Sayıştay 6. Dairesi Sosyal Denge Tazminatıyla ilgili olarak verdiği 27.03.2014 tarihli ve D6/2014-14/B karar nolu kararıyla Sosyal Denge Tazminatı alan memurları şoke etti. Bu kararın detaylarını açıklamadan önce Sosyal Denge Tazminatından bahsetmek gerekmektedir.

Özellikle mahalli idarelerde çalışan personel bazı sıkıntılar yaşasa da diğer kamu kurumlarında çalışanlardan daha fazla ücret alabilmektedir. Mahalli idarelerde çalışan personele her ay ilave olarak Sosyal Denge Tazminatı adı altında brüt 731 TL tutarında ödeme yapılabilmektedir.

Anayasa değişikliğinden önce fiili durum haline getirilen sosyal denge tazminatı Anayasa değişikliğinden sonra 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun 32'nci maddesinde yapılan değişiklikle birlikte hukuki zemine kavuşturulmuştur. Ayrıca, 375 sayılı KHK'nin ek 15'inci maddesi bu ödemenin çerçevesini çizmiştir.

Hangi personel bu ödemeden yararlanabilir?

Sosyal denge tazminatından belediyeler, bağlı kuruluşları ve il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen ve 4688 sayılı Kanun hükümleri uyarınca kamu görevlisi tanımı kapsamına giren çalışanların tamamının yapılacak sözleşme hükümlerinden yararlandırılması gerekmektedir.

Buna göre, kurumlar tarafından yapılacak denge tazminatı ödemelerinde, kamu görevlileri arsında sendika üyesi olmalarına veya olmamalarına göre bir ayrıma gidilemeyecek, personelde belli bir sendikaya üye olma şartı aranmayacak ve söz konusu kurumlarda kamu görevlisi kapsamına giren tüm personelin (memur, 4/B, 4/C gibi) bu ödemeden yararlandırılması gerekecektir.

Sosyal Denge Tazminatının ödenme şartları nelerdir?

375 sayılı KHK'nin ek 15'inci maddesi ile bu ödemenin nasıl yapılacağının çerçevesi çizilmiş, 4688 sayılı Kanun'un 32"nci maddesinde ise Sosyal Denge Tazminatının nasıl ödeneceği ile hangi hallerde ödenmeyeceği açıkça belirlenmiştir. Buna göre;

1- 27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı KHK'nin ek 15"inci maddesi hükümleri çerçevesinde sosyal denge tazminatının ödenmesine belediyelerde belediye başkanının teklifi üzerine belediye meclisince, il özel idaresinde valinin teklifi üzerine il genel meclisince karar verilmesi halinde, sözleşme döneminde verilecek sosyal denge tazminatı tutarını belirlemek üzere ilgili mahalli idarede en çok üyeye sahip sendikanın genel başkanı veya sendika yönetim kurulu tarafından yetkilendirilecek bir temsilcisi ile belediyelerde belediye başkanı, il özel idaresinde vali arasında toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabilir. Bu sözleşmeyi yapmak ihtiyari olup, zorunlu değildir.

2- Yapılacak sözleşme, toplu sözleşme dönemi ile sınırlı olarak uygulanır ve sözleşme süresi hiçbir şekilde izleyen mahalli idareler genel seçimi tarihini geçemez. Mahalli idareler genel seçim tarihini izleyen üç ay içerisinde de toplu sözleşme dönemiyle sınırlı olmak üzere sözleşme yapılabilir. Bu sözleşmeye dayanılarak yapılan ödemeler kazanılmış hak sayılmaz.

3- Sosyal Denge Tazminatının ödenebilecek aylık tutarı, 4688 sayılı Kanuna göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarı geçmemek üzere ilgili belediye ve il özel idaresi ile ilgili belediye ve il özel idaresinde en çok üyeye sahip kamu görevlileri sendikası arasında anılan kanunda öngörülen hükümler çerçevesinde yapılabilecek sözleşmeyle belirlenir.

