T.C.
İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
E. 2019/2059
K. 2022/433
T. 7.4.2022

KARA YOLUYLA KARGO TAŞIMASI SIRASINDA HASARLANAN EMTİA BEDELİNİN TAZMİNİ TALEBİ ( Taşıyan Taşıma Sırasında Meydana Gelen Hasarlardan Sorumlu ise de İddia Edilen Hasarın Taşıma Sırasında Meydana Geldiğine Dair Bir Kanıt Bulunmadığı - Taşıyanın Emtiayı Teslim Alırken Cihazın Çalışır Durumda Olup Olmadığını Muayene Etme Yükümlülüğü Olmadığı/Hasarın Taşıma Sırasında Oluştuğu Kanıtlanmayıp Davalının Kusuru ve Sorumluluğu Bulunmadığından Davanın Reddi Gerektiği )

TAŞIYANIN EMTİAYI TESLİM ALIRKEN CİHAZIN ÇALIŞIR DURUMDA OLUP OLMADIĞINI MUAYENE ETME YÜKÜMLÜLÜĞÜ ( Yükümlü Olmadığı - Taşıyan Taşıma Sırasında Meydana Gelen Hasarlardan Sorumlu ise de İddia Edilen Hasarın Taşıma Sırasında Meydana Geldiğine Dair Bir Kanıt Bulunmadığı/Hasarın Taşıma Sırasında Oluştuğu Kanıtlanmayıp Davalının Kusuru ve Sorumluluğu Bulunmadığından Davanın Reddi Gerektiği )

HASARIN TAŞIMA SIRASINDA OLUŞTUĞUNUN KANITLANMAMASI ( Taşıma Ambalajıyla Kabul Edilen Emtianın Ambalajı Sağlam Bir Durumda Alıcısına Götürüldüğü Sabit Olup Taşıma Sırasında Emtianın Düşürüldüğüne ya da Sarsıldığına Dair Bir Kanıt ve Bulgu Olmadığı - Somut Olayda Davalının Kusurunun ve Sorumluluğunun Bulunmadığı/İlk Derece Mahkemesince Davanın Reddi Gerektiği )

6102/m. 875

ÖZET : Dava,kara yoluyla kargo taşıması sırasında hasarlanan emtia bedelinin TTK'nın 875 vd. hükümleri uyarınca tazmini talebine ilişkindir.Taşıyan, taşıma sırasında meydana gelen hasarlardan sorumlu ise de iddia edilen hasarın taşıma sırasında meydana geldiğine dair bir kanıt yoktur. Taşıyanın emtiayı teslim alırken cihazın çalışır durumda olup olmadığını muayene etme yükümlülüğü yoktur.

Taşıma ambalajıyla kabul edilen emtianın, ambalajı sağlam bir durumda alıcısına götürüldüğü sabit olup, taşıma sırasında emtianın düşürüldüğüne ya da sarsıldığına dair bir kanıt, bulgu yoktur. Yapılan tespitlere göre, somut olayda hasarın taşıma sırasında oluştuğunun kanıtlanmadığı, davalının kusurunun ve sorumluluğunun bulunmadığı, kanaatine varılmıştır.

İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dosyadaki teknik tespitlere aykırı olarak davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, davasında özetle; müvekkili şirketin 28.01.2015 tarihinde Niğde'de bulunan fabrikasından, Kahramanmaraş'ta bulunan ... San. Ltd.Şti.'ne, ... Kargo Niğde Şubesi aracılığıyla, bir adet özel olarak yaptırılmış, ambalajlı ısıl işlemi görmüş sandık içinde, üzerine kırılır ibaresi yazılmak suretiyle makine gönderildiğini, nakliye sırasında sandığın kırıldığını ve sandık içinde bulunan inventer yedek parçasının tamir olunamayacak şekilde ağır hasar gördüğünü, hasarlı kargonun ...Kargo Kahramanmaraş Aksu Şubesi aracılığıyla alıcı ... San. Ltd.Şti.'ne götürüldüğünde, sandığın ve içindeki malzemenin hasarlı olduğunun ilgili şirket tarafından tespit edildiğini, tutanak düzenlenmesi suretiyle kargonun kuryeye iade edildiğini, hasarlı sandığın kurye tarafından ...Kargo'ya geri götürüldüğünü, müvekkili şirketin, düzenlenen hasar tutanağını, hasar gören ... faturasını ekleyerek, 30.01.2015 tarihinde ...Kargo Niğde Şubesine ve ...Kargo Konya Bölge Müdürlüğü'ne, hasarın tazmini için müracaatta bulunulduğunu, olumlu sonuç alamadıklarını belirterek; sonuçta, üretim kaybından kaynaklanan zarar ziyan tazminat hakkı saklı kalmak kaydıyla, 6.617,30 İsviçre Frangı karşılığı 17.688,30TL zararın, ihtarnamede verilen sürenin bitim tarihi olan 25.02.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin davalı şirkete tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, savunmasında özetle; müvekkili şirketin üzerine düşen edimlerini tam ve eksiksiz olarak ifa ettiğini, mezkur kargoyu tam ve hasarsız olarak alıcısına teslim etmek istediklerini, ancak alıcının kargoyu almaktan imtina ettiğini, bunun üzerine müvekkili şirketçe mezkur kargonun bu defa gönderene iade edilmesinin istenildiğini, ancak gönderenin de kargoyu iade almaktan imtina ettiğini, müvekkili şirketin hak kazandığı ardiye ücreti ödenene kadar TTK'nın 891.maddesi hükmünden kaynaklanan hapis hakkını kullandığını, mezkur taşımada müvekkili şirkete izafe edilebilecek hiçbir kusur bulunmadığını, taşıma sırasında bir hasar oluşmadığını belirterek, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Davacı tarafından 28.01.2015 tarihinde ... fatura numarası ile bulunan ...kargo firmasına teslim edilen ürün ...kargo Aksu şubesi (... mahallesi ... bul. ... apt. no:... K.Maraş) tarafından alıcı ... San. Ltd. Şti. ne 30.01.2016 tarihinde geldiğinde malzemenin hasarlı olduğu görülerek alıcı ... Elektronik ... tarafından tutanak tutularak teslim alınmadığı anlaşılmıştır. Söz konusu olan kargo malzemesinin hasarı ise "Taşıma sebebi ile hasarlanıp hasarlanmadığı, Uygun ambalaj ve nakliye koşullarında taşınıp taşınmadığı, Meydana gelen hasardan tarafların kusur oranları ve ayrıca sorumlu oldukları zarar miktarları hesaplanması gerektiğinden makinanın bulunduğu yere talimat yazılmıştır. Makine üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde söz konusu olan cihazın üzerinde hasarlı olan kısımlar, Yan kapak kırık, Alt haberleşme kartı hasarlı, CPU kontrol kartı hasarlı, Tristör kartı hasarlı, Besleme kartı hasarlı olduğu saptanmış olup bahsi geçen hasarlı malzemelerin hasar görebilmesi için cihazın düşürülmüş olduğu, bundan dolayı bu hasarları alabileceği açıkça belirlenmiştir. Cihazın ambalajı incelendiğinde; Sağlam bir kasa içerisinde darbelere karşı sönümleme yapması için içerden strafor köpük ile beslenmiş olduğu, üzerinde uyarı olarak “dikkat kırılır” ibaresi yazılı olarak bulunduğu tespit edilmiştir. Buna göre; cihazın taşıma için uygun olarak ambalajlandığı, gerekli uyarının üzerinde bulunduğu, taşımadan dolayı %100 olarak taşıma firması olan davalı ... TAŞ. A.Ş. kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Ürünün bedelinin 6.617 CHF (İsviçre Frangı) olduğu dosyada bulunan faturadan anlaşılmaktadır. Ancak ürünün tamiri mümkündür. Mahkememizce TTK nın 880. Maddesi uyarınca eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki hasarsız değeri ile hasarlı değeri arasındaki farkın tespit edilmesi istenilmiştir. Ürünün bedelinin 6.617,16 CHF (İsviçre Frangı) olduğu dosyada bulunan faturadan anlaşılmaktadır. Fatura tarihi olan 28.01.2015 tarih esaslı merkez bankası döviz kur arşivinden 1 CHF = 2,6319 TL (merkez bankası effektif satış arşiv) Buna göre ürünün “sıfır” fiyatı; 6.617,40 CHF x 2,6319 TL/CHF = 17.415,70-TL olduğu anlaşılmaktadır. Yapılan piyasa araştırmalarına göre ürünün hasar gören parçaları ve tamir işçiliği göz önünde bulundurulduğunda hasarlı haldeki piyasa değeri; 3.000 TL olduğu tespit edilmiştir. Buna göre toplam zarar; 17.415,70 TL - 3.000 TL = 14.415,70 TL olarak hesaplanmıştır. Tüm bu nedenlerle bu davanın kabulüyle 14.415,70- Tl nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine karar vermek gerekmiştir..." gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece, iddia edilen hasarın taşıma öncesine ait olduğu yönündeki son bilirkişi raporunun aksi yönünde hukuka aykırı şekilde karar verildiğini, Mahkemece 16.10.2018 tarihli celsede davaya konu kargonun mahallinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiğini, faturadaki "tamir için gönderilmiştir" ibaresinin bulunduğunu belirterek bu yönde araştırma yapılmasını talep ettiklerini, mahkemenin bu hususu dikkate almadan karar verdiğini, davaya konu cihaz üzerinde makine mühendisi iki bilirkişi tarafından yapılan incelemede, öncelikle ''ambalaj sandığının dış yüzeylerinde düşmeye yada darbeye bağlı olarak meydana gelen bir hasarın görülmediği, taşıyıcı ...Kargo'nun önleyebileceği bir risk yada etken bulunmadığı, taşıyıcının sorumlu olmadığı ve de özellikle taşıma konu cihazın ambalajında düşmeye bağlı herhangi bir belirti ve hasar olmadığı, iddia edilen hasarın taşıma öncesinde vuku bulduğu'' hususlarının tespit edilmiş olduğunu, bu tespitlerin, ''tamir için gönderilmiştir'' ibaresini doğruladığını, Taşıma öncesi arızası bilirkişilerce tespit edilen bir ürün için mahkemenin dosya kapsamındaki teknik raporu göz ardı ederek sıfır ürün bedeline hükmettiğini, Yukarıda bahsi geçen nedenlerle, istinafa konu ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, kara yoluyla kargo taşıması sırasında hasarlanan emtia bedelinin TTK'nın 875 vd. hükümleri uyarınca tazmini talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş; bu karara karşı, davalı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Yargılama aşamasında dosyaya kazandırılan 20.08.2016 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; dava konusu cihazın ambalaj hatasından değil taşımada meydana gelen düşme sonucu hasarlanmış olabileceği, taşıma firması olan ...'nin %100 kusurlu olduğu, dosya içerisindeki faturadan ürün bedelinin 6.617 CHF (isviçre frankı) olduğu, piyasa araştırmaları neticesi taşıma sırasında zarar gören elektronik kartların tamiri ve yan kapak hasarının giderilmesi için toplam masrafın 12.500 TL olacağı yönünde kanaat bildirilmiştir. Aynı bilirkişi tarafından talimat dosyasına ibraz edilen 02.07.2017 tarihli bilirkişi ek raporunda ise; fatura tarihi itibariyle 1 CHF'nin Türk lirası karşılığının 2.6319 TL olduğu belirlenmekle ürünün sıfır fiyatının 17.415,70 TL olduğu, yapılan piyasa araştırmalarına göre ürünün hasar parçaları ve tamir işi göz önüne bulundurulduğunda hasarlı halindeki piyasa değerinin 3.000 TL olduğu, buna göre toplam zararın 17.415,70 TL- 3.000= 14.415,70 TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir.

