Türkiye'yi sarsan cinayet 9 Kasım günü İstanbul Ataşehir’de meydana gelmişti. İş için Ankara’dan İstanbul’a gelen 28 yaşındaki mimar Başak Cengiz yolda yürürken bir anda Can Göktuğ Boz’un samuray kılıçlı saldırısına uğramıştı. Güvenlik kameralarına da yansıyan saldırıda ağır yaralanan Başak Cengiz kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmiş, yakalanan Can Göktuğ Boz tutuklanmıştı. Tutuklama kararı çıkan hâkimlik sorgusunda Boz’un avukat annesi Ayşe Necla Yomralıoğlu da yer almıştı. Avukat anne, dün yaptığı yazılı açıklamada, oğlunun ergenlik sonrasında ciddi psikolojik sorunları olduğunu ve tedavisi için elinden geleni yaptığını iddia ederek özetle şunları kaydetti:

UYUŞTURUCU TEDAVİSİ: “Uyuşturucu madde bağımlılığından tedaviyle kurtuldu. Göktuğ’un babası Ali Boz ile boşanma kararı almamız akabinde sağlıklı düşünememesi nedeniyle Göktuğ benimle olan tüm irtibatını kesti. Hatta beni görmek ona iyi gelmemeye başladı. 3 yıldır evladıma hasret yaşıyorum.

BABASINDAN BİLGİ ALIYORDUM: Babasıyla Göktuğ’un hayatıyla ilgili bilgi almak amacıyla her gün görüşüyordum. Psikolojik durumu, sağlığı, tümüyle ne durumda olduğu hakkında her gün irtibat halindeydik. Göktuğ’u yalnızlık durumundan çıkarabilmek adına defalarca kez onunla aynı evi paylaşmak istediğimi, ona erişemediğim için babası Ali Boz aracılığıyla talep ettim.

EVİN DURUMUNU BASINDAN GÖRDÜM: Göktuğ’un birine zarar verme ihtimali bir kez dahi aklıma gelmedi. Göktuğ’un evinde yer alan yazıları, notları, yaşadığı evin durumunu basında yer alan haberlerden gördüm. Ben çocuğumun evine adım atıp bu durumu görebilseydim bu halde yaşamasına müsaade etmezdim, gerekirse kolluk kuvvetleriyle de olsa tedavi görmesini sağlardım.

YAŞADIĞIM DUYGU KARIŞIKLIĞI: Olayın vahimliği ve yaşadığım duygu durumunun karışıklığı nedeniyle Göktuğ’un tutuklanmasına karar verilen Sulh Ceza Hâkimliği sorgusuna ceza hukukçusu olmamama rağmen avukatı olarak katıldım. Ne oğlumu savunacak ne de eylemlerini savunacak değilim. Zira yaşananların savunulacak bir yanı yok; bunu olayın faili olan oğlum da açıkça ikrar ediyor.

KURTARMAYA ÇALIŞTIĞIM DÜŞÜNÜLÜYOR: Olayın faili olan oğlumun avukatı olarak dosyaya müdahil olmam ve psikolojik sorunları olduğunu ileri sürmem nedeniyle işlediği suçtan kurtarmaya çalıştığım düşünülüyor. Ancak ben ne oğlumun işlediği suçtan kurtulması ne de itibarımın zedelenmemesi peşindeyim. Hayatının baharında gencecik bir kız benim oğlumun eylemi nedeniyle son nefesini vermişken ben ‘Oğlum elini kolunu sallayarak gezsin’ diyemem, isteyemem.”

BÜYÜK UTANÇ DUYUYORUM

Evladımın böyle vahim bir olaya sebebiyet vermiş olması sebebiyle çok büyük bir utanç duyuyorum. Gencecik bir kız çocuğun hayatını böylesine vahim bir olay neticesinde kaybetmiş olması beni kahrediyor. Ömrüm boyunca Başak Cengiz ve ailesinin acısını vicdanımda taşıyacağım. Hayatını kaybeden yavrumuz ve ailesi için hiç dinmeyecek bir acı içindeyim. Ne bedenen ne de psikolojik olarak ayakta duracak gücü kendimde bulabiliyorum.

DOSYAYA BU SON DİLEKÇEM

Soruşturma dosyasına oğlunun cezai ehliyetinin sorgulanması için dilekçe sunduğunu belirten Yomralıoğlu, şöyle devam etti: “Bu dilekçe benim bu dosyaya sunacağım son dilekçe olacaktır. Ayrıca savcılık tarafından verilen yayın yasağı kararında da herhangi bir müdahalemin olmadığını bildirmek zorunluluğu hissediyorum. Bahse konu yasak taraflardan bağımsız olarak resen alınmıştır. Sorumlu bir anne, sorumlu bir avukat, sorumlu bir kadın, sorumlu bir vatandaş olarak yarın gün sonu itibarıyla oğlum Can Göktuğ Boz’un müdafiliğinden istifa ediyorum.”

CİNAYET SONRASI TUTANAK

İstanbul Ataşehir’de mimar Başak Cengiz’i samuray kılıcıyla öldüren Can Göktuğ Boz’un vahşi cinayet sonrası eve gelen polislere direndiği için zor kullanılarak kelepçelendiği öğrenildi. Boz’un, kelepçelendikten sonra kılıcı polise gösterdiği ve suçunu itiraf ettiği tutanaklara geçti. Polise, cinayeti spor yaptıktan sonra eve gittiğinde içine karamsarlık ve mutsuzluk çöktüğü için işlediğini söyleyen Boz’un, eve döndükten sonra kanlı kılıcı banyoda yıkadığı, eşofmanının altını değiştirdiği de tutanaklara geçirildi. Evdeki 12 adet kasatura, 7 adet döner bıçağı, 3 bıçak, biri cinayet silahı olan samuray kılıcı toplam 4 kılıç, çakı ve beyzbol sopası da tutanaklara kaydedildi. Boz’un psikolojik tedavi gördüğüne ilişkin şu ana kadar dosyaya giren rapor olmadığı da öğrenildi.