Müvekkil Sivas’ın Yıldızeli ilçesinde merkezi bulunan bir şirkettir ve davacı, şirketin %25 ortağıdır. 2021 yılında yapılan olağanüstü genel kurula ilişkin çağrının usulüne uygun yapılmadığını iddia eden davacı genel kurul kararının iptalini talep etmiştir.

Dava asliye ticaret sıfatıyla Yıldızeli Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmüştür.

Davalı şirket (müvekkil) bu aşamada bizlere başvurmuştur. Söz konusu genel kurulda alınan kararların bir kısmı şirket için oldukça önemli niteliktedir.

Davaya yönelik yaptığımız incelemede, şirket yönetim kurulunun karar aldığını, genel kurul kararının diğer ortağa ihtaren bildirildiğini, ihtarın tebliğ edildiğini gördük. Bu aşamada cevaplarımızı, toplantının usulüne uygun düzenlendiği üzerine kurgulamaya karar verdik. Ancak mahkeme aksi kanaatte olursa diye de “etki prensibi” başta olmak üzere Türk, Alman ve İsviçre doktrinine atıflar ile genel kurul kararının iptal edilmemesi yönünde cevaplarımızı sunduk.

Basit yargılama usulüne tabi olan bu dava lehimize neticelendi. Ben de kıymetli meslektaşlarım ve Türk hukuk sistemine katkısı olabilmesi adına bu kısa analizi yazıp kararın gerekçesini sizlerle paylaşmaya karar verdim.

Bilindiği üzere anonim şirketlerde genel kurula ilişkin düzenlemeler TTK 407. maddeden itibaren düzenlenmeye başlamıştır. Genel kurulun iptali ise TTK 445. maddede ve 446. maddede düzenlenmiştir. Kanunun 447. maddesinde ise genel kurul kararlarının butlan ile malul oluşu düzenlenmiştir. Konuya ilişkin bilgi edinmek için burada daha evvel yazdığım bir yazıya yönlendirme yapacağım:

ANONİM ŞİRKETLERDE GENEL KURUL KARARLARININ YOKLUK VEYA BUTLAN İLE MALUL OLMASINA ÖZET BİR BAKIŞ (https://www.hukukihaber.net/anonim-sirketlerde-genel-kurul-kararlarinin-yokluk-veya-butlan-ile-malul-olmasina-ozet-bir-bakis-1)

Öte yandan bu yazıda kararı paylaşmadan evvel iki hususa değinmek yerinde olacaktır. Bunlardan biri anonim şirketlerde genel kurula çağrı usulü diğeri ise ise etki prensibidir.

Etki prensibi genel kurul kararlarındaki usul ve yasaya aykırılığın, bu kararın alınmasında etkili olması anlamına gelmektedir. Yani eğer aykırılık giderilseydi dahi aynı karar alınacaksa bu durumda kararın iptal edilmesinde yarar bulunmaz. Bu kural özellikle, ticari hayatın işlemeye devam edebilmesi ve zarar görmemesi için oldukça önemli ve yerinde bir kuraldır. Kurala ilişkin TTK 446/2 ve örnek bir Yargıtay kararı şu şekildedir:

TTK MADDE 446 “1)bToplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri”

"toplantıya usulüne uygun çağrılmayan ortağın toplantıya katılıp katılmamasının toplantı ve karar nisabında veya karar almada bir etkisinin (azınlık pay sahibi olması durumu) olmaması durumunda o ortağa çağrının usulsüz yapılmış olmasının genel kurul kararının iptali sebebi olarak görülmediği, dava konusu olayda genel kurul kararlarının toplantı ve karar nisaplarına uygun bir şekilde alındığı, toplantıya çağrı ve gündemin ilanı davacı bakımından hukuka aykırı olsa dahi alınan genel kurul kararlarının bu sebeple iptal edilemeyeceği" Yargıtay 11. HD., E. 2011/15969 K. 2013/5736 T. 25.3.2013

