Ankara Barosu Kamu Avukatları Kurulu, kamu avukatlarının yaşadığı sorunlara ilişkin Ankara Adliyesi önünde yaptığı açıklamada, 2019 yılında Adalet Bakanlığı tarafından açıklanan 7’nci yargı paketinde kamu avukatları yok sayıldığını belirterek taleplerin karşılanması çağrısında bulundu.

Ankara Barosu Kamu Avukatları Kurulu, "Kamu Avukatlarının Hak ve Taleplerine Yönelik" başlığıyla bugün saat 13:00'de Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Avukatlar adına açıklamayı Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu okudu. Köroğlu açıklamasında, 2019 yılında Adalet Bakanlığı tarafından açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi ve Eylem Planında “Kamu avukatlarının çalışma esaslarına ve özlük haklarına yönelik iyileştirme yapılacaktır” şeklinde taahhütte bulunulduğu ancak geçen zamana rağmen bu taahhüttün yerine getirilmediğine vurgu yaptı.

Açıklamada, Bakanlık tarafından kendilerine verilen sözlerin Eylem Planı çerçevesinde yasalaşan 6 yargı paketinde de yer alamadığı, bir gündem olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulduğu ve 7’nci yargı paketinde de kamu avukatlarının yok sayıldığı ifade edildi.

Köroğlu’nun açıklaması şöyle:

"KAMU AVUKATLARI KORUNMALI"

“Kamuda çalışan avukatlar, kamu kurum ve kuruluşlarını her türlü hukuki iş ve işlemlerinde temsil eden ve bu hizmetleri bizzat yerine getiren kamu görevlisi meslektaşlarımızdır. İş yükü ve meslekî sorumlulukları çok fazla olan meslektaşlarımız, görev ve sorumluluklarını büyük sıkıntılar ve sorunlar içerisinde layıkıyla yerine getirmeye çalışmaktadır. Kamuda görev yapan meslektaşlarımızın talepleri sadece malî haklara indirgenemeyecek kadar hayatidir. Bu sebeple, idarî işlem ve eylemlerin yargısal denetiminde görev yaptığı kamu idaresi nezdinde Devleti temsil eden kamu avukatlarının itibarı korunmalı ve kamu avukatlığı, Devleti temsil yetkisine yaraşır bir idarî ve malî statüye kavuşturulmalıdır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, tanımladığı yetki ve sorumluluklara yaraşır malî ve idarî bir karşılık öngörmektedir.

"STATÜDEN YOKSUN BIRAKILMASI KABUL EDİLEMEZ"

Kanun’un 36’ncı maddesinde “Özel kanunlarına göre avukatlık ruhsatına sahip, baroya kayıtlı ve kurumlarını yargı mercileri nezdinde temsil yetkisini haiz memur” olarak tanımlanan avukatlık hizmetleri sınıfının, Devleti temsil yetkisine yaraşır malî ve idarî statüden yoksun olması kabul edilemez. Kamu avukatı verdiği hukukî görüşler ile oluşabilecek ihtilafları en baştan önleyecektir. Devletin taraf olduğu her işlemin ihtilafa dönüşme ihtimali bulunduğu gözetilmeli; uygulamaya hâkim kamu avukatının müşavirlik görevini ifa edebilmesi için dosya yükü azaltılmalı ve gerekli hukukî koruma sağlanmalıdır. Yargıda oluşan iş yükünün çözümü için yapılan pek çok düzenlemede kamu avukatlarının bu işlevi görmezden gelinmiştir.

Kamu avukatı, yapacağı hukukî savunmada avukatlık kanununun sağladığı hukuki ve cezai korumadan faydalanır; muhakeme hizmeti kapsamındaki iş ve işlemlerinde sadece kayıtlı olduğu Barosuna bağlıdır ve disiplin tehdidi altında ezilmez. Kamuda çalışan tüm avukatlar Baroya bağlı olmalı ve aidatları temsil ettikleri kamu kurumu tarafından karşılanmalıdır. Kamu avukatı, her davanın kendine özgü koşullarını irdeler, açacağı davanın kaybedilmesi söz konusu olduğunda hukuki değerlendirmesi ile birimine iade eder, hatalı dava açılmasını ve oluşacak kamu zararını önler. Meslek mensubiyeti görmezden gelinen avukatın idari baskı altında bu görevini bihakkın ifa edebilmesi imkansızlaşmıştır.

"MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI GÜVENCESİNDEN FAYDALANDIRILMALI"

Kamu avukatı, görevli olduğu her dosyasına dava değerine bakılmaksızın korunan hukuki menfaatin eşit olduğu cihetle dosya içeriğine hakimdir. Binlerce dosyanın sorumluluğu yüklenmiş bir avukatın nitelikli savunmanlık yapabilmesi mümkün değildir. Yeterli avukat istihdamı sağlamayan idareler, oluşacak zararlardan müştereken sorumludur. Kamu avukatlığının itibarı yükseltilmeli; fiziki çalışma koşulları ve gerekli ekipman temini bakımından zorunlu kıstaslar getirilmeli, üstlenilebilecek dosya sayısı sınırlandırılmalı, primleri Devlet tarafından karşılanan meslekî sorumluluk sigortası güvencesinden faydalandırılmalıdır.

Kamu avukatlığı, hakimlik, savcılık, uzmanlık için bir sıçrama tahtası değil; ulaşılmak istenen bir hedef olmalıdır. Kamu avukatları hak ettiği itibara bir an önce kavuşturulmalıdır. Yıllardır sürdürülen mücadele neticesinde, kamu avukatlarının idari ve mali sıkıntıları yöneticiler nezdinde yankı bulmuş, 2019 senesinde Adalet Bakanlığı tarafından açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi ve Eylem Planında “Kamu avukatlarının çalışma esaslarına ve özlük haklarına yönelik iyileştirme yapılacaktır” şeklinde taahhütte bulunulmuştur. Aradan geçen zamana rağmen kamuda çalışan meslektaşlarımız nezdinde haklı bir beklentiye dönüşen bu taahhüt yerine getirilmemiş; verilen sözler Eylem Planı çerçevesinde yasalaşan 6 yargı paketinde de yer alamamış; önümüzde bir gündem olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulmuş olan 7’nci yargı paketinde de kamu avukatları yok sayılmıştır.

"MALİ, ÖZLÜK VE SOSYAL HAKLARINA KAVUŞTURULMALI"

Kamu avukatlığının yaşadığı sorunlar, ufak tefek iyileştirmeler ile düzelecek aşamada değildir. Kamu avukatlığı kurumu, başlı başına ele alınmalı, mesleğin onuruna ve Devleti temsil yetkisinin itibarına yaraşır gerekli malî, özlük ve sosyal haklarına kavuşturulmalı; meslekî bağışıklığı güçlendirilmeli, kariyer meslek olarak örgütlenmeli ve 657 sayılı Kanun’dan ayrı münferit bir Kanun ile yasal statüye kavuşturulmalıdır.”

Açıklamanın devamında bir sonraki yargı paketi beklenilmeksizin karşılanması istenen talepler şöyle sıralandı:

- Avukatlık bir kariyer meslek grubu olarak tanımlanmalı,

- Yüzde 300 Özel Hizmet Tazminatı,

- 2000 gösterge rakamı üzerinden Makam Tazminatı,

- 30000 gösterge rakamı üzerinden Temsil Tazminatı,

- 6400 Ek Gösterge verilmesine dair kanuni düzenlemeler yapılmalı;

Vekalet ücretlerinin tamamı Avukatlık Kanunu gereğince avukatına ait olmalı vekalet ücretlerinde tavan uygulamasına son verilmelidir. Kamuda görev yapan tüm meslektaşımız adına Ankara Barosu olarak verilen sözlerin yerine getirilmesinin takipçisi olacağımızı yeniden ilan ediyoruz.”