HaberTürk’ten Ahmet Kıvanç’ın haberine göre; Hayat pahalılığı nedeniyle geçinmekte zorlandığı için mesai saatleri dışında ikinci bir işte çalışanların sayısı giderek artıyor. İkinci işte çalışanlar bu durumu genellikle patronlarından gizliyorlar. İş sözleşmesinde ikinci bir işte çalışma yasağı bulunanlar, işten atılabiliyorlar. Konuyla ilgili istinaf mahkemesinde kesinleşen yargı kararı, ikinci işte çalışanları sevindirdi.

Karara geçmeden öce, genel bir bilgi vermek istiyorum. İş Kanunu’na göre, personel sayısı 30’dan fazla olan işyerinde en az 6 ay çalışmış olan bir işçi işten çıkartılırken işverenin geçerli bir sebep ortaya koyması gerekir. Geçerli sebeple işten çıkartılan işçinin ihbar ve kıdem tazminatı ödenir.

İşverenin işten çıkarma sebebinin geçersiz olduğunu iddia eden işçi, işe iade davası açabilir. Davayı kazandığı takdirde işe başlatılmazsa 4 aydan 8 aya kadar değişen ücret tutarında işe başlatmama tazminatı ödenir. İşe başlatılması halinde ise boşta geçen sürelerin 4 aya kadar olan kısmının ücreti ödenir.

İKİNCİ İŞTE ÇALIŞAN KURYE İŞTEN ÇIKARTILDI

İstinaf mahkemesi kararına konu olan dava dosyasına göre, İstanbul’da kurye olarak çalışan bir işçi, mesai saatleri dışında başka bir işverene bağlı olarak çalıştığı için iş akdi haklı fesih yapılarak tazminatsız işten çıkartıldı. İş mahkemesi, işçinin işe iade davası açması üzerine, tanık ifadeleri ve GPS sistemi ile işçinin mesai saatleri harici başka yerde çalışmış olmasının işçi ile işveren arasında güven kırıcı ortam tüzahürüne neden olduğunu, bunun “geçerli fesih” sebebi oluşturduğunu belirterek işçinin işe iade talebini reddetti ancak kıdem tazminatı ödenmesini kararlaştırdı.

Geçerli nedenle fesihte işveren ihbar ve kıdem tazminatı ödüyor ancak işçi işe iade edilmiyor.

İŞVEREN SÖZLEŞMEDEKİ “İKİNCİ İŞTE ÇALIŞMA” YASAĞINI ÖNE SÜRDÜ

İş mahkemesinin kararı işçi ve işverence istinaf mahkemesine taşındı. İşveren istinaf dilekçesinde, işçi ile işe girerken 2018 yılında imzalanan sözleşmede başka bir işte çalışamayacağına dair yasak konulduğunu, kuryenin kendisi ile çalışırken başka bir işte de sigortalı çalıştığına dair Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtlarının bulunduğunu, işçinin sadakat borcuna aykırı davrandığını, haklı sebeple iş akdinin feshedildiğini, iş mahkemesinin geçerli nedenle fesih kararının kaldırılmasını talep etti.

İşçi ise savunmasında, işe girerken işverene sunduğu SGK hizmet dökümünde aynı anda ikinci işte çalıştığının belli olduğunu, buna rağmen iki yılı aşkın çalışmadan sonra ikinci işte çalışmasının fesih sebebi yapıldığını belirterek, işe iade kararı verilmesini istedi.

SÖZLEŞMEDEKİ İKİNCİ İŞTE ÇALIŞMA YASAĞI ANAYASA’YA AYKIRI BULUNDU

İstinaf başvurusunu inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) 29. Hukuk Dairesi, işverenin istinaf talebini tümüyle reddederek, işçiyi haklı buldu.

BAM kararında, işçi işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinde “Süresiz işçi tüm mesai ve faaliyetini işverene hasreder. İş hizmetini başka yerde ücretsiz bile olsa hiçbir gerekçeyle işveren dışında sürdürmeyeceğini peşinen kabul etmiştir” hükmü bulunduğuna dikkat çekildi. İşverenin iş akdini bu hükme dayanarak tazminatsız feshettiği vurgulanan kararda, işçinin yan iş yapmasının sadakat borcuna aykırı olup olmadığı ya da haksız bir rekabet oluşturup oluşturmadığının; oluşturuyorsa bunların sebep ve sonuçlarının da iş akdinin fesih bildiriminde yer alması gerektiği kaydedildi.

İşçinin yasal sınırlar içinde iş ilişkisine girmesini engelleyen iş sözleşmesi hükümlerinin kural olarak Anayasa’nın çalışma hakkı ve özgürlüğünü düzenleyen 48 ve 49. maddelerine aykırılık oluşturduğu kaydedilen kararda, işverenin, işçinin yan iş yapmasının işyerinde olumsuzluğa yol açtığı iddiasının bulunmadığı, kaldı ki SGK hizmet dökümünden işçinin ilk işe girdiği tarihte de ikinci bir işte çalıştığı, aynı döneme ilişkin her iki işyerinden sigorta bildirimlerinin yapıldığı, iki yılı aşkın hizmet döneminde buna ilişkin herhangi bir ihtar vb yaptırımla karşılaşmadığı, sadakat borcuna aykırılığın savunulmadığı, ispatlanmadığı, yapılan işin kuryelik olduğu, haksız rekabet oluşturacak bir ihlal durumu olmadığı gibi yapılan işin niteliğine de uygun olmadığı, iş akdinin feshinin tüm bu nedenlerle haklı ve geçerli bir sebebe dayanmadığı, işçinin işe iadesinin gerektiği sonucuna varıldığı belirtildi.

Kanuna göre, 2022 yılı için 107.090 TL’nin altındaki alacak davaları ile ilgili istinaf mahkemesi kararları Yargıtay’da temyiz edilemiyor. İşçinin işe başlatılmaması durumunda ödenecek tazminatlar bu tutarın altında kaldığı için BAM’ın kararı kesin hüküm niteliğini taşıyor.

KARAR NE ANLAMA GELİYOR?

İstinaf mahkemesinin kararı, işçi bir işverene bağlı çalışırken ikinci bir işte çalışmasının iş sözleşmesi ile dahi tümüyle engellenemeyeceği anlamına geliyor. Karara göre, işçinin ikinci işte çalışmasının engellenebilmesi için işçinin işverene sadakat borcuna aykırılık teşkil etmesi, haksız bir rekabet oluşturması, işyerinde olumsuzluğa yol açması ve iş akdi feshedilirken bu durumun/durumların fesih bildiriminde sayılması gerekiyor.