Ancak pansiyonların, ağaç evlerin bulunduğu ve 2. derece arkeolojik SİT alanı olan bölgenin derecesi 3’e düşürülerek hazırlanan Güney Antalya Turizm Alanı Olympos Antik Kenti, I. II. ve III. derece SİT alanına yönelik çevre düzeni, koruma imar ve koruma amaçlı uygulama planları mart ayında ilgili bakanlık tarafından onaylanmıştı. Bu planların öncelikle ve ivedilikle yürütmesinin durdurulması istemiyle Antalya Barosu, Şehir Plancıları Odası, Mimarlar Odası Antalya Şubesi ile bölgede yaşayan vatandaşlar adına 25 Eylül’de Antalya Nöbetçi İdare Mahkemesi’ne dava açıldı. Dava dilekçesinde planın dünya mirası Olimpos’u korumayacağı, 4 bin yatak kapasiteli kaçak yapıları yasal hale getireceği, portakal bahçeleri başta olmak üzere tarım alanlarını yapılaşmaya açacağı, Adrasan için de emsal oluşturacağı iddia edilerek, ivedilikle yürütmesinin durdurulması ve iptali istendi.

İNŞAAT 3 KAT ARTIYOR

Dava dilekçesinde bakanlığın alandaki turizm talebi ve potansiyelinin değerlendirilebileceği, koruma-kullanma dengesi içinde düşük yoğunluklu, ekolojik turizm planlaması yapılarak, alanın yasal ve planlı gelişiminin sağlanması amacıyla bunu yaptığı ancak planın bu amaca uygun olmadığı özetle şöyle anlatıldı: “2.derece arkeolojik SİT alanı iken 3.dereceye düşürülen ve kaçak yapıların yoğun olduğu bölge için eko-turizm kararı geterilmiş ve emsal 0.3 olarak belirlenmiştir. Oysa alt ölçekli planlar üst ölçekli planlara aykırı olamazken, üst ölçekli 1/100.000 çevre düzeni planında ekolojik yapı ile bütünleşen, butik pansiyonların yapılabileceği alanlar olarak tanımlanan yerler için emsal 0,1 olarak belirlenmiştir. Yine üst planda ‘Bu planın ilke ve hedeflerine, kararlarına aykırı olarak hiçbir ölçekte imar planı,plan değişikliği revizyonu ve ilavesi yapılamaz’ hükmü bulunmasına karşın inşaat yapılabilecek alan 3 kat artırılmıştır. Eko-Turizme yönelik tüm kriterleri barındıran eşsiz bir doğa parçası olan Olympos’un arkeolojik SİT alanı üzerinde tehdit oluşturabilecek insan ve turizm baskısından 0.3 emsal ile korumak mümkün olmayacaktır.”

BÖLGEDE 4 BİN YATAK KAPASİTESİ VAR

Mevcut durum itibariyle planlanan alandaki tüm yapılaşmaların kaçak olduğu ve kaçak olarak oluşturulan yatak sayısının 4 bin adet civarı olduğu belirtilen açıklamada, “Kaçak yapıların yasallaştırılması demek bölgedeki hiç yapılaşmamış portakal bahçeleri gibi tarım alanlarının turizm amaçlı yapılaşmasına teşvik edeceği gibi yakınındaki Adrasan gibi kaçak yapılaşmanın bulunduğu bölgelere de emsal teşkil edecektir” denildi. (Aysel Alp / Hürriyet)