Ödenecek aylık Sosyal Denge Tazminatı tutarı ve yapılacak kesintiler

Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2014 ve 2015 Yıllarını Kapsayan 2. Dönem Toplu Sözleşmede Sosyal Denge Tazminatının hangi şartlarda ödeneceği ile tavan tutarının ne kadar olduğunu görüyoruz.

Buna göre; belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine, 4688 sayılı Kanun'un 32'nci maddesinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde ödenebilecek sosyal denge tazminatı aylık tavan tutarı en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) %100'üdür. Yani 9500 * 0,076998 = 731,481 TL'dir.

Sosyal denge tazminatı vergiden istisna tutulmadığı için hem % 15 gelir vergisi hem de 0,00759 oranında damga vergisi kesintisi yapılacaktır. Bu kesintiler yapıldıktan sonra ödenecek azami tazminat tutarı ise 616,21 TL olacaktır.

Bu tazminatın verilmesi yönünde yapılabilecek sözleşmelerde, tavan tutarı aşmamak kaydıyla ödenebilecek tazminatın aylık tutarı, görev yapılan birim ve iş hacmi, görevin önem ve güçlüğü, görev yerinin özelliği, çalışma süresi, kadro veya görev unvanı ile derecesi gibi kriterlere göre farklı olarak belirlenebilir.

Sayıştay 6. Daire Başkanlığı bu ödemeden sigorta primi kesilmeli diyor

Sayıştay 6. Dairesi Başkanlığı Sosyal Denge Tazminatıyla ilgili olarak verdiği 27.03.2014 tarihli ve D6/2014-14/B karar nolu kararıyla bu tazminattan sigorta primi kesintisi yapılması gerektiği yönündeki kararıyla tam anlamıyla memurları şok etti. Çünkü, bu kesintiler neticesinde memurların maaşında önemli tutarda düşme olacaktır.

Bu kararda şu ifadelere yer verilmiştir; "Ancak, 375 sayılı KHK'nın "Ek Ödeme"yi düzenleyen Ek 9'uncu maddesinin 9'uncu fıkrasında; sözleşmeli personele yapılacak ek ödemenin damga vergisi hariç herhangi bir vergiye ve sigorta prim kesintisine tabi tutulmayacağı açıkça belirtilmiş olup, 375 sayılı KHK'nın ek 15 inci maddesinde düzenlenen "Sosyal Denge Tazminatı" ödemesi için ise ne bahse konu KHK'da ne de başka bir kanuni düzenlemede gelir vergisine ve sigorta kesintisine tabi tutulmayacağına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamaktadır." İfadesine yer verilmiştir.

Ayrıca, bu Kararda; 375 sayılı KHK'nın ek 15 inci maddesine istinaden kamu görevlilerine ödenecek sosyal denge tazminatları üzerinden de, bu ödemeler üzerinden sigorta prim kesintisi yapılmayacağına ilişkin herhangi bir kanun hükmü bulunmadığından sigorta prim kesintisi yapılması gerekmektedir.

Memurlar.net olarak, Sayıştay'ın vermiş olduğu bu kararın, 5510 sayılı Kanunun 80 inci maddesine aykırı olduğunu düşünüyoruz.

Bu maddede hangi ödemelerden sigorta primi kesintisi yapılacağı açıkça belirtilmiştir. Buna göre; "Bu Kanuna göre ilk defa 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olanların prime esas kazançlarının hesabında;

a) Aylıklarını personel kanunlarına göre alan sigortalılar için;

1) İlgili kanunları uyarınca aylık gösterge ve ek göstergeler üzerinden ödenen aylık tutarları,

