T.C.
YARGITAY
23. HUKUK DAİRESİ
E. 2018/704
K. 2019/4125
T. 9.10.2019

KOOPERATİF YÖNETİM KURULU ÜYELERİNİN SORUMLULUĞUNA İLİŞKİN TAZMİNAT DAVASI ( Yönetim Kurulunun Özen Yükümlülüğüne Aykırı Davranması Durumunda Oluşan Zarardan Sorumluğunun Doğacağı Şüphesiz ise de Zararın Hangi Yönetim Kurulu Üyelerinin Görevde Olduğu Dönemde Gerçekleştiğinin İncelenmesi Gerektiği - Bu İncelemede Yönetim Kurulun Söz Konusu Eylemde Kusurlu Olup Olmadığı Ve Eylemin Kooperatifi Zarara Uğratıp Uğratmadığının da Nazara Alınması Gerektiği )

DAVALILARIN KOOPERATİFİN UĞRADIĞI ZARARDAN SORUMLULUĞU ( Olayda Davalıların Kooperatifi Zarara Uğrattıkları Ceza Mahkemesi Kararı ile Kesinleşmiş Olup Bu Tazminat Kalemi Bakımından Verilen Kararda İsabetsizlik Bulunmamakla Birlikte İşçi Ücreti Ödemesinden Malzeme Farkı Bedelinden Gecikme Zamı ile Vergi Cezası Bedelinden ve Faiz Zararlarından Dolayı Davalıların Müteselsilen ve Müştereken Sorumlu Tutulmuş Olduğu - Hükme Esas Alınan Bilirkişi Raporlarında İlgili Dönemin Kesin Olarak Tespit Edilmediği )

ZARARIN GERÇEKLEŞTİĞİ DÖNEMİN BELİRLENMESİ ( Bilirkişi Raporlarında Davalıların Görev Yaptıkları Dönem ile Zararın Oluştuğu Dönem Şüpheye Yer Bırakmayacak Şekilde Kesin Olarak Tespit Edilmediği - Davalı Denetim Kurulu Üyeleri Olanlar Hakkında İstifa Ettikleri Dönemin Araştırılmasına İlişkin Bozma İlamından Sonra Tespit Edilen Görev Süreleri de Dikkate Alınarak Tüm Davalıların Görev Yaptıkları Tarih Belirlenerek Zararın Hangi Yönetim Kurulu Üyelerinin Görevde Olduğu Dönemde Gerçekleştiği Belirlenerek Karar Verilmesi Gerektiği )

GECİKME ZAMMI VE VERGİ CEZALARINDAN SORUMLULUK ( Bunlardan Kaynaklanan Zarar Nedeni ile Bir Kısım Davalılardan Belirtilen Miktarın Müştereken ve Müteselsilen Tahsiline Karar Verilmiş ise de Bilirkişi Raporunda Belirtildiği Üzere Davalıların Sorumluluğundan Söz Edebilmek İçin Gecikme Faizi Ödenmesine Neden Olunan Tarihte Kooperatif Kasasında Yeterli Bedelin Bulunup Bulunmadığının Araştırılması Gerektiği - Sonucuna Göre Bir Karar Verilmesi Gerektiği )

FAİZ ZARARI ( Bir Kısım Davalılardan Belirtilen Bedelin Müştereken ve Müteselsilen Tahsiline Karar Verildiği - Ancak Borç Olarak Alınan Bu Bedelin Normal Faiz Oranından Daha Yüksek Bir Oranda Alınıp Alınmadığı Kredi Kuruluşundan Çekilecek Kredi Faizi ile Arasındaki Fark Tespit Edilmeden Kooperatifin Zarara Uğrayıp Uğramadığı Araştırılmaksızın Hüküm Kurulmasının Hatalı Olduğu )

MALZEME FİYAT FARKINDAN DOĞAN ZARAR ( Bilirkişi Raporunun Denetime Elverişli Olmadığı - Yeniden Keşif Yapılarak İstinat Duvarı İçin Kullanılan Malzemenin Hesaplamalara Dahil Edilmediği Kullanılmayan Malzemenin Stoklandığına ve Yeni Yönetim Kurulu Tarafından İnşaatta Kullanıldığında Dair İtirazları da Değerlendirilerek Yeni Bir Bilirkişi Heyeti Tarafından Rapor Alınarak Ayrıca Keşif Mahallinde İlgili Gider Pusulaları ile Taşeronlara Ödenen Ödemeye Konu İşlerin Yapılıp Yapılmadığı Tespit Edilerek Karar Verilmesi Gerektiği )

FAİZ İLE YARGILAMA GİDERİ VE VEKALET ÜCRETİNDEN SORUMLULUK ( Davacı Tarafça Islah Dilekçesi Verilerek Dava Değeri Arttırılmış Olmasına Rağmen Tüm Tazminat Kalemleri Bakımından Dava Tarihinden İtibaren Yasal Faize Hükmedilmesinin Doğru Görülmediği - Her Bir Zarar Kalemi Yönünden Farklı Davalılar Sorumlu Tutulmasına Rağmen Tüm Yargılama Giderleri ve Vekalet Ücretinden Davalıların Tümünün Müştereken ve Müteselsilen Sorumlu Tutulması Hatalı Olup Açıklanan Nedenlerle Kararın Bozulması Gerektiği )

1163/m.62

6762/m.336

ÖZET : Dava, kooperatif yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin tazminat davasıdır. Yönetim kurulunun özen yükümlülüğüne aykırı davranması durumunda oluşan zarardan sorumluğunun doğacağı şüphesiz ise de zararın hangi yönetim kurulu üyelerinin görevde olduğu dönemde gerçekleştiğinin incelenmesi gerekir. Bu incelemede yönetim kurulun, söz konusu eylemde kusurlu olup olmadığı ve eylemin kooperatifi zarara uğratıp uğratmadığının da nazara alınması gerekir.

