Bilindiği gibi, mali tatil uygulaması bu yıl, 1 Temmuz ila 20 Temmuz tarihleri arasında geçerli bulunmaktadır.[1] Adli tatil (çalışmaya ara verme) ise, bu yıl 20 Temmuz ila 31 Ağustos tarihleri arasında geçerli olacaktır.[2]    Bu durumda, mali tatil ile adli tatilin çakışmış olduğunu söyleyebiliriz. [3]
 
Mali tatil ile ilgili yasa 5604 sayılı yasa olup, buna göre mali tatilde bazı işlemler otomatik olarak uzamaktadır.   Mali tatil uygulamasına ilişkin açıklamalar Maliye Bakanlığınca yayımlanan 1 Seri Nolu Mali Tatil Uygulaması Hakkında Genel Tebliğde belirtilmiştir. [4]
 
Mali tatil nedeniyle kendiliğinden uzayan süreler nelerdir?
 
Son günü mali tatile rastlayan bazı süreler, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren 7 gün uzamış sayılmaktadır. Bu hüküm kapsamında olan süreler şunlardır:
 
1)      Beyana dayalı tarhiyatta, beyanname verme süresinin son günü mali tatil süresi içerisinde kalan vergi, resim ve harçlara ilişkin beyannamelerin verilme süreleri, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren 7 gün uzamaktadır.

2)      Mali tatil süresinin sonu beklenmeden beyannamelerin verilmesi her zaman mümkündür.

3)      İkmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyata ilişkin olup vadesi mali tatile rastlayan vergi, resim ve harçlar ile vergi cezaları ve gecikme faizlerinin ödeme süresi, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren 7 gün uzamış sayılmaktadır.

4)      İkmalen, re’sen veya idarece yapılmış olan tarhiyatlara karşı mükelleflerin uzlaşma talep etme veya cezada indirim talebinde bulunma süresinin son gününün mali tatile rastlaması halinde bu süre, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren 7 gün uzamış sayılmaktadır. Mali tatil süresi içinde uzlaşma veya cezada indirim talebinde bulunulması her zaman mümkündür.

5)      Vergilendirmeye ilişkin olaylarla ilgili olarak Maliye Bakanlığınca veya vergi dairelerince devamlı bilgi verme çerçevesinde istenecek bilgilerin verilmesine ilişkin sürenin son gününün mali tatile rastlaması halinde bu süre, mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren 7 gün uzamış sayılmaktadır.

6)      Mali tatilde idari dava açma süreleri uzar. Fakat, temyiz veya itiraz süreleri uzamaz.[5]
Örnek: kendisine 10.06.2014 tarihinde vergi ve ceza ihbarnamesi tebliğ edilen bir gerçek veya tüzel kişi açısından vergi mahkemesinde dava açma süresi nedir? Bu örnekte normalde dava açma süresi 09.07.2014 tarihine kadar dava açılabilir. Ancak bu süre, mali tatile tekabül ettiği için dava açma süresi 20 Temmuza kadar uzar. 20 temmuzdan sonra da 7 gün daha ek bir süre söz konusudur. Bu durumda son dava açma süresi 27.07.2014 tarihi olacaktır.   Bu mükellef dilerse, 27 Temmuz 2014 tarihini adli tatil süresi içerisinde kalması dolayısıyla 31 Ağustos 2014 tarihine kadar uzar. Bu tarihten sonra ek bir 7 gün daha dava açma süresi verilecektir. Sonuç olarak, dava açma süresi 07.09.2014 tarihi olacaktır.

7)      Kendisine vergi ve ceza ihbarnamesi 02.05.2014 tarihinde tebliğ edilen bir gerçek kişi bu vergi ve ceza ihbarnameleri ile ilgili   olarak uzlaşma komisyonuna süresi içerisinde müracaat etmiştir. Uzlaşma komisyonu   18.06.2014 tarihinde toplanıp, müzakerelere başlayıp, sonuçta 18.06.2014 tarihinde uzlaşma sağlanamamıştır.   Bu durumda mükellef 02.07.2014 tarihinde vergi mahkemesine dava açabilir. Bu süre mali tatil kapsamı içerisinde kalması dolayısıyla dava açma süreleri otomatik olarak etkilenir.   Bu durumda en son dava açma süresi mali tatil ile adli tatilin çakışması nedeniyle en son 07.09.2014 tarihi olarak dikkate alınmalıdır.

8)      Tarhiyat öncesi uzlaşma komisyonuna 2.5.2014 tarihinde iştirak eden mükellef tarhiyat öncesi uzlaşmada uzlaşmaya varamamıştır.   Tutanağı aynı gün tebliğ alan mükellef ne zaman dava açar? Mükellefe vergi ve ceza ihbarnamesinin vergi dairesi tarafından tebliğ edilmesi mutlaka beklenir. Vergi dairesi tarafından   ihbarnamelerin 02.06.2014 tarihinde tebliğ edildiğini varsayalım. Bu durumda, dava açma süresinin son günü mali tatilin başlangıcı olan 01.07.2014 tarihine tekabül ettiği için dava açma süresi zincirlemeli olarak uzar ve en son 27 Temmuz 2014 tarihinde biter. Bu tarih ise, adli tatilin kapsamı içerisinde kalması dolayısıyla doğal olarak dava açma süresi adli tatilin bitimine denk gelen 07.09.2014 tarihi olarak ikinci kez uzamış sayılır.
          
Adli tatil uygulamaları nelerdir? Adli tatilde Süreler nasıl etkilenir?
 
1) Adli Tatil Dönemi Nedir?

