Olay, 5 Şubat 2020'de Selçuklu ilçesi, Yeni İstanbul Caddesi Piri Reis Parkı'nda meydana geldi. Kadir Şeker, sevgilisi Ayşe Dırla'yı döven Özgür Duran'ı engellemeye çalıştı. Bu sırada çıkan arbedede Şeker, Duran'ı kalbinden bıçaklayarak öldürdü. Gözaltına alınan Şeker, ifadesinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'kasten adam öldürme' suçlamasıyla yargılanan Kadir Şeker'e ömür boyu hapis cezası verildi. Mahkeme heyeti, suçun 'haksız tahrik' altında işlendiğine kanaate getirerek cezayı önce 15 yıla, ardından Kadir Şeker'in duruşmadaki iyi halini gözeterek 12,5 yıla indirdi.

Daha sonra dosya, savcılık itirazı ve sanık avukatlarının başvurusu ile önce istinaf ardından da Yargıtay'a taşındı. Son olarak Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, Kadir Şeker'e verilen cezayı yüksek bularak kararı bozdu. Kararda; 'haksız tahrik' indiriminin, haksızlık içeriğinin ulaştığı boyut dikkate alınarak, asgari düzeye yakın bir ceza olması gerektiği vurgulandı.

Yargıtay'ın kararı sonrası tutuklu sanık Kadir Şeker, Konya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden yargılanmaya başladı. Kadir Şeker, annesi Zeliha Şeker, ağabeyi Hidayet Şeker, öldürülen Özgür Duran'ın babası Cengiz Duran, annesi Mübeyyen Duran ve kardeşi Niyazi Remzi Duran ile taraf avukatları duruşmada hazır bulundu. 

Duruşmada cumhuriyet savcısı ilk mütalaasında usul ve yasaya uygun bozma ilamına karar verilmesini talep etti. Duruşmaya katılan öldürülen Özgür Duran'ın kardeşi Remzi Duran, ''Ağabeyime son kez bakmasını istiyorum'' diyerek ağabeyinin fotoğrafını gösterdi. Duran, ''Kadına şiddete karşıyız. En ağır şekilde yargılanmasını istiyoruz'' dedi.

Anne Mübeyyen Güner ile babası Cengiz Duran, Yargıtay'ın bozma kararına karşı oldukları dile getirdi. Kadir Şeker'in avukatları da tahliyesini talep etti. Kadir Şeker de ifadesinde ''Daha önceki ifadelerimi tekrar ederim. Bozma kararına katılıyorum'' dedi.

SAVCI AZAMİ ORANDA İNDİRİM VE TAHLİYE İSTEDİ

Savcı son mütalaasında, daha önceki verdikleri mütalaayı tekrar ettikleri, sanğın suçu haksız tahrik altında işlediği için cezasının azami oranda indirilmesi ve sanık Kadir Şeker'in cezaevinde bulunduğu süre göz önüne alınarak tahliyesini talep etti.

Anne Mübeyyen Güner, yeniden söz alıp tahliye talebine tepki gösterdi. Güner, ''Burada bu çocuk suçsuz olsun. Kendi ellerimle kurtaracağım. Benim böyle bir devletim olamaz. Ödül gibi ceza aldı'' dedi. Ardından konuşmasını devam ettirmesi üzerine salon dışına çıkartıldı.

KADİR ŞEKER: SADECE YARDIM ETMEK İSTEDİM

Son sözü sorulan Kadir Şeker de, ''Üzüldüğüm için gittim. Arkamdan saldırdı. Boğazımı sıktı. Ciğerlerimin acısını hissettim. Nefesim kesildi. Bıçağın sesinden korkar diye bıçağımı çıkardım. Maktulün yaralandığını fark etmedim. Sadece sağ elimde acı hissettim. Kadının ağlamasını duymadım. Aleyhime ifadeler vermiş. Bir şey söylemek istemiyorum. Sadece yardım etmek istedim. Hayatını kaybettiğim için üzgünüm'' dedi.
Haberin Devamı

Mavi gömlek, siyah pantolon giyen ve yeni tıraş olduğu görülen Kadir Şeker'in duruşmada heyecandan yerinde dururken sağa ve sola doğru sallanır şekilde hareket ettiği gözlendi.