Somut olayda davalıların hayali kereste alımından kaynaklı olarak kooperatifi zarara uğrattıkları ceza mahkemesi kararı ile kesinleşmiş olup bu tazminat kalemi bakımından verilen kararda isabetsizlik bulunmamakla birlikte işçi ücreti ödemesinden, malzeme farkı bedelinden, gecikme zamı ile vergi cezası bedelinden ve faiz zararlarından dolayı davalılar müteselsilen ve müştereken sorumlu tutulmuş olup hükme esas alınan bilirkişi raporlarında davalıların görev yaptıkları dönem ile zararın oluştuğu dönem şüpheye yer bırakmayacak şekilde kesin olarak tespit edilmemiştir. Davalı denetim kurulu üyeleri olanlar hakkında istifa ettikleri dönemin araştırılmasına ilişkin bozma ilamından sonra ceza mahkemesince tespit edilen görev süreleri de dikkate alınarak tüm davalıların görev yaptıkları tarih belirlenerek zararın hangi yönetim kurulu üyelerinin görevde olduğu dönemde gerçekleştiği belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir

Gecikme zamı ve vergi cezalarından kaynaklanan zarar nedeni ile bir kısım davalılardan belirtilen miktarın müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş ise de bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davalıların sorumluluğundan söz edebilmek için gecikme faizi ödenmesine neden olunan tarihte kooperatif kasasında yeterli bedelin bulunup bulunmadığı araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.

Faiz zararı nedeni ile bir kısım davalılardan belirtilen bedelin müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş ise de borç olarak alınan bu bedelin normal faiz oranından daha yüksek bir oranda alınıp alınmadığı, kredi kuruluşundan çekilecek kredi faizi ile arasındaki fark tespit edilmeden, kooperatifin zarara uğrayıp uğramadığı araştırılmaksızın hüküm kurulması hatalıdır.

Malzeme fiyat farkından doğan zararın bir kısım davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmiş ise de bu hususta alınan bilirkişi raporu denetime elverişli olmadığından mahallinde yeniden keşif yapılarak davalıların istinat duvarı için kullanılan malzemenin hesaplamalara dahil edilmediği, kullanılmayan malzemenin stoklandığına ve yeni yönetim kurulu tarafından inşaatta kullanıldığında dair itirazları da değerlendirilmek sureti ile konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyeti tarafından rapor alınması ve ayrıca keşif mahallinde ilgili gider pusulaları ile taşeronlara ödenen ödemeye konu işlerin yapılıp yapılmadığının tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.

Davacı tarafça ıslah dilekçesi verilerek dava değeri arttırılmış olmasına rağmen tüm tazminat kalemleri bakımından dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi doğru görülmediği gibi her bir zarar kalemi yönünden farklı davalılar sorumlu tutulmasına rağmen tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davalıların tümünün müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması hatalı olup, açıklanan nedenlerle kararın bozulası gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün davalılar ... ve ... vekilince duruşmalı, davalılar ..., ..., ..., ..., ..tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılardan ... ve ... vekili ile davalılardan ... vekili gelmiş, davalılardan ..., ... ve ...'a çıkartılan tebligatın bila ikmal iade edildiği görüldü ve davalı ... ve ... vekil avukatının duruşma talebinden vazgeçtiğini beyan ettiğinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya evrak üzerinde incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, davalıların kooperatifin yöneticileri olduklarını 1992-2002 tarihleri arası kooperatifi 1.000.000,00 TL den fazla zarara uğrattıklarını, haklarında suç duyurusunda bulunulduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 100.000,00 TL nin tahsilini talep etmiş, 23.12.2013 tarihli dilekçesi ile talebi ile 591.212,83 TL olarak ıslah etmiştir.

Davalı ..., davanın zamanaşımına uğradığını, genel kurulca ibra edildiğini, sadece 1995 ve 1997 yılları arasında görev yaptığını savunarak davanın reddini istemiştir.

