçtan Beraati Yerine Mahkumiyetine Karar Verilmesinin Hatalı Olduğu )
SANIĞIN REŞİT OLMAYAN KATILANIN ANNE VE BABASINDAN VELAYETEN VEKALETNAME ALMIŞ OLMASI ( İhmali Davranışla Görevi Kötüye Kullanma Suçu - Vekalet Tarihinde Reşit Olmayan Katılanın Dava Dosyalarına İlişkin Yargılama Devam Ederken 18 Yaşını Doldurarak Reşit Olduğu Tarih İtibarıyla Sanığın Katılanın Anne ve Babasından Velayeten Almış Olduğu Vekaletname İle Vekillik Görevinin Sona Erdiğinin Kabulü Gerektiği )
5237/m.257
ÖZET: Dava, ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçuna ilişkindir.
Avukat olan sanığın; davacı vekili sıfatıyla takip ettiği davanın duruşmasına mazeret bildirmeksizin katılmayarak dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına, üç ay içinde de yenileme talebinde bulunmayarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine sebebiyet verdiği iddia edilen eylemlerle ilgili olarak sanığın, katılana velayeten anne ve babasından vekaletname aldığı, vekalet tarihinde reşit olmayan katılanın, dava dosyalarına ilişkin yargılama devam ederken 18 yaşını doldurarak reşit olduğu, bu tarih itibarıyla sanığın, katılanın anne ve babasından velayeten almış olduğu vekaletname ile vekillik görevinin sona erdiği, dosya kapsamından da katılan tarafından reşit olduktan sonra sanığa verilmiş vekaletname bulunmadığı anlaşıldığından sanığın atılı suçtan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmiş olması hukuka aykırı görülmüştür.
DAVA : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesince verilen temyiz isteminin reddine dair ek Karar ile istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin asıl Kararın sanık tarafından temyizi üzerine yapılan ön incelemede;
15.07.2020 tarihli ve 31186 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7249 Sayılı Kanun'un 10. maddesiyle 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 59. maddesine eklenen 5. fıkra ile avukatların görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlar nedeniyle verilen bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin kararları hakkında 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 286/2. maddesinin uygulanmayacağı hükmünün getirildiği ayrıca 7343 Sayılı Kanun'un 15. maddesiyle 1136 Sayılı Kanun'a eklenen ve 30.11.2021 tarihinde yürürlüğe giren geçici 24. madde ile de anılan Kanun'un 59/5. maddesinin, bu tarihten itibaren 15 gün içinde talep etmek koşuluyla avukatların görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlar nedeniyle bölge adliye mahkemesi ceza dairelerince 15.07.2020 tarihinden önce verilmiş kesin nitelikteki kararları hakkında da uygulanmasına olanak sağlandığı, bu itibarla sanığın Bölge Adliye Mahkemesince verilen karara yönelik incelemeye konu 03.03.2021 tarihli temyiz isteminin 1136 Sayılı Kanun'un geçici 24. maddesindeki 15 günlük süre içinde yapılmış talep olduğunun Anayasa'nın 36. ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddelerinde düzenlenen hak arama özgürlüğünün doğal bir sonucu olarak kabulü gerektiği, kaldı ki sanığın 14.12.2021 tarihli dilekçesiyle bu süre içerisinde de temyiz talebinde bulunduğu anlaşılmakla, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesince verilen 12.10.2021 tarihli temyiz talebinin reddine ilişkin ek Kararın kaldırılmasına ve esasın incelenmesine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 1136 Sayılı Kanun'un 59. maddesinin son fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 5271 Sayılı Kanun'un 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294/1. maddesine istinaden temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereğince temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
KARAR : I. HUKUKİ SÜREÇ
1-)Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.07.2018 tarihli ve 2017/385 Esas, 2018/269 Sayılı Kararı ile sanığın ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan, 5237 Sayılı Kanun'un 257/2 ve 62/1. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hakkında aynı Kanun'un 58. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına hükmolunmuştur.
2-)İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin, 21.03.2019 tarihli ve 2019/609 Esas, 2019/779 Sayılı Kararı ile sanık müdafiinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
3-)İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin, 12.10.2021 tarihli ve 2019/609 Esas, 2019/779 Sayılı ek Kararı ile sanığın temyiz talebinin reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebepleri; katılanın reşit olduğu 2004 yılında vekillik görevinin sona erdiğine, vekaleti katılan reşit olmadan önce anne babasından velayeten aldığına ve sair hususlara ilişkindir.
III. GEREKÇE
İstanbul Barosuna kayıtlı avukat olan sanığın; davacı vekili sıfatıyla takip ettiği Bakırköy 2. İş Mahkemesi'nin 2003/1143 Esasına kayden görülen tazminat davasının 26.11.2015 tarihli duruşmasına mazeret bildirmeksizin katılmayarak, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150/2. maddesi gereğince dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına, üç ay içinde de yenileme talebinde bulunmayarak aynı Kanun'un 150/5. maddesi gereğince 14.04.2016 tarihli ve 2016/90 Sayılı Karar ile davanın açılmamış sayılmasına ve aynı mahkemenin 2015/7 (bozmadan önce 2004/2552) Esasına kayden görülen tespit davasının ise 09.07.2015 tarihli duruşmasına mazeret bildirmeksizin katılmayarak, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150/2. maddesi gereğince dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına, üç ay içinde de yenileme talebinde bulunmayarak aynı Kanun'un 150/5. maddesi gereğince 24.11.2015 tarihli ve 2015/363 Sayılı Karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine sebebiyet verdiği iddia edilen eylemlerle ilgili olarak sanığın, 31.05.1986 doğumlu katılan ...'a velayeten anne ve babasından 22.09.2003 tarihinde vekaletname aldığı, vekalet tarihinde reşit olmayan katılanın, Bakırköy 2. İş Mahkemesine açılan 2003/1143 ve 2004/2552 Esas sayılı dava dosyalarına ilişkin yargılama devam ederken 31.05.2004 tarihinde 18 yaşını doldurarak reşit olduğu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun, 28.02.2018 tarihli ve 2017/5-2581 Esas, 2018/325 Sayılı Kararı ve benzer kararlarında da belirtildiği üzere bu tarih itibarıyla sanığın, katılanın anne ve babasından velayeten almış olduğu vekaletname ile vekillik görevinin sona erdiği, dosya kapsamından da katılan tarafından reşit olduktan sonra sanığa verilmiş vekaletname bulunmadığı anlaşıldığından sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmiş olması hukuka aykırı görülmüştür.
SONUÇ : 1.Ön inceleme bölümünde açıklanan nedenle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesinin, 12.10.2021 tarihli ve 2019/609 Esas, 2019/779 Sayılı ek Kararının, Tebliğname'ye aykırı olarak, oybirliğiyle KALDIRILMASINA,
2.Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle hükmün, 5271 Sayılı Kanun'un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname'ye aykırı olarak, oybirliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 Sayılı Kanun'un 304/2-a maddesi uyarınca Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.06.2024 tarihinde karar verildi.
Kazancı Elektronik ve Basılı Yay. A.Ş.ne ait Kazancı Hukuk Otomasyon veritabanından alınmıştır. © Tüm Hakları Saklıdır