Hukukumuzda, mirasın kanuni ve atanmış mirasçılara intikal etmesinde külli halefiyet ilkesi benimsenmektedir. Söz konusu bu ilke gereği miras kanuni ve atanmış mirasçılara mirasbırakanın ölümü ya da ölüme denk tutulan bir durum üzerine kendiliğinden intikal ettiği gibi, mirasçılar miras bırakanın borçlarından kişisel olarak sorumlu olmaktadır. Bu durumda  kanuni ve atanmış mirasçılar mirasçı olmayı istemeseler ve hatta mirasbırakanın öldüğünü bilmeseler dahi mirasçılık sıfatını kazanarak mirasbırakanın borçlarından kişisel sorumlu tutulmaktadırlar. Mirasın Hükmen Reddi Medenî Kanunun 605/2. maddesinde, “Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” şeklinde düzenlemiştir. Yasa koyucunun mirasın hem gerçek hem de hükmen reddini kabul etmesindeki asıl amacı, mirasçıların mirasbırakanın aktifini aşan borçlarının sorumluluğundan kurtulmalarını sağlamaktır. Böylece mirasçılar, terekenin aktifinden mahrum kalmakta fakat ondan daha çok değere sahip olan pasifleri de bertaraf etmektedirler.

Öte yandan mirasın hükmen reddinin şartları; mirasbırakanın ölüm anında borçlarını ödemekten aciz olması, bu durumun açıkça ve resmen tespit edilmiş olması ve terekenin benimsenmemiş olmasıdır. Nitekim mirasbırakanın ölümü tarihinde ödemeden aczi açıkça belli ise, miras reddedilmiş sayılmaktadır. Ayrıca mirasçıların, mirasbırakanın ölümü ile hak sahibi oldukları emekli, dul, yetim maaşı, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat gibi bir kısım kanunla meydana gelen hakları, tereke dışında kalmakta olup, bu haklardan istifade etmek mirası kabul anlamına gelmemektedir. Yine mirasçılar tarafından terekenin borca batık olduğu ve ölüm tarihinden itibaren mirasbırakanın borç ödemekten aciz olduğunun tespiti için her daim tespit davası açılabilmektedir.

Bu hususta terekenin borca batık olup olmadığının tespiti mirasbırakanın malvarlığı ve borçların tamamen bilinmesi ile olanaklı olmakla birlikte bunun için kişinin malvarlığı ve borcu mahkeme tarafından; vergi dairesinden, belediyeden, trafik tescil müdürlüğünden, tapu ve kadastro genel müdürlüğünden, bankalardan ve sair kurumlardan sorularak terekenin aktif ve pasif unsurları belirlenmeli ve mahkeme tarafından belirlenen tüm deliller toplanarak toplanan bu delillere göre karar verilmelidir. Söz konusu davanın ikame edilmesinde hukuki yarar olmakla birlikte bu davadan alınacak karar tereke alacaklarının mirasçılara karşı açtığı icra takiplerinde ve ikame edecekleri davalarda kesin delil olarak kullanılmaktadır. Bunun yanında miras bırakanın borç ödemeden aczi her türlü delille ispatlanabilmektedir. Örneğin, tanıkla, vergi dairesi kayıtlarıyla ve icra dosyaları ile ispatlanabilmektedir. Bu bağlamda ispat yükü davacıya aittir.

Ayrıca tereke alacaklıları tarafından mirasçılar aleyhinde ikame edilmiş bir davada, mirasçılar mirasın hükmen reddedildiğine dair itirazda bulunabilmektedir. Böylece mirasçılar mahkemeden alacakları mirasın reddi kararı ile tereke alacaklılarına karşı doğacak sorumluluklardan kurtulacaklardır. Diğer taraftan mirasın hükmen reddine ilişkin dava tereke alacaklıları hasım gösterilerek ikame edilmektedir. Aynı zamanda mirasın hükmen reddine dair yetkili mahkeme davalının dava tarihindeki yerleşim yeri mahkemesi olmaktadırZira davalı, tereke alacaklısı olduğu için tereke alacaklısının dava ikame ettiği tarihteki ikametgâh adresi mahkemesi yetkili mahkeme olacaktır. Fakat buradaki yetki, kamu düzenine ilişkin ve kesin yetki olmamaktadır. Dolayısıyla süresi içinde ilk itiraz olarak ileri sürülür ise dikkate alınacaktır. Bu davada görevli mahkeme ise, Asliye Hukuk mahkemesi olup, görev kamu düzenine ilişkin olduğundan davanın her aşamasında res’en gözetilmektedir.

Yargıtay 4.Hukuk Dairesi’nin 2016/1060 Esas, 2016/8298 Karar ve 23/06/2016  tarihli ilamı;

“Davalı mirasçı …, cevap dilekçesinde, murisleri … ile herhangi bir maddi ve manevi bağlarının olmadığını, bu nedenle kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporu ve ceza dosyası benimsenerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi gereğince; “Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır” Mirası hükmen reddetmiş sayılan kişi, tereke alacaklıları aleyhine husumet yönelterek bu durumun tespitini isteyebileceği gibi, bu husus def’i yolu ile de ileri sürülebilir.

Davaya konu edilen olayda, davalı …’nun verdiği cevap dilekçesinde ve davalıların verdikleri temyiz dilekçelerinde, mirasbırakanın terekesinin borca batık ve ödemeden aczinin açıkça belli olduğunu dile getirmişlerdir. İşte bu halde mirasın reddedilmiş olduğunun kabulü gerekir. Açılmış bir davada ileri sürülen bu savunmanın 6100 sayılı HMK’nın 163 ve devamı maddelerine göre ön sorun şeklinde incelenip karara bağlanması gerekir. Şu durumda davalıların terekenin borca batık olduğuna ilişkin gösterecekleri tüm deliller toplanıp savunma doğrultusunda değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilmeyerek eksik inceleme ile yazılı biçimde karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.”

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/18572 Esas, 2019/8236 Karar ve 18.09.2019 tarihli ilam;

“Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde “gerçek ret”, 605/2. maddesinde ise “hükmen ret” düzenlenmiştir. TMK’nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir. “Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” Bu hüküm çerçevesinde, mirasın hükmen reddi bir süreye tabi olmayıp, mirasçılar, alacaklılara karşı açacakları tespit davası ile terekenin borca batık olduğunun tespitini her zaman isteyebilecekleri gibi, mirasçılara karşı açılacak davada defi olarak da her zaman terekenin borca batık olduğu ileri sürülebilecektir.”

Av. Begüm GÜREL & Stj. Av. İpek MENGİLLİ

                       

KAYNAKLAR

1. https://utkuarslan.av.tr/mirasin-hukmen-reddi/

2.https://www.yasingirgin.av.tr/mirasin-hukmen-reddi/

3. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/179485

4. https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/909836