Diğer yandan anonim şirketlerde genel kurul düzenlenirken özellikle çağrı usulüne dikkat etmek gerekmektedir. Çağrı usulü ve esası TTK 410-416. maddeler arasında düzenlenmiştir. Öte yandan çağrı usulüne ilişkin usul ve esaslar Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Bakanlık Temsilcileri Hakkında Yönetmelik ile belirlenmiştir.  TTK 414. madde  ve anılı yönetmeliğin 10.-11. maddesi aşağıdaki şekildedir:

TTK MADDE 414- (1) Genel kurul toplantıya, esas sözleşmede gösterilen şekilde, şirketin

internet sitesinde ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan ilanla çağrılır. Bu çağrı, ilan ve toplantı günleri hariç olmak üzere, toplantı tarihinden en az iki hafta önce yapılır. Pay defterinde yazılı pay sahipleriyle önceden şirkete pay senedi veya pay sahipliğini ispatlayıcı belge vererek adreslerini bildiren pay sahiplerine, toplantı günü ile gündem ve ilanın çıktığı veya çıkacağı gazeteler, iadeli taahhütlü mektupla bildirilir.

(2) Sermaye Piyasası Kanununun 11 inci maddesinin altıncı fıkrası hükmü saklıdır."

Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Bakanlık Temsilcileri Hakkında Yönetmelik “MADDE 10 – (1) Genel kurul toplantıya, esas sözleşmede belirtilen şekilde, internet sitesi açmakla yükümlü olan şirketler internet sitelerinde ve her halde Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan ilan ile çağrılır. Çağrı, toplantıya elektronik ortamda katılma sistemini uygulayan şirketlerde elektronik genel kurul sisteminde de yapılır. Ayrıca, pay defterinde yazılı pay sahipleri ile önceden şirkete pay senedi veya pay sahipliğini ispatlayıcı belge vererek adresini bildiren pay sahiplerine, toplantı günü ile gündem ve ilanın çıktığı veya çıkacağı gazeteler iadeli taahhütlü mektupla bildirilir. (Değişik ibare:RG-9/10/2020-31269) 6362 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinin ikinci fıkrası hükmü saklıdır.

(2) Genel kurulun toplantıya çağrısı, ilan ve toplantı günleri hariç olmak üzere, toplantı tarihinden en az iki hafta önce yapılır.

(3) Çağrısı yapılan ilk toplantıda nisabın temin edilememesi halinde, genel kurul aynı usulle yeniden toplantıya çağrılır. İlk toplantının ilan metnine, nisabın sağlanamaması halinde yapılacak ikinci toplantının çağrısına dair konulan hükümler geçersizdir.

(4) Azlığın istemi üzerine, Kanunun 420 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca genel kurul toplantısının, toplantı başkanının kararıyla bir ay sonraya ertelenmesi halinde, erteleme kararı, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edilir ve internet sitesi açmakla yükümlü olan şirketlerin internet sitelerinde karar tarihinden itibaren en geç beş gün içinde yayımlanır. Ertelenen genel kurul bir ay sonra yapılmak üzere, çağrı usulüne uyularak tekrar toplantıya çağrılır.”

Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Bakanlık Temsilcileri Hakkında Yönetmelik “MADDE 11 – (1) Genel kurulun toplantıya çağrılmasına ilişkin ilanlarda ve pay sahiplerine gönderilecek mektuplarda;

a) Toplantı günü ve saati,

b) Toplantı yeri,

c) Gündem,

ç) Gündemde esas sözleşme değişikliği var ise değişen maddenin/maddelerin eski ve yeni şekilleri,

d) Çağrının kimin tarafından yapıldığı,

e) İlk toplantının herhangi bir nedenle ertelenmesi üzerine genel kurul yeniden toplantıya çağrılıyor ise, erteleme sebebi ile yapılacak toplantıda yeterli olan toplantı nisabı,

f) Olağan toplantı ilanlarında; finansal tabloların, konsolide finansal tabloların, yönetim kurulu yıllık faaliyet raporunun, denetleme raporunun ve yönetim kurulunun kâr dağıtım önerisinin şirket merkez ve şube adresleri belirtilmek suretiyle anılan adreslerde pay sahiplerinin incelemesine hazır bulundurulduğu,

g) (Mülga:RG-29/5/2021-31495)

belirtilir.

