T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2016/18095
K. 2019/1011
T. 15.1.2019

* KIDEM TAZMİNATI İSTEMİ (İşverence Ödenmesi Kabul Edilen Kıdem Tazminatının Davacının Davalı Şirkete Ait Kendisine Zimmetli Araçla Yaptığı Kaza Neticesinde Davalı Şirketin Uğradığı Zarara Mahsup Edilmediğinin Anlaşıldığı/Ayrı Bir Davanın Konusu Olan Zarar Tazmini Nedeniyle Eldeki Davada Davacının Kıdem Tazminatının Hüküm Altına Alınması Gerektiği)

* USULİ KAZANILMIŞ HAK (Davacının Hafta Tatili Alacağının Hesaplandığı Kök Bilirkişi Raporuna Davacı Tarafça İtiraz Edilmeyip Davanın Kök Rapordaki Hesap Doğrultusunda Islah Edildiği/Ek Raporda İse Kök Rapordaki Hesap Hatası Giderilerek Islaha Karşı Zamanaşımı Def'inin Dikkate Alındığı - Davacı Hesap Hatası İçeren Rapora İtiraz Etmediğinden Islaha Karşı Zamanaşımı Def'inin Kök Rapordaki İtiraz Görmeyen Hesaplama Verilerine Göre Değerlendirilmesi Gerektiği)

* HAFTA TATİLİ ÇALIŞMASI (Davacının Hafta Tatilinde Çalışma Yaptığı Tanık Beyanına Göre Belirlendiğinden Hesaplanan Alacaktan Takdiri İndirim Yapılmamasının İsabetsiz Olduğu)

1475/m.14

4857/m.46

ÖZET : Dava, işçilik alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.

İşverence ödenmesi kabul edilen kıdem tazminatının davacının davalı şirkete ait kendisine zimmetli araçla yaptığı kaza neticesinde davalı şirketin uğradığı zarara mahsup edilmediği anlaşılmakta olup, ayrı bir davanın konusu olan zarar tazmini nedeniyle eldeki davada davacının kıdem tazminatı hüküm altına alınmalıdır.

Dosyaya ibraz edilen kök bilirkişi raporunda davacının hafta tatili alacağı hesaplanmış ve davacı taraf rapora itiraz etmeyip davasını ıslah etmiştir. Bilirkişi tarafından hazırlanan ek raporda ise kök rapordaki hesap hatası giderilmiş ve ıslaha karşı zamanaşımı def'i dikkate alınmıştır. Ancak davacı hesap hatası içeren rapora itiraz etmediğinden bu durum davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan, ıslaha karşı zamanaşımı def'inin kök rapordaki itiraz görmeyen hesaplama verilerine göre değerlendirilmesi gerekmektedir.

Davacının hafta tatilinde çalışma yaptığı tanık beyanına göre belirlendiğinden hesaplanan alacaktan takdiri indirim yapılmaması da hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi, davalı avukatının duruşma talep etmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15/01/2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... ile karşı taraf adına Avukat... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : A-) Davacı İsteminin Özeti:

Davacı, davalılara ait işyerinde inşaat ve satış sorumlusu olarak çalışırken, 03/11/2012 tarihinde davalı şirkete ait kendisine zimmetli araçla davalı şirkette çalışan kişiler ile akşam yemeğinden dönüşte kaza yaptığını, kazada kusurlu olduğu için araçta meydana gelen hasarı ödemeyi teklif ettiğini ancak davalı şirket müdürünün kendisine bir takım belgeler imzalatarak, işten çıkarıldığını bildirdiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının tahsilini, istemiştir.

B-) Davalı Cevabının Özeti:

Davalı ... vekili, davacının davasının ... ünvanlı şirkete yönelttiğini ancak böyle bir şirket tüzel kişiliği ve adi ortaklığın söz konusu olmadığını, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, davacının, 15/03/1999 tarihinden itibaren ... İnşaat unvanlı işyerinde çalıştığını ve tüm hak ve alacaklarını aldığını, 09/04/2011 tarihli ibraname ile işvereni işçilik alacaklarından ötürü ibra ettiğini, davacının gece sabaha karşı çalıştığı işyerine ait araçla işverenin haberi olmadan işyeri ve işleyişle alakası olmayan bir gece gezmesi dönüşü aşırı alkollü araç kullanarak zarara sebebiyet verdiğini, bu durumun davacı tarafından verilen savunma, istifa dilekçesi ve ihtarnameye cevap metni içeriği ile sabit olduğunu, davacının aylık net ücretinin banka kanalı ile ödendiğini, kendisine başkaca ödeme yapılmadığını, davacının fazla mesai, yıllık izin ücreti, genel tatil ücretleri taleplerinin haksız ve kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

