Bu yazımızda, tereddütlü konulardan biri olan, sokağa çıkma yasağı ilan edilen günlerde ücret ödenip ödenmeyeceği, ücretsiz izin veya yıllık izin kullandırılıp kullandırılamayacağı, telafi çalışması yaptırmanın mümkün olup olmadığı hususları uygulamadaki görüşlerle beraber değerlendirilecektir.

Bilindiği üzere, COVID-19 salgını sebebiyle, Cumartesi ve Pazar günleri sokağa çıkma yasağı uygulanmakta olup, ayrıca hafta içinde 23 Nisan, 1 Mayıs gibi genel tatillerin olması durumunda ayrıca bu genel tatiller ile hafta sonlarının birleştirilmesi suretiyle sokağa çıkma yasağı uygulanmaktadır. Keza, 65 yaş ve üstü kişiler, kronik rahatsızlığı bulunan kişiler ile 20 yaş ve altı kişilere de bu dönem boyunca devamlı sokağa çıkma yasağı uygulanmaktadır.

İş Mevzuatında sokağa çıkma yasağı günleri için ücret ödenip ödenmeyeceği ile ücretsiz izin veya yıllık izin kullandırılmasının, hatta avans yıllık ücretli izin kullandırılmasının mümkün olup olmadığı hususları hakkında net bir hüküm bulunmamaktadır. Konumuz çeşitli açılardan aşağıda başlıklar halinde ele alınacaktır.

1) Haftalık 2-4 Günlük Sokağa Çıkma Yasağı Günleri:

Bilindiği üzere, hafta içinde 23 Nisan, 1 Mayıs gibi genel tatillerin olması durumunda ayrıca bu genel tatiller ile hafta sonlarının birleştirilmesi suretiyle sokağa çıkma yasağı uygulanmaktadır.

Uygulamada yer alan bir görüşe göre, mezkur haftalık 2-4 günlük sokağa çıkma yasağı günleri için ücret ödenmez. Çünkü, Anayasa’da da belirtildiği üzere, ücret emeğin karşılığı olduğu için, bu günlerde bir çalışma olmadığından işçi de ücrete hak kazanmaz. Hemen belirtelim ki, işçi bu günlerde uzaktan çalışma yapmışsa, bu görüşe göre de ücrete hak kazanacaktır.

Diğer bir görüşe ise, haftalık 2-4 günlük sokağa çıkma yasağı günleri için tam ücret ödenmelidir. Bu süreler, 4857 sayılı İş Kanunu m. 25/III ve m. 40 de belirtilen, işçinin zorlayıcı sebeplerle çalışamadığı bir haftaya kadar geçen süreler için yarım ücret ödeneceği hükmü kapsamında da değerlendirilemez. Çünkü, bu görüşe göre, işçinin zorlayıcı sebeplerle çalışamadığı bir haftaya kadar geçen süreler için yarım ücret ödeneceği hükmü, bir haftayı aşan bir sürenin olması durumu için getirilmiştir. Bu sürelerde işçiyle anlaşma durumunda ücretsiz izin kullandırılması da mümkün ise de, yargı mercilerince irade fesadı halleri burada incelenebilecektir. Bu sürelerde yıllık izin kullandırılması, yıllık izinden en az 10 günlük sürenin saklı kalması kaydıyla mümkündür. Yine, İş Kanunu m. 64’e göre, ücreti ödenen bu süreler için, işveren işçiye 4 aya kadar, tatil günleri haricinde, günlük çalışma süresi 11 saati aşmamak kaydıyla, günde 3 saat telafi çalışması yaptırabilecektir.

2) 65 Yaş ve Üstü Çalışanlar, Kronik Rahatsızlığı Bulunan Çalışanlar ile, 20 Yaş ve Altı Çalışanlar İçin Devamlı Uygulanan Sokağa Çıkma Yasağı Günleri:

Bu halde, 4857 sayılı İş Kanunu m. 25/III ve m. 40 de belirtilen, işçinin zorlayıcı sebeplerle çalışamadığı bir haftaya kadar geçen süreler için yarım ücret ödeneceği hükmü burada değerlendirilmelidir. Yani, işçiye ilk bir hafta için yarım ücret ödenir, bir haftadan sonraki süreler için ise, ücret ödenmez. Yaşlılık aylığı almayan ve diğer şartları taşıyan işçiler, 7244 sayılı Kanun kapsamında pandemi ücretsiz izin uygulamasına dahil edilebilir ve bu halde işçi nakdi ücret desteği alır. İşveren, isterse, işçi lehine bu sürelerde tam ücret ödeyebilecektir. Yine, aynı şekilde, bu sürelerde yıllık ücretli izni olan işçilere yıllık ücretli izin de kullandırılabilir. Tabii ki, bu işçilerin uzaktan çalışması halinde, tam ücrete hak kazanacakları şüphesizdir.

3) Avans Yıllık Ücretli İzin:

Gelecek senelerin yıllık ücretli izinlerinden mahsuben izin kullandırılması anlamında olan avans yıllık izin kullandırılması konusu uygulamada tartışmalıdır. Bir görüşe göre, gelecek senenin yıllık ücretli izninden en az 10 günlük süre saklı kalmak kaydıyla avans yıllık ücretli izin kullandırılması mümkündür.

Bir diğer görüşe ise, avans yıllık ücretli izin kullandırılması konusunda bir düzenleme olmadığı için, avans yıllık ücretli izin kullandırılamaz, kullandırılır ise, işveren tarafından işçiye verilen diğer ücretli izinler kapsamında değerlendirilebilecektir. Şu kadar ki, Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliğinin 10. maddesine göre, henüz yıllık ücretli izin hakkını kazanmayan işçileri de kapsayacak şekilde toplu izin uygulaması yaptırılabilir. Bu hükmün haricinde, avans yıllık ücretli izin için bir düzenleme bulunmamaktadır.

Yukarıda bahsedilen konular hakkında net düzenlemelerin yapılması, geçirdiğimiz bu zor dönemde çalışma barışının sağlanması açısından önem arz etmektedir.