1-“-…hâkimin izni olmadan, bir mahkeme kararı olmaksızın dinlenen telefon kayıtları, hükme esas alınamaz. Zira delil hukuk dışı elde edilmiştir”. (8 CD 09.06.1999 t., e: 1999/9021, k: 1999/9538)

2-“-…iletişimin dinlenmesi konusunda, hâkim kararı alınıp alınmamasına, karar verme yetkisi savcılara aittir”. (8 CD 21.12.2000 t., e: 2000/27613, k: 2000/21500)

3-“-…telefon dinleme kayıtları, sanık ile tanıklıktan çekinme hakkı bulunan kardeşleri, sanık, tanık ve babası arasında yapılan görüşmelere ilişkin kayıtlardır. Kanun dışı elde edilmiş delil niteliğindedir. Anayasanın 20, 38/6, AİHS m. 6,8 ve CMK m. 217/2 maddesi uyarınca, mahkûmiyet verilemez. Beraat kararı verilmelidir”. (1 CD 13.10.2009 t., e: 2009/1721, k: 2009/5855)

4-“-…iletişimin dinlenmesi sırasında, “tesadüfen” elde edilen bulguların, “delil” olarak kullanılabilmesine imkân tanıyan 5271 CMK 138. maddesindeki düzenleme, bu yasanın yürürlüğe girdiği tarih olan, 01.06.2005 tarihinden sonra uygulanan tedbirler açısından uygulanabilecektir”. (CGK 22.01.2008 t., e: 2007/5-101, k: 2008/3)

5-“-…dosyada, kanıt olarak kabul edilen telefon konuşma tutanakları incelendiğinde, bu görüşmenin, haklarında dinleme kararı bulunmayan 3. kişiler arasında geçtiği açıktır. 5271 CMK m. 138’e göre, tutanağa yasal bir kanıt değeri verilmesi imkânsızdır. Zira tesadüfen elde edilen bu delil, görevde yetkiyi kötüye kullanma suçu ile ilgilidir. Görevde kötüye kullanma suçu, 135. maddede sayılan katalog suçlar arasında yer almamaktadır. Yasa dışı elde edilmiş, delil niteliğindedir. Yasadışı elde edilen bir delilin soruşturma ve kovuşturma aşamalarında kullanılmasına, imkân bulunmamaktadır”. (CGK 13.06.2006 t., e: 2006/4-122, k: 2006/162)

6-İletişimin denetlenmesi sırasında, yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan, ancak, 135. maddenin 6. fıkrasında sayılan katalog suçlardan birinin işlendiği şüphesini uyandırabilecek bir delil elde edilirse,

“-…iletişimin dinlenmesi, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi işlemlerine, yalnızca “katalog” suçlar bakımından başvurulabilir”. (2 CD 25.06.2009 t., e: 2009/22575, k: 2009/31143)

7-Telefon kaseti yayınlanan kişi, davalıların yayın yolu ile kişilik haklarına saldırıda bulunduğunu belirterek “manevi tazminat” isteminde bulunabilir. (4 HD 12.10.2000 t., e: 2000/5220, k: 2000/8659)

8-Dinleme kararı olmadan, iki kişi arasında geçen telefon görüşmesinin, teybe alınması ile elde edilen delil, 5271 sayılı CMK göre geçerli delil niteliğinde değildir diyerek, atılı hakaret ve tehdit suçundan beraat kararı verilemez. (2 CD 22.01.2009 t., e: 2008/11929, k: 2009/922)

9-İçeriği, “maddi bulgularla” desteklenemeyen telefon görüşmelerine dayalı, iletişim kayıtları dışında cezalandırılmalarına yeter kesin ve inandırıcı delil elde edilememiştir. (8 CD 22.01.2009 t., e: 2008/13862, k:2009/479)

10-“-…mahkeme kararı var. Dinlemeye elverişli suçta var. Sanıkların yaptıkları telefon görüşmelerinden elde edilen bilgilere ilişkin maddi kanıtlarla desteklenmeyen belirti kanıtlar, cezalandırılmalarına yeterli, kesin ve inandırıcı değildir. Ayrıca, üzerlerinde ve evlerinde yapılan aramalarda, her hangi bir “suç” unsuruna da rastlanılmamıştır. Sanıklar hakkında, beraat kararı verilmelidir. Mahkûmiyet kararı verilemez”. (8 CD 12.05.2009 t., e: 2009/417, k: 2009/6705)