Vatandaşa hakimin hükmedeceği miktarı tahmin ve talep etmeye zorluyorlar; hakim bir kısmına hükmedip “Hakimin hükmedeceğini niye bilemedin?” der gibi vatandaşa yargılama gideri cezası çakıyor. Ağalar beyler, bu nasıl adalet! Cezayı baştan kesin de haksız çıkarmayın bari.

Bu ucubenin mimarları hukuk hocaları, bakanlık bürokratları, haraç gibicesine “harç da harç” diye tutturan maliye bürokratları, "hukuki sebepte haklı olmak" ile "maddi miktarını tutturmak" inceliğini ayıramayan hakimler; figüranları avukatlar; denekleri ve mağdurları ise hakkını arayan vatandaş.

Daha da vahimi ise: ülkenin akademisyen, hakim ve avukat kaynaklarının 1/3’ünün  sırf "harç, eda/tespit davası" saçmalığını çözmek için abesle iştigal ettiriyor, kendi küllüğünü kendi eşeleyerek külünün vebalini millete yüklüyor vatandaşa eza çektiriyor olması.

Adliyelerde işler basitleştirilse olmaz mı?

Harçlar akıllı, makul ve basit olsa, doğru davayı ve miktarı bilemedin tartışması olmasa olmaz mı? Olur, elbette ama vatandaşa hizmeti ve kolaylığı öne alan bir anlayış olmadan elbette olmaz.