%25 Artış Sınırını Aşan Kira Ödemesinin İadesi İstenebilir mi ?

Av. Ahmet Burak YALÇIN videoda sizler için anlatıyor.

%25 artış oranı sınırlamasının yasal dayanağı nedir ? Bu sınırlama, hangi tarihe dek geçerlidir ?

Bildiğiniz gibi, 11 Haziran 2022 tarihli, 7409 sayılı Geçici Kanun ile getirilen düzenleme ile, 1 Temmuz 2023 tarihine kadar geçerli olmak üzere, konut kiralarında kira artışının %25'i geçemeyeceği, yasal koruma altına alındı. Konuya ilişkin görüşümüz sorulduğunda, Anayasal haklardan olan mülkiyet hakkını son derece kısıtlayan bu düzenlemeyi yerinde bulmadığımızı ve konunun Anayasa Mahkemesinin önüne taşınması gerektiğini belirtmiştik. Yeri gelmişken, anılan yasanın iptali talebinin, şu sıralar Anayasa Mahkemesinin önünde olduğunu da ifade edelim.

Mal sahibiyle arasını bozmak istemeyen bir kiracı danışanımız, mal sahibinin kira arttırımı yönündeki yoğun ısrarı ve aksi halde daireyi satacağı gerekçesiyle, kira bedelinde, dönem itibariyle, yasal arttırım oranı olan %25'in son derece fevkinde, %71 oranında zam yapmaya zorlanmıştır.

Bu arttırıma rağmen mal sahibi, kiracının tahliyesi için yeniden başlattığı tacizlerini, hukuki temeli olmayan bir ihtarnameyle süslemeye kalkışınca, kiracı danışanımız misafirimiz olmak istediğini tarafımıza iletti.

Yasaya rağmen %25'i aşan kira arttırımı yapılabilir mi ? 

Yapılırsa geçerli midir ? Fazla artışın iadesi mümkün müdür ? 

Sevgili Dostlar, geçici yasanın "%25'i aşan kira arttırımı yapılamaz!" şeklindeki  hükmü mevcutken, belirlenen bu oranın üzerindeki artış miktarı yapılması, kiracının rızası alınsa bile, yok hükmündedir. Bu durumda kiracı,  yapmış olduğu fazladan ödemeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'unun "Sebepsiz Zenginleşme" başlıklı hükümleri uyarınca  mal sahibinden geri isteyebilir.

Geçici yasaya rağmen %25'i aşan kira arttırımı yapılması durumunda kiracılar neye dikkat etmelidir ?

Burada kiracılar yönünden dikkat edilmesi gereken husus, "nasılsa önceki aylarda fazladan kira bedeli ödedim, bu ay ödediğim miktarı düşüp az ödeyeyim ya da hiç ödemeyeyim" anlayışından kesinlikle uzak durulması gerektiğidir.

Mal sahibinin rızası olmadan, mahsuplaşmaya yönelik olarak yapılan eksik kira ödemeleri veya hiç kira ödememe hali, mal sahibi tarafından tahliye sürecinde aleyhinize kullanılabileceği ve sizi yargılama giderleri ile karşı karşıya bırakabileceği, sürecin doğru yönetilememesi halinde de, tahliye kararı ile yüzleşmek zorunda kalabilirsiniz.