Yukarıda anılan rapora davalı vekilinin itirazı üzerine, talimat yoluyla taşımaya konu makine üzerinde inceleme yapılmak suretiyle alınan 03.12.2018 bilirkişi raporunun incelenmesinde; gönderici .,..ın özel olarak koruma talep etmediği, bu hususlarla ilgili taşıma sözleşmesi bulunmadığı sebebiyle taşıyıcı ...kargonun hasardan sorumluluğunun bulunmadığı, iddia edilen hasarın taşıma öncesinde olduğu, cihazda olduğu iddia edilen hasar miktarını ve cihazın piyasa değerinin konusunda uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiği yönünde rapor düzenlenmiştir. ... Elektronik hizmetleri ...'ın 30.01.2015 tarihinde ...kargo Gaziantep Bölge Müdürlüğünün göndermiş olduğu dilekçe de "kargom hasarlı gelmiş olup ambalajında gayet iyi durumda olmasına rağmen paket tahriş olup ve içindeki malzeme ağır hasar görmüştür." şeklinde ibare bulunmakla, söz konusu yazı bilirkişi raporunda irdelenmiş, firma yetkilisinin söz konusu ambalajlı kargoyu kendisinin mi açtığı yoksa ambalajın zaten açık vaziyette mi olduğunun açık olmadığı, firma yetkilisinin cihazı iade ettiğinin kabulü durumunda firma yetkilisi tarafından ağır hasarın tam olarak ne zaman tespit edildiği hususlarının aydınlatılması gerektiği bilirkişilerce vurgulanmıştır. Yine bilirkişilerce, cihazda olduğu iddia edilen hasar ve hasara bağlı arızaların elektrik ve elektronik mühendisliği alanında faaliyet gösteren kişiler tarafından karşılanması gerektiği, aracın hasarsız ve hasarlı piyasa değerinin belirlenmesi içinde teknik özellikleri üretim tarihi, kapasitesi, hasar durumunun ve miktarının belirlenmesi gerektiği, ambalaj sandığının dış yüzeylerinde düşmeye ya da darbeye bağlı meydana gelen bir hasar görülmediğinden bu noktada taşıyıcının önleyebileceği bir risk yada etken bulunmadığından taşıyıcının bu sorumluluktan kurtulduğunu, sonuç olarak cihazın davalının kusuru nedeniyle hasar görmediği, iddia edilen hasarın taşıma öncesinde olduğu, hasar miktarı ve cihazın piyasa değerinin konusunda uzman bilirkişilerce tespit edilmesi gerektiği yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür. Tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirmede; cihazın gerekli şekilde ambalajlandığı, zira bu hususun alıcının da kabulünde olduğu, 02.07.2017 tarihli teknik bilirkişi raporu dosyaya kazandırıldıktan sonra talimat yoluyla aldırılan 03.12.2018 bilirkişi raporunun incelenmesinde ise gönderici Utlaş'ın özel olarak koruma talep etmediği, ambalaj sandığının dış yüzeylerinde düşmeye ya da darbeye bağlı meydana gelen bir hasar görülmediğinden bu noktada taşıyıcının önleyebileceği bir risk yada etken bulunmadığı yönünde değerlendirme mevcuttur. 03.12.2018 tarihli bilirkişi raporunda hasarın taşıma öncesinde olduğunun tereddütsüz şekilde ortaya konulduğu, dosya içerisindeki fatura üzerinde dava konusu cihazın alıcısına "tamir için gönderildiği" yönünde ibare de mevcut olduğundan, artık başkaca teknik değerlendirmeler olmaksızın, hazırlanan ilk bilirkişi raporuna itibar edilmemesi gerektiği yönünde kanaat oluşmuştur. Kargo ambalajı olan sandıkta düşmeye veya başka bir sebebe bağlı hasar bulunmadığı, ambalajın sağlam ve iyi durumda olduğu, taşıma sırasında düşürüldüğüne dair somut bir veri bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca kargo göndericisinin faturaya yazdığı açıklamaya göre, cihazın zaten alıcısına tamir edilmek üzere gönderilen arızalı bir cihaz olduğu anlaşılmaktadır. TTK'nın 875. maddesi uyarınca taşıyan, taşıma sırasında meydana gelen hasarlardan sorumlu ise de iddia edilen hasarın taşıma sırasında meydana geldiğine dair bir kanıt yoktur. Taşıyanın emtiayı teslim alırken cihazın çalışır durumda olup olmadığını muayene etme yükümlülüğü yoktur. Taşıma ambalajıyla kabul edilen emtianın, ambalajı sağlam bir durumda alıcısına götürüldüğü sabit olup, taşıma sırasında emtianın düşürüldüğüne ya da sarsıldığına dair bir kanıt, bulgu yoktur. Bu tespitlere ve ikinci bilirkişi heyetinin yaptığı teknik tespitlere göre, somut olayda hasarın taşıma sırasında oluştuğunun kanıtlanmadığı, davalının kusurunun ve sorumluluğunun bulunmadığı, kanaatine varılmıştır.

İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dosyadaki teknik tespitlere aykırı olarak davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuş, bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü gerekmiştir.

Açıklanan bu gerekçelerle, HMK'nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ve neticede davanın reddine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.

SONUÇ : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: Davalının istinaf başvurusunun kabulüyle HMK'nın 353/1.b.2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, bu doğrultuda,

1-Davanın reddine,

2-Alınması gerekli 80,70 TL harcın, peşin olarak yatırılan 246,20 TL'den mahsubu ile artan 165,50 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,

3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,

4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, iş bu hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,

5-Artan gider avanslarının HMK'nın 333.maddesi gereğince yatıran tarafa ilk derece mahkemesince iadesine,

6-İstinaf aşamasındaki harç ve yargılama giderleri yönünden;

a-Davalı tarafından istinaf başvurusu sırasında yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; davalı tarafından yatırılmış olan istinaf peşin karar harcının, talep halinde ilk derece mahkemesince davalıya iadesine,

b-Davalı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcı gideri ile 45,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 146,30 TL istinaf kanun yolu giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,

7-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekilline tebliğine,

8-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK'nın 353/1.b.2.maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.08.04.22

Kazancı Elektronik ve Basılı Yay. A.Ş.ne ait Kazancı Hukuk Otomasyon veritabanından alınmıştır. © Tüm Hakları Saklıdır