C-) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, mevcut iş akdinin geçerli nedenle feshedildiğinin ispat yükü kendisinde olan davalı işverence ispat edilemediği ve davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı, kıdem tazminatının, davacının, davalı işverene sebep olduğu kaza nedeniyle verdiği zarardan tazmini talebine gelince; davacının davalı işverene verdiği savunma, istifa ve sair dilekçelerinde kazada kusurlu olanın kendisi olduğunu ve belirlenen zararı bizzat kabul ettiği, bu kabulle beraber yine kıdem tazminatı alacağının (davalı şirketçe hesaplama da yapılmış olmakla) davalıya verdiği zarardan mahsubunu da talep ettiği, bu konudaki açık beyanlarında çelişki yaratacak herhangi bir husus olmadığı, hesaplanan kıdem tazminatının şirkete verilen ve davacı tarafından da bizzat kabul edilen zarardan mahsup edilmesi gerektiği, buna göre davacının kıdem tazminatı alacağı olmadığı, ancak ihbar tazminatı ile diğer taleplerine hak kazandığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.

D-) Temyiz:

Kararı taraflar vekillerince temyiz etmiştir.

E-) Gerekçe:

1-) Dava, "..." e karşı açılmış ise de ...'nun davaya cevap vermesi ve davacının da 6100 Sayılı HMK.nın 124. maddesine göre hasımda yanıldığını, ...'nun sorumlu olduğunu açıklaması karşısında, "..." dava dışı kalmıştır. Buna rağmen Mahkemece karar gerekçesinde "..."in 1 numaralı davalı olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.

2-) Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı ile davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

3-) Taraflar arasında, davacının kıdem tazimatı alacağı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık vardır.

Davacı, davalı şirkete ait kendisine zimmetli araçla kaza yaptığını, kazada kusurlu olduğu için araçta meydana gelen hasarı ödemeyi teklif ettiğini ancak davalı şirket müdürünün kendisine bir takım belgeler imzalatarak işten çıkardığı ve tazminatının ödenmediğini ileri sürmüş, davalı ise davacının oluşan kazada kusurlu olduğunu ve kendi isteği ile kıdem tazminatının kaza nedeniyle oluşan zarara mahsup edildiğini savunmuştur.

Dosyada mevcut bilgi ve belgelerden davacınn 03/11/2012 de davalı şirketin grup şirketi adına kayıtlı ve davacıya tahsis edilen araçla alkollü olarak kaza yaptığı, bir süre hastanede kaldığı, tedavisi sonrası 04/04/2013 tarihli işverene verdiği savunmasında kazada kusurlu olduğunu kabul ettiği, 09/04/2013 tarihinde şirketi zarara uğratması gerekçesiyle istifa dilekçesi verdiği, 09/04/2013 de istifa kodu ile işten çıkışının yapıldığı, aynı gün ve 09/05/2013 tarihli olmak üzere iki ayrı davalıdan alacağı olmadığına yönelik ibranameleri imzaladığı, görülmüştür.

Yine, 09/04/2013 tarihli dilekçesi ile hak kazandığı 26.551,00 TL. kıdem tazminatının şirkete verdiği zarara mahsup edilmesini talep ettiği görülmüştür. Ancak davacı, bu belgenin rızası dışında alındığını ve kıdem tazminatının şirkete verdiği zarara mahsup edilmediğini, zira araç maliki davalı grup şirketinin, söz konusu kaza nedeniyle kullanılmaz hale geçen araç bedelinin tahsili için kendisine dava açtığını ileri sürerek temyiz dilekçesi ekinde bu davaya ilişkin karar örneğini sunmuştur. Buna göre işverence ödenmesi kabul edilen ancak kıdem tazminatının zarara mahsup edilmediği anlaşılmakta olup ayrı bir davanın konusu olan zarar tazmini nedeniyle eldeki davada davacının kıdem tazminatı hüküm altına alınmalıdır.

Hatalı değerlendirme ile talebin reddi isabetsizdir.

4-) Dosyaya ibraz edilen kök bilirkişi raporunda davacının hafta tatili acağı hesaplanmış ve davacı taraf rapora itiraz etmeyip rapora göre davasını ıslah etmiştir. Bilirkişi tarafından hazırlanan ek raporda ise kök rapordaki hesap hatası giderilmiş ve ıslaha karşı zamanaşımı def'i dikkate alınmıştır. Ancak davacı hesap hatası içeren rapora itiraz etmediğinden bu durum davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturur. Buna göre ıslaha karşı zamanaşımı def'i kök rapordaki itiraz görmeyen hesaplama verilerine göre değerlendirilmelidir.

5-) Davacının hafta tatilinde çalışma yaptığı tanık beyanına göre belirlendiğinden hesaplanan alacakdan takdiri indirim yapılmaması da hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 2.037,00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

kazanci.com.tr