 
07.07.2013 tarih ve 28700 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yargı Hizmetleri İle İlgili Olarak Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la yapılan değişiklikler çerçevesinde;
 
1.      Danıştay Kanunu’nun 86. maddesi gereği Danıştay daireleri,
2.      İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 61. maddesi gereği de bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri,
 
20 Temmuz 2013 – 31 Ağustos 2013 döneminde çalışmaya ara verecek, diğer bir ifadeyle
adli tatilde olacaklardır.
 
2) Çalışmaya Ara Veren / Vermeyen Mahkemeler Hangileridir?
 
Adli tatil bazı mahkemeler için söz konusu değildir. İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 61. maddesine göre, yargı çevresine dahil olduğu bölge idare mahkemesinin bulunduğu il merkezi dışında kalan idare ve vergi mahkemeleri çalışmaya ara vermemektedir.
 
Buna göre vergi mahkemesi itiraz mercii olan bölge idare mahkemesiyle aynı ildeyse çalışmaya ara verir, farklı ilde ise çalışmaya ara vermez. Hak kayıplarının önlenmesi açısından bu konuya özellikle dikkat edilmesinde yarar vardır.
 
3) Adli Tatilin Sürelere Etkisi Nedir?
 
İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 8. maddesine göre bu Kanun’daki sürelerin son gününün adli tatile rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren 7 gün uzamaktadır. Buna göre, adli tatil kapsamına giren tüm dilekçelerin en geç 7 Eylül mesai bitimine kadar Mahkemeye sunulması gerekmektedir.
 
Adli tatil nedeniyle uzayacak süreler, İdari Yargılama Usulü Kanunu’yla belirlenen bütün süreleri kapsamaktadır.
 
Adli tatil nedeniyle uzayacak sürelerden önemli bazıları şunlardır:

1.      İYUK’nun 7. maddesinde yer alan dava açma süresi.
2.      İYUK’nun 16. maddesinde yer alan cevap verme süresi.
3.      İYUK’nun 27. maddesinde yer alan yürütmenin durdurulması hakkında karara itiraz süresi.
 
Öte yandan, yukarıda da belirtildiği üzere, bazı mahkemeler çalışmaya ara vermemektedir. Çalışmaya ara vermeyen mahkemelerle ilgili sürelerin adli tatilden etkilenmediği dikkate alınmalıdır.
 
4) Adli Tatilden Etkilenmeyen Süreler Nelerdir?
 
Yukarıda da belirtildiği üzere, İdari Yargılama Usulü Kanunu’ndaki sürelerin son gününün adli tatile rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren 7 gün uzamaktadır.
 
Buna göre, adli tatilden etkilenen süreler sadece İdari Yargılama Usulü Kanunu’ndaki sürelerdir. Diğer kanunlarda yer alan süreler adli tatilden etkilenmemektedir. Bu kapsamda örneğin, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da yer alan ödeme emrine ve haciz işlemlerine karşı açılan davalarda süre uzamamaktadır. Yine uzlaşmanın sağlanamaması halinde Vergi Usul Kanunu’nun ek 7. maddesi uyarınca tanınan dava açma süresi ile ilgili de, ödeme emirleri yönünden geçmişte verilen Danıştay kararlarından hareketle, sürenin uzamayacağı sonucuna varılabilir.
 
5) Mali Tatil Nedeniyle Uzayan Sürelerin Son Gününün Adli Tatile Rastlaması Halinde Durum Nedir?
 
15.03.2007 tarih ve 5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun’un 1. maddesi gereği 02.07.2013 – 22.07.2013 dönemi mali tatildir. Mali tatil nedeniyle işlemeyen sürenin dikkate alınmasıyla bulunan dava açma süresinin son gününün adli tatile rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren 7 gün uzamaktadır.
6) Diğer Hususlar
 
1.      Adli tatil dönemi içerisinde dava açılmasına ve adli tatilden etkilenen diğer başvuruların yapılmasına hukuksal bir mani bulunmamaktadır. Bu çerçevede adli tatil dönemi içinde dava açılması her zaman mümkündür.
2.      İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 61. maddesine göre, adli tatilde, bölge idare mahkemesi başkanının önerisi üzerine, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, her bölge idare mahkemesi merkezinde idare ve vergi mahkemesi başkan ve üyeleri arasından görevlendirilen 3 hâkimin katıldığı bir nöbetçi mahkeme kurulmaktadır.
 
Nöbetçi mahkeme, yürütmenin durdurulmasına ve delillerin tespitine ait işler ile kanunen belli süre içinde karara bağlanması gereken işleri yapmaktadır.
 
Benzer şekilde Danıştay Kanunu’nun 86. maddesi gereğince Danıştay’da bir nöbetçi daire kurulmaktadır. Bu daire esas olarak hükümetçe verilen ivedi ve kanunen belli sürede karara bağlanması gereken işler ile yürütmenin durdurulmasına veya delillerin tespitine ait işleri yapmaktadır.

 

(Bu köşe yazısı, sayın Av. N. Gaye ALPASLAN tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)


--------------------------
[1] Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkındaki 15.3.2007 gün ve 5604 sayılı Yasa md.1
[2] Yargı Hizmetleri İle İlgili Olarak Bazı Yasalarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. Bkz. 07.07.2013 gün ve 28700 sayılı RG.
[3] ALPASLAN Mustafa – SAKAL Mustafa, Vergi Hukuku Uygulamaları-I, İzmir, 2008, s.401-416
[4] Bkz. Vergiler Özgün Sirküler 2011/121: “Adli Tatil ve Vergi Uyuşmazlıklarına Etkileri Nelerdir?”
[5] Mali tatilde temyiz süreleri uzamaz. Bkz. Dnş. 3. D., 30.09.2009 gün ve E:2009/4122-K:2009/2814 sayılı kararları.