AVUKAT: TAHLİYEYİ YARGITAY'DA ALMAYA ÇALIŞACAĞIZ

Duruşma sonunda açıklama yapan, Kadir Şeker'in avukatlarından Emrah Daylan, mahkeme heyetinin, tutukluluk halinin devam etmesine karar verdiğini dile getirerek, şunları söyledi:

''Mahkeme, Yargıtay'ın bozma ilamına uydu ancak Yargıtay’ın bozma ilamı şuydu; azami hadden uygulayın, 12 yıl 6 ay yerine 10 yıl uygulayın, demişti Yargıtay. Mahkeme her ne hikmetse 13 yıl ceza verdi. Oradan da indirim yaptı. Bu 13 yılı nereden bulduğunu biz anlayamadık. 13 yıl ceza verdi. Bunu da 10 yıl 10 aya düşürdü; 10 yıl 10 ayda da tahliye edeceğini düşünürken babası, annesi, tüm sevenleri, tahliye edeceğini düşünürken tahliye etmedi. Tutukluluk halinin devamına karar verdi. Dosya şu anda Yargıtay'a geçiyor. Biz dosyanın Yargıtay'a olabildiğince hızlı gönderilmesini ve tahliyeyi Yargıtay'da almaya çalışacağız. Mahkemenin tahliye edebilecek haldeyken tahliye etmemesi nedeniyle oluşan bu mağduriyetin Yargıtay tarafından hızlı bir şekilde dosyanın incelenip, birkaç ay içinde Kadir'in tahliye olacağını düşünüyorum. Konya tahliye edebilirdi ama etmedi.''

Kadir Şeker'in babası Cengiz Şeker de ''Kadir'in normalde meşru müdafaa yaptığına inanıyorum. Gerçekte öyledir. Meşru müdafaanın aşımıdır aslında Kadir'in durumu ama maalesef ne hikmetse olay 'kasten adamı öldürme'ye çevrilmiştir. Kadir bunu asla yapmamıştır. O olaydaki deliller de bunu gösteriyor. Biz bu kararı asla kabul etmiyoruz. Kadir'in beraat etmesi gerekirdi. Kadir'in olayı meşru müdafaadır. Kadir kesinlikle kimseye ne saldırmıştır ne hakaret etmiştir ne sorgulamıştır. Sadece orada bir kadının ağlama sesine gitmiştir ama maalesef arbede olmuştur. Adamın elinden kurtulamamıştır. Kendini savunmak zorunda kalmıştır. Neticede olay 'kasten adam öldürme'ye çevrilmiştir. Bu haksız bir karar. Biz bunu kabul etmiyoruz'' dedi.

ÖZGÜR DURAN’IN ANNESİ: ADALET YERİNİ BULDU

Duruşma sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Özgür Duran’ın annesi Mübeyyen Güner, "Neredeyse Kadir öldürmediğini söyleyecek. Ama bıçak onun. Rahatlıkla gidiyor elini, yüzünü yıkıyor. Ben olsam olay yerinden ayrılamam. Bu nasıl korku panik. Adalet yerini buldu. Ben buna inanıyorum. Olay öyle değildi. Baştan beri kadına şiddet diye kurtarmaya çalışıyorlardı" dedi.

‘KADİR'E DE ÜZÜLÜYORUM’

Baba Cengiz Duran ise "Kadir’e de üzülüyorum. Hakim kimseye bayramı yaşatmadı. Türkiye’nin beklediği haber çıkmadı. Kadir bir katildir bunu herkes böyle bilsin" diye konuştu.