Ticaret Bakanlığı verilerine göre Avrupa pazarının büyüklüğü rakamlarla konuşacak olursak şu şekilde:

“AB, yaklaşık 453 milyonluk tüketici kapasitesi ve 34.843 dolarlık kişi başı geliri ile dünyanın en büyük ekonomileri arasında olmayı sürdürmektedir. AB’nin 15,6 trilyon dolarlık Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYH) ile ABD’nin 21,4 trilyon dolarlık GSYH’den sonra, Çin’in 14,3 trilyon dolarlık GSYH’sinden önce gelmektedir.” Kaynak: https://ticaret.gov.tr/dis-iliskiler/avrupa-birligi/yani-basimizdaki-dev-pazar-avrupa-birligi

Bu pazarda ürünleri sergileyebilmek bir zamanlar çok zordu. Aynı anda hem marketlerle yüz yüze konuşup anlaşmak, toptancıları gezmek hem de çok ciddi reklam bütçeleri ayırmak zorundaydınız. Vergisel ve bürokratik engellere hiç değinmiyorum bile. Ancak e-ihracat trendinin yaygınlaşmasıyla tüm bu engeller birer birer aşılmaya başlandı. Dünyayı küçük bir köy haline döndürmeyi amaçlayan küresel akıl sanırım bu idealinde başarıya ulaşmak üzere. Ancak yine de e-ihracat yaparak ürettiğiniz tarım ürünlerini, endüstriyel ürünleri Almanya’da, Fransa’da, İngiltere’de aynı anda sergileyebilmek için halen birtakım hukuksal ve bürokratik süreçleri başarıyla aşabilmeniz gerekiyor.

Hangi Adımları İzlemeleyim?

Bunun için hizmet veren firmalardan bir tanesi olan Parlakfikirler sitesinin şu 4 adımı layıkıyla yerine getirebilmek gerektiğini ifade etmektedir:

1. Türkiye’de Şirket Sahibi Olmak:

2. Almanya’da ya da bir başka Avrupa ülkesinde şirketiniz adına VAT numarası almak

3. 22F Sertifikası almak

4. Gümrük için gereken EORI almak

5. Amazon gibi sitelerde ürünleri sergileyebilmek için mağaza açılışı yapmak

6. Şirketiniz için gereken tüm diğer yasal prosedürleri tamamlamak ve vergisel yönden eksiksiz olmak (Avrupa Birliği yasaları vergi konusunda Türkiye’den bile daha hassas)

Ayrıca bu pazara ilk defa girenlerin nasıl yol izlemesi gerektiği konusunda fikirler veren “Parlakfikirler”; ilk etapta tek bir ülkeye açılmayı ve Amazon’un FBA hizmeti ile tek bir ülke kanalıyla tüm Avrupa pazarına dağıtım yapabilme olanağının kullanılmasını önermektedir.

Hangi Avrupa ülkesini seçmeliyim?

Avrupa Birliği ülkelerinin temel vergi oranları şu şekildedir (elbette bu rakamlara ilave vergiler de vardır: Fransa 35 000 EUR 20% İtalya 35 000 EUR 22% İspanya 35 000 EUR 21% İngiltere 70 000 GBP 81.843 EUR 20% Bu ülkelerden hangisinin daha cazip olduğu biraz da ne satmak istediğinize bağlı. Çünkü Avrupa ülkelerinin çoğu “kendisinde olmayan ve üretilmeyen ürünlere vergi muafiyetleri” tanımaktadır. Bunu sosyal bir devlet olmanın gereği olarak vatandaşlarının iyiliği için yapmaktadır.

Her birinin farklı vergi sistemleri ve yasaları var. Aynı zamanda her birinin nakliye ve kargo maliyetleri farklı. Bu nedenle ürünlerinizi en başta, tek bir ülkenin pazarında listeleyecek iseniz, ince eleyip sık dokumalısınız. Sizin için evvela tek bir pazar yeri ile şansınızı denemek ve piyasayı yoklamak daha mantıklı olacaktır. Adım adım ilerleyip istediğiniz satış rakamlarına ulaşınca da peyderpey diğer Avrupa ülkelerine geçiş yapabilirsiniz. https://parlakfikirler.org/avrupa-amazonda-urun-yayimlayip-satmak-icin-sirasiyla-gerekenler/

Bu şekilde ne kadar kar edebilirim?

Normalde Türkiye’de 1 kilo badem 65 TL iken İngiltere’de 12 sterlin yani 120 liradan daha pahalıdır Amazon İngiltere’de arama yaparsanız siz de bu fiyatlara kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Bu şekilde çoğu üründe 2 katından daha fazla fark var. İşte siz Türkiye’de bir paketleme firması ile anlaşarak ürünlerinizi Amazon depolarına gönderip “bizzat Amazon’un kargolamasını sağlayabilirsiniz”. Bu sisteme “fullfilment by Amazon” (FBA) denmektedir. Amazon FBA yöntemi ile sektöre giriş yapmak isterseniz şu şartlar altında çalışmalarınızı yürütebileceksiniz:

- Almanya VAT numarası yeterli olacak

- Tüm Avrupa ülkelerinde sergilenme olanağı

- Daha az bürokrasi

- Kolay arayüz ile tek bir noktadan yönetme imkanı

Elbette karlılığınız biraz da sizin marka olabilme becerinize bağlı. Avrupa’da tüketiciler çok bilinçli. Eğer gerçekten güven veren bir marka olmayı başarabilirseniz 1 liralık ürününüze 10 lira bile verebilirler. Hatta bunun için sıraya dahi girerler.

Hangi ürünler satılabilir?

Türkiye ara ve küçük ürünler üreten Çin benzeri bir ülke olma yolunda ilerlemektedir. Bu durum bir açıdan iyi bir açıdan ise olumsuz sonuçlara gebedir. İyi olan tarafı tüm dünya sizin pazarınız olabilir. Kötü tarafı ise marka olmadığınız için ucuza satmak zorundasınız. Genelde bakliyat, otomotiv yedek parça, mobilya, tarım aletleri, yan sanayi elektronik ürünler satılmaktadır. Ancak böylesine büyük bir pazar için sektör sınırlaması yapmak doğru olmaz. En nihayetinde 15 trilyon doları aşan devasa büyüklükte korkunç bir pazardan bahsediyoruz. Ayrıca eğer ki FBA yerine FBA kullanırsanız yani Fulfillment by Merchant (FBM) (satıcı tarafından gönderme seçeneği) bu durumda satış olasılığınız biraz düşer. Çünkü insanlar kilometrelerce uzaktan günlerce beklemek pahasına ürün sipariş etmek istemeyeceklerdir. Ayrıca yüksek kargo ücreti ve vergisel dezavantajlar nedeniyle bu gönderim türü önerilmemektedir.

Nakliye Nasıl Olacak?

Ürünleri Türkiye’den tek seferde Almanya’daki Amazon depolarına toplu halde taşımak suretiyle nakliye gerçekleşecektir. Bu nakliye süreci sizi korkutmasın. Günümüzde gerek bu alanda sigortacılığın gelişmesi gerekse araçların donanımlarnın artması nedeniyle bozulma, çürüme, kırılma gibi sorunlar çok daha az olmaktadır. Üstelik Avrupa ile aramızda öyle kıtlalar, okyanuslar yok. En uzak köşesine bile 3-4 günde karayolu ile ulaşabilmek gayet mümkün. Amerika ile kıyaslamak doğru olmaz. Kaldı ki Amerika’ya nakliyeler bile büyük kargo gemileri sayesinde maliyeti uygun ve sorunsuz gerçekleşmektedir.