... ve bir kısım davalılar vekili, davalıların ibra edildiklerini, her birinin sorumluluk döneminin farklı olduğunu, kooperatifi zarara uğratmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davalı ... ve ...'ın hayali kereste alımı nedeni ile zimmetlerine para geçridikleri ve ceza mahkemesi kararı ile mahkum edildikleri, bu bedelden sorumlu oldukları, 189,449,21 TL gider pusulası ile taşerona iş yaptırıldığı ancak bu sözleşmelerin ibraz edilmediği, bu tutarların da işçi ücret gideri olarak kaydedilerek yöneticilerin üzerinde bulunan iş avansı olarak gösterilen paradan ödendiği, gerçek bir sözleşmeye dayanmadığı, bu zarardan pusulaların düzenlendiği tarihte görevde bulunan davalılardan alınması gerektiği, prpjelere göre kullandıılması gereken malzeme ile fiilen kullanılan malzeme miktarları arasında 329529,34 TL fark olduğu bu zarardan 2000-2001 yılları arasında görev yapan yöneticilerin sorumlu olduğu, 1996-21.07.2007 tarihleri arası SSK primi, elektirik ve su faturlarının gecikme faizi ve vergi cezası nedeni ile 6.007,03 TL lik zarardan davalıların sorumlu olduğu, davalıların görevde bulundukları dönemde kuruluş vasfında bulunmayan gerçek kişi üçüncü kişilerden kooperatif ana sözleşmesinde yetkileri bulunmamasına rağmen alınan borçlar nedeni ile kooperatifi 65.065,00 TL faiz yükü altına sokulduğu, davalı ...'nın ilgili zararların meydana geldiği dönemde yönetici olmadığı gerekçesi ile ... yönünden açılan davanın reddine diğer davalılar bakımından kabulüne karar verilmiştir.

Karar, davalılar ... ve ... vekili ile davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... tarafından temyiz edilmiştir.

1-) Dava hukukî niteliği itibariyle, kooperatif yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin tazminat davasıdır. Yönetim kurulunun özen yükümlülüğüne aykırı davranması durumunda oluşan zarardan sorumluğunun doğacağı şüphesiz ise de zararın hangi yönetim kurulu üyelerinin görevde olduğu dönemde gerçekleştiğinin incelenmesi gerekir. Bu incelemede yönetim kurulun, söz konusu eylemde kusurlu olup olmadığı ve eylemin kooperatifi zarara uğratıp uğratmadığının da nazara alınması gerekir.

Somut olayda davalılar ... ve ...'ün hayali kereste alımından kayanklı olarak kooperatifi zarara uğrattıkları ceza mahkemesi kararı ile kesinleşmiş olup bu tazminat kalemi bakımından verilen kararda isabetsizlik bulunmamakla birlikte işçi ücreti ödemesinden, malzeme farkı bedelinden, gecikme zamı ile vergi cezası bedelinden ve faiz zararlarından dolayı davalılar müteselsilen ve müştereken sorumlu tutulmuş olup hükme esas alınan bilirkişi raporlarında davalıların görev yaptıkları dönem ile zararın oluştuğu dönem şüpheye yer bırakmayacak şekilde kesin olarak tespit edilmemiştir. Davalı denetim kurulu üyeleri olan ... ve ... hakkında istifa ettikleri dönemin araştırılmasına ilişkin bozma ilamından sonra ceza mahkemesince tespit edilen görev süreleri de dikkate alınarak tüm davalıların görev yaptıkları tarih belirlenerek zararın hangi yönetim kurulu üyelerinin görevde olduğu dönemde gerçekleştiği belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

2-) Gecikme zamı ve vergi cezalarından kaynalanan zarar nedeni ile bir kısım davalılardan 6.007,03 TL bedelin müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş ise de bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davalıların sorumluluğundan söz edebilmek için gecikme faizi ödenmesine neden olunan tarihte kooperatif kasasında yeterli bedelin bulunup bulunmadığı araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.

3-) Faiz zararı nedeni ile bir kısım davalılardan 65.065,00 TL bedelin müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş ise de borç olarak alınan bu bedelin normal faiz oranından daha yüksek bir oranda alınıp alınmadığı, kredi kuruluşundan çekilecek kredi faizi ile arasındaki fark tespit edilmeden, kooperatifin zarara uğrayıp uğramadığı araştırılmaksızın hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

4-) 329.520,34 TL malzeme fiyat farkından doğan zararın bir kısım davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmiş ise de bu hususta alınan bilirkişi raporu denetime elverişli olmadığından mahallinde yeniden keşif yapılarak davalıların istinat duvarı için kullanılan malzemenin hesaplamlara dahil edilmediği, kullanılmayan malzemenin stoklandığına ve yeni yönetim kurulu tarafından inşaatta kullanıldığında dair itirazları da değerlendirilmek sureti ile konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyeti tarafından rapor alınması ve ayrıca keşif mahallinde 31.12.2000, 31.12.2001, 30.06.2002 tarihli gider pusulaları ile taşeronlara ödenen 189.449,19 TL ödemeye konu işlerin yapılıp yapılmadığının tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.

Kabule göre de davacı tarafça 23.12.2013 tarihinde ıslah dilekçesi verilerek dava değeri arttırılmış olmasına rağmen tüm tazminat kalemleri bakımından dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi doğru görülmediği gibi her bir zarar kalemi yönünden farklı davalılar sorumlu tutulmasına rağmen tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davalıların tümünün müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması da doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz eden davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün, temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 09.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

kazanci.com.tr