T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2018/7187
K. 2018/15036
T. 20.12.2018

* BOŞANMA İSTEMİ ( Mahkemece İlgili Tavzih Kararı ile Söz Konusu Şirkette Davacı Adına Olan %51 Hissenin 1/2'sine Ait Kaydın İptali ile %25.5 Hissenin Davalı Adına Tesciline Karar Vererek İnşai Nitelikte Hüküm Kurulduğu – Tavzih Kararı ile Hükmün Değiştirilmiş Olduğu/Karar Usul ve Yasaya Aykırı Olup Kararın Bozulması Gerektiği )

* TAVZİH TALEBİ ( Hüküm Yeterince Açık Değilse veya İcrasında Tereddüt Uyandırıyor Yahut Birbirine Aykırı Fıkralar İçeriyorsa İcrası Tamamlanıncaya Kadar Taraflardan Her Birinin Hükmün Açıklanmasını veya Tereddüt ya da Aykırılığın Giderilmesini İsteyebileceği - Hüküm Fıkrasında Taraflara Tanınan Haklar ve Yüklenen Borçların Tavzih Yolu ile Sınırlandırılması Mümkün Olmayıp Ayrıca Genişletilemeyeceği veya Değiştirilemeyeceği )

* İNŞAİ NİTELİKTE KESİN HÜKÜMDEN SONRA TAVZİH KARARI VERİLMESİ ( Boşanma İstemi - Mahkemece İlgili Tavzih Kararı ile Söz Konusu Şirkette Davacı Adına Olan %51 Hissenin 1/2'sine Ait Kaydın İptali ile %25.5 Hissenin Davalı Adına Tesciline Karar Vererek İnşai Nitelikte Hüküm Kurulduğu/Tavzih ile Hüküm Değiştirilmiş Olduğundan Karar Usul ve Yasaya Aykırı Olup Bozulması Gerektiği )

6098/m. 156

6100/m. 305, 363

ÖZET : Dava, boşanma istemine ilişkindir. Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.

Mahkemece, ilgili tavzih kararı ile söz konusu şirkette davacı adına olan %51 hissenin 1/2'sine ait kaydın iptali ile %25.5 hissenin davalı adına tesciline karar vererek inşai nitelikte hüküm kurulduğu ve tavzih karan ile hükmün değiştirilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan sebeple tavzih kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, kararın bozulması gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davarım yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün tavzihine ilişkin 20.10.2015 tarihli ek kararın kanun yaratma bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/87028 sayı, 07.11.2018 günlü yazdan ile;

"Temyiz edilmemek suretiyle kesinleşen Ankara 2.Aile Mahkemesinin 20/10/2015 gün ve 2005/1147 Esas, 2005/1367 Karar sayılı kararının kanun yararına bozulması,

Yüksek Adalet Bakanlığının 20.10.2018 gün ve 39152028-153.01-551-2018- E. 1220/24676 sayılı yazılarıyla istenilmiş.

Bozma nedeni olarak;

Açılan boşanma davasında, davacının davalı eşi ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğunu belirterek ve eşiyle anlaşmak suretiyle akdetmiş oldukları boşanma protokolünü ibraz ederek davanın kabulünü talep ettiği, mahkemece davanın 13/10/2005 tarihinde kabulüne karar verildiği ve kararın 17/10/2005 tarihinde kesinleştiği, daha sonra davalının 19/10/2015 tarihli talebi üzerine mahkemece 20/10/2015 tarihinde ek karar ile söz konusu boşanma kararının tavzihine karar verildiği ve bu karamı da taraflarca temyizden feragat edilmesi üzerine kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.

Somut olayda, taraflar arasında 06/10/2005 tarihli boşanma protokolü imzalanarak mahkemeye ibraz edilmiştir. Buna göre davacı üzerine kayıtlı bulunan Ankara İH Çankaya İlçesi Güzeltepe Mahallesi 750 ada 37 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payı ile ... İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin %51 hissesinin yansı olan% 25,5 hissenin davalıya ait olacağı konusunda anlaşıldığı, mahkemece boşanma Hamında şirket hissesine ilişkin olarak ... İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin % 51 hissesinin % 25.5 lik kısmının davalıya ait olduğunun tespitine şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır.

Davalı vekili tarafından, 19/10/2015 tarihinde kararın mevcut haliyle infaz edilemeyeceğinden tavzihi istenilmiş ve mahkemece istem yerinde görülerek ek karar ile tavzih kararı verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 305'inci maddesinde, "(l) Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini İsteyebilir. (2) Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilenle/ ve değiştirilemez." Hükmüne yer verilmiştir.

Mahkemece, tavzih kararı ile söz konusu şirkette davacı adına olan %5! hissenin 1/2'sinc ait kaydın iptali ile %25.5 hissenin davalı adına tesciline ve ilanına karar vererek inşai nitelikte hüküm kurulduğu ve ilk kurulan kararın değiştirilmiş olduğu anlaşılmıştır.

Diğer yandan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 156 maddesinde; "Borç bir senet ile ikrar edilmiş veya bir mahkeme ya da hakem kararına bağlanmış ise, yeni süre her zaman 10 yıldır." hükmü yer almaktadır.

Mahkemeye tavzih için boşanma ilamının kesinleşme tarihinden 10 yıl sonra başvurulmuş olduğu ve mahkemece bu tarihten sonra tavzih kararının verilmiş olduğu, tavzih kararı ile değişen şirket yapısı nedeniyle menfaatleri haleldar olabilecek şirket ortaklarının zaman aşımı itirazında bulunabilme imkanı tanınmadığı anlaşılmakla, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur." gerekçesiyle hükmün Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 363/1, maddesi uyarınca kanun yararına bozulması talep edilmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 305. maddesi;

"(1) Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir.

(2) Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu İle sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez." şeklinde düzenlenmiştir. Mahkemece, 20.10.2015 tarihli tavzih kararı ile söz konusu şirkette davacı adına olan %51 hissenin 1/2'sine ait kaydın iptali ile %25.5 hissenin davalı adına tesciline karar vererek inşai nitelikte hüküm kurulduğu ve tavzih karan ile hükmün değiştirilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan sebeple yazılı şekilde tavzih kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, 20.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

kazanci.com.tr