Eski Hazine Müsteşarlığı çalışanı Ali Ç., Ali Babacan'ı hakkında bir dizi iddia ile Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusuna bulunmuştu.
HaberTürk'ten Fevzi Çakır'ın haberine göre; Başlatılan soruşturma tamamlandı. Ali Ç.'in ifadesinin alınmasının ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, iddiaları soyut bularak Babacan hakkında soruşturmasına yapılmasına yer olmadığına karar verdi.
"SORUŞTURMA YAPILMASINA YER OLMADIĞI"
Kararda "ihbarda bulunanın görev yaptığı Hazine Müsteşarlığı'ndaki görev değişikliği ve hakkında idari soruşturma yapılmış olmasına karşı idare hukuku ilkelerine göre yasal yollara başvurulabileceği, Cumhuriyet Başsavcılığımızın idarenin işlemlerine yerindelik denetimi yapmak gibi yetki ve görevi bulunmadığı, kurum içerisinde görevle ilgili disiplin ve idari tasarrufta bulunan yetkililerin bu tasarrufundan dolayı herhangi bir silahlı terör örgütüyle illiyet ve irtibatının kurulamayacağı dosya kapsamında anlaşılmıştır" denildi. Bu nedenle Ali Babacan ve diğer Hazine Müsteşarlığı görevlileri hakkında soruşturma yapılmasına yer olmadığı vurgulandı.
BABACAN HAKKINDA SORUŞTURMA KAPANMIŞ OLDU
Savcılık bu kararı kısa bir süre önce hayata geçirilen lekelenmeme hakkı kapsamında aldı. Bu karar sonrası Babacan hakkındaki soruşturma kapanmış oldu.
‘SANIK OLMAMALI' DEMİŞTİ
Sözcü'den Asuman Aranca'nın haberine göre; Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde mahkumiyetle sonuçlanan FETÖ Hazine davasında ise İrfan T. adlı kontrolör sanık “Hazine'ye FETÖ'cülerin yerleştirilmesinde eski Bakan Ali Babacan ile eski Müsteşar İbrahim Halil Çanakçı'nın sorumluluğu vardı” dedi. T.'ün avukatı Fevzi Dursuneli de “Sicil amirleri Müsteşar Çanakçı ve Başbakan Yardımcısı Babacan'ın atamalarda oluru var. Bu olur ve imzalarla atananların sonradan Bylockçu oldukları tespit edildi. Çanakçı ve Babacan bu dosyada sanık değilse müvekkilim İrfan T. de sanık olmamalı” demişti.
Savcılığın, suç duyurusunda bulunan Ali Ç.'i başvurusunda imzası olmadığı için teyit amaçlı ifadeye çağırdığı da öğrenildi. Ali Ç. adlı eski Hazine çalışanı Ali Babacan hakkında suç duyurusunda bulunup, bakanlık yaptığı dönemlerde bürokratik atamalarda ve İzmir Askeri Casusluk Davası kumpası Hazine Müsteşarlığı'nda hayata geçirilmesinde FETÖ'ye bilerek ve isteyerek yardım ettiğini öne sürmüştü.
Babacan'ın yanına danışman olarak aldığı herkesin FETÖ'cü çıktığı iddia edilen başvuruda isimleri İzmir'deki askeri casusluk davasına bulaştırılanların görevden uzaklaştırılıp, yerlerine FETÖ'cüleri almakla suçlandı. Babacan'ın bu şekilde örgüte yardım ettiği iddia edilmiş ve Hazine'de kritik görevlere atadığı isimlerin bir kısmının da Ankara'daki yargılama sonucu mahkum olduğu ifade edilmişti.