(2) Yapılacak ilanda, genel kurul toplantısında kendisini vekil vasıtasıyla temsil ettirecekler için vekâletname örneklerine de yer verilir.”

Çağrının usulsüz yapılmasına ilişkin örnek bir Yargıtay kararı ise şu şekildedir:

"TTK’nın 617 ve 622. maddeleri atfı nedeniyle anonim şirketler hakkındaki hükümlerin uygulanacağı, bir genel kurulun varlığından söz edilebilmesi için geçerli bir çağrı üzerine ortakların toplanmış olması ya da çağrısız genel kurul şartlarının gerçekleşmesinin gerektiği, geçerli bir çağrı bulunmadığından sadece bir ortağın katılımı ile yapılan toplantının genel kurul toplantısı olduğunun söylenemeyeceği, somut olayda çağrısız genel kurulun şartlarının da oluşmadığı, bu şekilde bütün ortaklar toplantıya katılmadan alınan kararların bütün kararların hükümsüz ve geçersiz olduğu, başka bir deyişle yoklukla malul olduğu, bunun sonucu olarak böyle bir genel kurulda alınan kararların bu şekilde yoklukla malul olduğunun tespitinin, TTK. m. 445, 446 ve 448. maddelerindeki koşullar aranmaksızın her zaman ileri sürülebileceği, bu halin mahkemece re’sen dikkate alınabileceği, somut olayda dava konusu genel kurulların ticaret sicil gazetesinde ilanının yapıldığının, davalı tarafa usulüne uygun ihtarat verildiği halde çağrının ilan ya da davacılara tebliğ edildiğine ilişkin belgelerin sunulmadığı gerekçesiyle davalı şirketin 08.02.2019, 15.02.2019, 16.02.2019, 18.02.2019, 15.03.2019 tarihlerinde yapılan olağan genel kurul toplantısında alınan kararlarının yoklukla malul olduğunun tespitine karar verilmiş," Yargıtay 11. HD., E. 2021/2026 K. 2022/7741 T. 3.11.2022

Bu kararda da görüleceği üzere genel kurul toplanabilmesi için çağrı yapılmayan, çağrı yapılmamış kadar ağır sonuç doğuracak usulsüzlükler içeren çağrılarla yapılmış genel kurullar yoklukla maluldür. Öte yandan TTK 446. madde usulsüz çağrı (yok hükmünde çağrı veya çağrısızlık iddiası değil) iddiasında bulunan pay sahiplerinin iptal davası açabileceğini (yokluk durumlarında tespit davası açılır) belirtmekte ve etki prensibine atıf yapmaktadır.

Öte yandan yazıda belirttiğimiz ve davalı olarak yürüttüğümüz davanın gerekçesi ise aşağıdaki gibidir:

“Dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgelerden hazırlanan bilirkişi raporu neticesinde elde edilen sonuçlar: Davaya konu olayda genel kurulun olağanüstü toplanmasına ilişkin kararın usulüne uygun olduğu, Davacıya yapılan çağrının usulüne uygun olduğu, Genel kurulda alınan kararın kanunca aranılan şartlara uygun olduğu, Davacıya yapılan çağrının usulüne uygun olmaması halinde dahi davacının oy oranı dikkate alınarak yine aynı kararın alınabileceği, ancak işbu durumun etki kuralı gereği  kötüniyet, dürüstlük kuralı ve objektif iyi niyet kuralları da gözetilerek değerlendirilmesi gerektiği, şeklinde rapor sunulmuş, neticeye her halükarda etki etmeyecek olan itirazın reddinin hukuka uygun, araştırılabilir ve gerekçeli rapor ile de sabit olduğu görüldüğünden talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı yan kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan vekalet ücretine hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gereği hasıl olmuştur” YILDIZELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) ESAS No: 2021/56 Esas KARAR No: 2023/123