Duygu Delen, geçen yıl 13 Ağustos’ta, Batıkent Mahallesi’nde, 5 katlı apartmanın 4’üncü katındaki erkek arkadaşı Mehmet K.’ın evinin balkonundan düşerek hayatını kaybetti. K., tartıştığı kız arkadaşının intihar ettiğini ileri sürdü.

Duygu Delen’in cinayete kurban gittiğinin iddia edilmesi üzerine başlatılan soruşturmada gözaltına alınan K., ‘kasten öldürme’, ‘cinsel istismar’, ‘yağma’ ve ‘hakaret’ suçlamasıyla tutuklandı. Yaklaşık 1 yıl boyunca tutuklu yargılanan K., 6 ay önceki duruşmada ‘ev hapsi’ şartıyla tahliye edildi, ancak başsavcılığın itirazının ardından yeniden gözaltına alınarak tutuklandı.

Daha önce 3 ayrı raporun hazırlandığı ve tarafların çelişkili bulduğu için itiraz ettiği Duygu Delen’in ölümüne ilişkin yargılamayı yapan 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi, Adli Tıp Üçüncü Üst Kurulu’ndan detaylı rapor talebinde bulundu.

Adli Tıp Kurumu’ndan beklenen rapor, cuma günü mahkeme ulaştı. Olayın anlatıldığı raporun sonuç kısmında ise ilginç bilgilere yer verildi. Adli ve tıbbi belgelerin Adli Tıp Üçüncü Üst Kurulu’nca yeniden değerlendirildiği belirtilen raporda; Duygu Delen’in ölümünün yüksekten düşme ile gerçekleştiği belirtilerek, “Yüksekten düşme eylemi öncesi ayrıca künt bir travmaya maruz kalıp kalmadığı, yüksekten düşme eyleminin kendi iradesi ile mi yoksa bir başkasının etkisi ile mi meydana geldiğinin mevcut verilerle bilinemedi” denildi.

‘DUYGU DÜŞERKEN CANLIYDI, EVDEKİ KANLAR MEHMET K.’A AİT’

Raporda, daha önce şiddete maruz kaldığı için Delen’in kol ve bacaklarında oluşan izlerin ise yüksekten düşme sonrasında zemine çarpmanın etkisi ile oluşabilecek nitelikte olduğu vurgulanarak,
“Çocuğun hangi pozisyonda düşmeye başladığının mevcut verilerle bilinemediği, olayın gerçekleştiği dairenin bir alt katında bulunan çamaşır tellerine temas nedeniyle düşüş pozisyonunda değişiklik meydana gelebileceği değerlendirmiştir.

Dava dosyasında mevcut tıbbi belgeler ve otopsisinden elde edilen bulgular dikkate alındığında, çocuğun düşme esnasında canlı olduğu, bilinç durumunun mevcut verilerle bilinememektedir” ifadelerine yer verildi.

Raporda, olayın gerçekleştiği evden alınan kan örneklerinin tutuklu sanık Mehmet K.’a ait olduğu ve Duygu Delen’a ait DNA profili elde edilemediği vurgulanarak, “Diğer hususlar hakkında adli tıbbi değerlendirme yapılamadığı, adli tahkikat ile mahkemenizce aydınlatılmasının uygun olacağı oy birliği ile mütalaa olunur” görüşüne yer verildi.

Öte yandan geçen hafta yapılan duruşma adli tıp raporu gelmediği için şubat ayına ertelendi. Şubat ayında yapılacak yargılamada, detaylı adli tıp raporu ile birlikte karar verilmesi bekleniyor.