“Yolsuzluk” soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra görevden alınan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun avukatı Mehmet Pehlivan, ifadeye çağrılmıştı.
Pehlivan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında tutuklama talebiyle adliyeye sevk edilmişti.
Avukatı Mehmet Pehlivan, “suç örgütüne üye olma” iddiasıyla çıkarıldığı Sulh Ceza Hâkimliği tarafından tutuklandı.
'KUVVETLİ SUÇ ŞÜPHESİ BULUNDUĞU'
Pehlivan'ın tutuklamaya sevk yazısı da ortaya çıktı. Sevk yazısında, şüphelinin örgüt kapsamında hareket ettiği, 19.03.2025 tarihi öncesinde hakkında soruşturma yürütülen şüphelilerin gözaltı ve sonraki süreçlerinde soruşturma sürecini takip edecek avukatların kim olacağı hususunda planlama yaptığı, bu şekilde dosyada ifadesi alınan kişilerin ifadelerine ulaşmayı amaçladığı, halihazırda dosya kapsamında tutuklu bulunan şüphelilerin avukatlarını örgüt faaliyetleri kapsamında organize ettiği belirtildi. Sevk yazısında, Pehlivan'ın dosya kapsamında ifade vermek isteyen tutuklu şüphelilere baskı yaptığı ve kontrolündeki avukatları şüphelilerin bulundukları cezaevlerine yönlendirdiği, şüphelilerle görüşen bu avukatların şahısların konuşmamaları yönünde telkin ve baskılarda bulundukları, örgütün çözülmemesine yönelik eylemlerde bulunduğu dikkate alındığında; şüphelinin suç örgütü içerisinde önemli bir konumda bulunduğu, örgütün dağılmaması ve çözülmemesi maksadıyla hareket ettiği, bu nedenle suç örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğu hususunda somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesi bulunduğu, şüphelinin delilleri karartma, dışarıda bulunan şüphelilere ve tanıklara baskı yapacağı hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunduğunun dikkate alındığına da yer verildi.
TUTUKLANDI
Avukat Mehmet Pehlivan çıkarıldığı Sulh Ceza Hâkimliği tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Mehmet Pehlivan’ın, “suç örgütüne üye olma” iddiasıyla tutuklanması istenmişti.
Av. Mehmet Pehlivan tutuklama kararının ardından sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. Pehlivan paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
“Suç örgütüne üye olmak” iftirasıyla tutuklandım. Oysa benim üye olduğum tek örgüt, Türkiye Barolar Birliği ve İstanbul Barosu’dur. Yani bu ülkenin onurlu savunma geleneğidir. Ne bir suç yapısının, ne bir kumpas senaryosunun parçası oldum. Olmam.
Bu açık bir yargı kumpasıdır. Tek nedeni de herkesin bildiği üzere Ekrem İmamoğlu’nun avukatlığını yapmamdır. Amaçları korkutmak, susturmak, yalnızlaştırmaktır. Boşuna uğraşıyorlar. Çünkü biz avukatlar teslim olmayız.
İmamoğlu’na avukatlık yapmayı suç sayan bu çarpık zihniyete sesleniyorum: Eğer bu görevi “ateşten gömlek” ilan ediyorsanız, bilin ki biz o gömleği çoktan giydik, yanmayız. Ben giderim, yerime yüzlercesi gelir. Çünkü biz haklının yanındayız. Çünkü biz eğilmeyiz, susmayız, vazgeçmeyiz.
Çünkü bizim avukatlık pratiğimiz boyun eğmez."
İFADESİ ORTAYA ÇIKTI
Pehlivan'ın Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nde yaptığı savunması ortaya çıktı.
Savunmasında, "Hiç gerçekleştirmediğim bir telefon görüşmesi üzerinden ‘tehditvari' konuştuğum yönünde bir iftira ile karşı karşıyayım" ifadelerini kullanan Pehlivan, "Adem Soytekin'in hakkımdaki iddiaları tümüyle gerçek dışıdır. Sözde 2 ayrı toplantı, biri hukuk bürosunda, diğeri İmamoğlu'nun evinde yaptığım iddia etmiş. Bu toplantılardan birinin amacı olarak da söz konusu soruşturma kapsamında kendisine avukatlık yapacak hukuk bürosunu benim ayarladığımı ileri sürmüş. Bu iddia akıl ve mantık dışıdır. Hukuk Bürosu bildiğim kadarıyla zaten Adem Soytekin'in 10 yılı aşkın süredir avukatlığını yapmaktadır. Var olan bir hukuki ilişkiyi benim kurmuş olmam fiilen ve mantıken imkansızıdır. Soytekin, 19 Mart'tan önce gerçekleştirdiğini iddia ettiği hayal ürünü toplantıda, onunla konuştuktan sonra Ali Nuhoğlu hakkında tedbir kararı verildiğini söylediğimi ileri sürmüştür. Oysa, Nuhoğlu hakkında tedbir kararı 19 Mart'tan sonra verildiği basına yansımıştır" dedi.
“AVUKATLIĞI SAVCILIK MAKAMINDAN ÖĞRENMEYECEĞİM”
Pehlivan şu ifadeleri kullandı:
“Bu tablo karşısında kendim için bir ayrıcalık ya da merhamet değil, sadece ve sadece hukukun uygulanmasını talep ediyorum. Hukuk herkes için bir anlam taşır, hukuk herkes için varsa bir anlam taşır, eğer bugün burada hukukun ilkeleri işletilecekse bunun sonucu zaten bellidir. Hukuk adına bu tutukluluk talebinin reddedileceğidir. Savcılık sevk yazısında avukatlığı nasıl yapacağım öğretilmektedir, avukatlığı nasıl yapacağımı savcılık makamından öğrenmeyeceğim.”
"AVUKATLIK YAPMIŞTIR"
İstanbul Barosu, Avukat Mehmet Pehlivan'ın tutuklanmasına tepki gösterdi. Barodan yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı;
"Av. Mehmet Pehlivan avukattır, avukatlık yapmıştır, İstanbul Barosu üyesidir!
Meslektaşımız Av. Mehmet Pehlivan hakkında İstanbul 9. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından verilen tutuklama kararı, avukatlık mesleğinin temel faaliyetlerinin suç sayılması ve kişi özgürlüğü ilkesinin açıkça ortadan kaldırılması anlamına gelmektedir.
Anayasa’nın 19. Maddesinde yer alan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkına yönelik bu haksız müdahale, temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılmasına ilişkin ölçütlerin belirlendiği Anayasa'nın 13. Maddesinde yer alan ölçülülük ve hakkın özüne dokunma yasağının ihlalidir.
Meslektaşımız hakkındaki tutuklama kararı, yalnızca avukatlık faaliyetlerine dayandırılmış; bu yönüyle, mesleğimizin temeli kriminalize edilmiştir!
Tutuklama koşulları asla var olmadığı halde açıkça meslektaşımızın mesleği ve müvekkilleri tutuklama sebebi yapılmış, kişi özgürlüğünü koruyan anayasal zırh delinmiştir!
Meslektaşımızın kişi özgürlüğünün bu şekilde ortadan kaldırılması, yalnızca bireysel değil; avukatlar için kurumsal ve kamusal bir ihlaldir. İstanbul Barosu olarak, meslektaşımızın mesleki faaliyetleri nedeniyle özgürlüğünden yoksun bırakılmasını kabul etmiyor; bu ağır adaletsizliğin derhal sona erdirilmesini ve meslektaşımızın serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla bildiririz.
Tekraren bildiririz ki; Av. Mehmet Pehlivan avukattır, avukatlık yapmıştır, İstanbul Barosu üyesidir!"