2) Memuriyet taban aylık ve kıdem aylık tutarları,

3) Makam, temsil ve görev tazminatları, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 152 nci maddesi uyarınca (bölge, kurum, birim, çalışma mahalli, görevin niteliği ve benzeri kriterlere dayalı olarak asıl tazminatlara ilave, ek veya ayrıca ödenen tazminatlar hariç) ödenen tazminatlar (375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki (III) sayılı Cetvelin 1 inci ve 2 nci sıralarında sayılanlar ile düzenleyici ve denetleyici kurumların emsali personeli için, 152 nci maddenin "II- Tazminatlar" kısmının "A- Özel Hizmet Tazminatı" bölümünün (ğ) bendi ile "F- Denetim Tazminatı" bölümünün (b) bendinde yer alan tazminatlar esas alınır), 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun ek 17 nci maddesinin (A) bendinde yer alan cetvelde belirtilen oranlar üzerinden ödenen hizmet tazminatı (28/2/1982 tarihli ve 2629 sayılı Kanun ile 17/11/1983 tarihli ve 2955 sayılı Kanuna göre tazminat veya üniversite ödeneği alanların sadece rütbelerinin karşılığı hizmet tazminatları), 11/10/1983 tarihli ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun 12 nci maddesi uyarınca ödenen üniversite ödeneği, 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununun 106 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca ödenen ek ödeme," üzerinden sigorta primi kesintisi yapılacaktır.

Görüleceği üzere, bu maddede sayılmayan bir ödemeden sigorta primi kesintisi yapılması mümkün değildir. Dolayısıyla Sayıştay 6. Dairesinin verdiği karar 5510 sayılı Kanuna aykırı bir nitelik arzetmektedir. Bu kararıyla birlikte Sosyal Denge Tazminatı üzerinden % 14 oranında sigorta prim kesintisi yapılması gerekecektir ki bunun sonucu ele geçen sosyal denge tazminatının net tutarının 87 TL azalmasıdır.

Bu karar sonrasında yeni hesaplama şu şekilde olacaktır;

Sigorta primi kesintisi: 9500 * 0,076998 = 731,481 * % 14 = 102,41

Gelir Vergisi kesintisi: (731,481-102,41)* % 15 = 94,36

Damga Vergisi kesintisi :731,481* 0,00759 = 5,55

Toplam kesinti = 202,32

Net Ödeme = 731,481-202,32 = 529,161

Memurların uğradığı zarar ise; 616,21- 529,161 = 87,049

Ümit ederiz ki Sayıştay bu kararını yeniden gözden geçirir.

Bu ödemeden yararlanamayacak mahalli idare personeli var mıdır?

Bazı şartları taşımayan mahalli idareler bu sözleşmeyi imzalayamazlar ve buralarda görev yapan personel bu tazminatı alamaz. Buna göre, Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesi yapılacak ilgili mahalli idarelerin;

1- Vadesi geçmiş vergi, sosyal güvenlik primi ile Hazine Müsteşarlığı"na olan borç toplamının gerçekleşen en son yıl bütçe gelirlerinin yüzde onunu aşmaması,

2- Ödeme süresi geçtiği halde ödenmemiş aylık ve ücret borcu bulunmaması,

3- Gerçekleşen en son yıla ilişkin toplam personel giderinin, gerçekleşen en son yıl bütçe gelirlerinin belediyelerde % 30"unu, il özel idaresinde % 25"ini aşmaması, gerekmektedir. Bu şartların taşınmaması hallerinde bu madde kapsamında sözleşme yapılamaz. Haliyle sözleşme yapılmayan kurumlarda çalışan personel ise bu ödemeden yararlanamaz.

Ayrıca, bu şartları taşımadığı halde sözleşmenin yapılmasından sonra bu koşulların oluşması durumunda mevcut sözleşme kendiliğinden hükümsüz kalır.

Bazı mahalli idareler tazminattan yararlanamayacakları ayrıca belirliyor

Bazı mahalli idareler yapmış oldukları toplu sözleşmelerde sosyal denge tazminatı alamayacak personeli ayrıca belirlemektedirler. Buna göre;

1- 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125'inci maddesinde belirtilen aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarının kesinleşmesi halinde 1 ay süresince,

2- Kararın kesinleşip kesinleşmediğine bakılmaksızın geçici olarak görevden uzaklaştırılma, tutukluluk veya hükümlülük hallerinde görevden uzak kalınan süre boyunca,

3- Ücretsiz izin alınması halinde izin süresince, sözleşme hükümlerinden yararlandırılmamaktadırlar.

