İstanbul Barosu üyesi Avukat Zeycan Balcı’nın, 30 Mart 2016 tarihinde, Çağlayan Adliyesi önünde avukatların yargılandığı bir duruşmanın ardından yapılan basın açıklaması esnasında çevik kuvvet polisi tarafından tekmelenerek belinin kırılması ve yüzde 24,2 oranında malul kalmasına neden olan eyleme ilişkin davanın karar duruşması dün, İstanbul 22. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Önceki duruşmalarda dile getirilen katılma taleplerinin reddine rağmen; Türkiye Barolar Birliği (TBB), Barolar ve avukatların her aşamasını yakından takip ettiği davanın karar duruşmasına TBB adına Av. Gürkan Altun ile Avukat Hakları Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi Av. Abdullah Onur Eyüboğlu katıldı.

Av. Zeycan Balcı’nın avukatlarının esas hakkında iddialarını sunduğu duruşmada mahkeme, sanığın yaralama suçundan sabit bulunan eylemi nedeniyle 1 yıl 11 ay 12 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.

Duruşmada Çanakkale Barosu Başkanı Av. Hande Keskin, Tekirdağ Barosu Başkanı Av. Egemen Gürcün, Antalya Barosu Başkan yardımcısı Av. Mehmet Fettahoğlu, Bursa Barosu Başkan yardımcısı Av. Aslı Evke Yetkin ve İnsan Hakları Merkezi Başkanı Av. Kemal Özgür Yetkin, Ankara Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Zeynep Tepegöz ve TODAM üyesi Av. Abdullah İkbal Aslantaş, İzmir Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Şefika Yıldırım Sert, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üyeleri Av. Bahar Ünlüer Öztürk ve Av. Hüseyin Köprülü ve İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi üyeleri ile hukuk örgütleri hazır bulundu. 

TBB Başkan Yardımcısı Av. Gürkan Altun, mahkeme çıkışında yaptığı değerendirmede, verilen kararın sanığın eylemiyle orantılı olmadığını, bu kapsamda gerek bireysel gerekse toplumsal bakımdan caydırıcılık unsuru taşımadığını, aksine suç işleme eğiliminde olanları cesaretlendirici nitelikte bulunduğunu söyleyerek, "Cezasızlık algısı yaratacak bu tür uygulamalara karşı mücadele etmeye ve meslektaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz" dedi. 

"VİCDANLARDA KABUL GÖRMEDİ"

İstanbul Barosu'ndan yapılan açıklamada; "Polisin uyguladığı şiddetin avukat meslektaşımıza verdiği zararın büyüklüğü karşısında polise verilen cezanın düşüklüğü ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması polisin hukuka aykırı fillerine uzun yıllardır uygulanan cezasızlık politikasının devamının yeni bir örneği olarak vicdanlarda kabul görmemektedir.

Polis şiddetinin her gün  artarak devam ettiği ülkemizde verilen bu hükmün polis üzerinde hiçbir caydırıcılığı olmayacağı açıktır.

Bu davadaki tek olumlu şeyin avukatlara yönelik şiddete karşı 7 yılı aşkın süredir kesintisiz süren meslektaş dayanışması olduğunun bilinciyle İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi’nin her zaman  meslektaşlarıyla dayanışma içinde olmaya devam edeceğini  kamuoyuna duyururuz." denildi.