Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü davayı şöyle yorumladı: “Kolluk kuvveti ve yargı vahşet olay öncesi Emine Bulut’u koruyamadı. İlk duruşmada STK ve baroların kabul edilemeyen müdahillik dilekçeleri yanlışlığın ilk adımıdır. Davada savcılık iddianamesinde canavarca hisle adam öldürme suçunun işlendiğine dikkat çekmiş ve ağırlaştırılmış müebbet hapsi talep etmiştir. Ancak kamuoyuna indirimsiz ceza almıştır diye yansıyan ceza adam öldürmenin basit şekli olan 81. madde ile müebbet hapsi olarak karara bağlamıştır. Bu, ceza infaz yasasından yararlanarak bir süre sonra açık cezaevine çıkmayı sağlayacak bir karardır. Ağırlaştırılmış müebbet olsaydı, böyle olmayacaktı. Toplumsal arenada yükselen erkeklik olgusunun ‘girer, yatar çıkarım’ felsefesine çanak tutar. Davayı Anayasa Mahkemesi ve AİHM’e taşımayı planlıyoruz.”

‘BIÇAKLA GEZMESİ, TASARLADIĞININ DELİLİ’

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu temsilcilerinden Ayşen Ece Kavas ise kararı şu sözlerle eleştirdi: “Bıçağı yanına alması başlı başına bir planlamadır. O nedenle bu davada tasarlayarak öldürme suçundan ceza verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Mahkeme savcının canavarca hisle öldürme suçundan ceza alması yönündeki beyanını dikkate alıp bu yönde karar vermeliydi. Fedai Varan’a herhangi bir cezai indirimin uygulanmaması bu zamana kadarki kadın mücadelesinin sonucudur.”

BU ADAM ARAMIZA DÖNECEK

Şule Çet’in avukatı Umur Yıldırım ise katilin bu kararın ardından aramıza döneceğini ve kararın istinaf edilmesi gerektiğini aktardı. Yıldırım, “Sanık daha öncesinden Emine Bulut’u takip etmiş. Emine Bulut karakola sığınmış. Sonrasında sanık takip etmiş. Bıçağı öncesinde temin etmiş. Bunların hepsinin tasarlama faaliyeti içerisinde değerlendirilmesi gerekirdi. Bir kadının boğazını keserek bağıra bağıra öldürmeyi canavarca; yanına elverişli silah alıp, takip ettiği kişiyi restoranda yakalayıp öldürmeyi tasarlama kabul etmemek maddi hatadır. Sanık 24 yıl yatıp, yönetmelik gereğince de son 5 yıl açık cezaevine gider. Yani bu adam aramıza dönecek” dedi. (Ece Emre / Hürriyet)