Ayrıca, kendi kurumundan sosyal denge tazminatı alan geçici görevli memur personel de sözleşme hükümlerinden yararlandırılmamaktadır. Görüleceği üzere, bu konuda yeknesaklık yoktur.

Sonuç olarak belediyelerin yapmış oldukları toplu sözleşmeler incelendiğinde bazı belediyelerin işin suyunu çıkardığı görülmektedir. Kimileri emekli ikramiyesini fazla ödemekte, kimileri bayram ikramiyesi ödemekte, kimileri de sosyal denge tazminatını belirlenen tavanın üzerinde ödeyerek sistemi ve kendilerini zora sokmaktadırlar. Dolayısıyla kimse babasının malını taksim etmediği için bu konulara çeki düzen verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Aksi takdirde mevzuat dışı ödeme yarışları duvara çarpar. Ancak, bir kanun çıkarıp ilgilileri kurtarırız deniyorsa, biz de zenginin malı züğürtün çenesini yorar deyip geçeriz.

Devlet Personel Başkanlığı'nın Sosyal Denge Tazminatı görüşü

Devlet Personel Başkanlığı Sosyal Denge Tazminatıyla ilgili olarak kendisine sorulan aşağıdaki soruları cevaplayarak önemli bir boşluğu doldurmuştur.

1- Mahalli idarelerde sosyal denge tazminatını belirlemek üzere yapılacak sözleşme hükümlerinden 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B ve 4/C maddelerine göre istihdam edilen personel yararlanabilir mi?

Belediyeler, bağlı kuruluşları ve il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen ve 4688 sayılı Kanun hükümleri uyarınca kamu görevlisi tanımı kapsamına giren çalışanların tamamının yapılacak sözleşme hükümlerinden yararlandırılması gerekir.

2- Mahalli idarelerde sosyal denge tazminatını belirlemek üzere sözleşme imzalayan sendikanın diğer sendikaların üyelerinden veya sendika üyesi olmayan kamu görevlilerinden dayanışma aidatı alınır mı?

4688 sayılı Kanunun 32 nci maddesi uyarınca akdedilecek sözleşmenin konusunun, toplu sözleşmelerde belirlenen tavanı aşmamak kaydıyla ilgili kurum ve kuruluşlarda çalışan kamu görevlilerine ödenecek sosyal denge tazminatını belirlemek olduğundan, bu sözleşmelerde taraf olan sendikanın dışında kalan sendikaların üyelerinden veya sendika üyesi olmayan kamu görevlilerinden dayanışma aidatı veya başka adlar altında bir ödenti (aidat) alınmasına ilişkin hükümler ile sosyal denge tazminatının ödenmesinde aynı kadro veya pozisyonlarda bulunan kamu görevlileri arasında ayrım niteliği taşıyan hükümler konulamaz.

3- Mahalli idarelerde yapılacak sözleşmelerde; "...toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabilir" hükmü karşısında, üç ayı geçtikten sonraki süreçte mahalli idarelerle sözleşme yapılır mı?

4688 sayılı Kanunun 32 nci maddesinde yer alan; "toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabileceği" ibaresi, üç ayı geçtikten sonraki süreçte sözleşme yapılamayacağı anlamına gelir.

4- "...Mahalli idareler genel seçim tarihini izleyen üç ay içerisinde de toplu sözleşme dönemiyle sınırlı olmak üzere sözleşme yapılabilir..." hükmü çerçevesinde üç ayı geçtikten sonraki süreçte mahalli idarelerle sözleşme yapılır mı?

Aynı maddede yer alan "...Mahalli idareler genel seçim tarihini izleyen üç ay içerisinde de toplu sözleşme dönemiyle sınırlı olmak üzere sözleşme yapılabilir..." hükmü de mahalli idareler genel seçim tarihini izleyen üç ayı geçtikten sonraki süreçte mahalli idarelerle Sosyal Denge Tazminatını belirlemek üzere sözleşme yapılamayacağı anlamına gelir.