Bilindiği üzere Covid-19 ile mücadele ettiğimiz şu günlerde hastalığın yayılmasını engellemek amacıyla Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun önerileri ile Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda İç İşleri Bakanlığı tarafından düzenlenen ve belirli illerde uygulanması uygun görülen sokağa çıkma yasağı genelge ile illere dağıtılarak uygulamaya konulmuştur. Salgın-tehlikeli hastalık sebebiyle sokağa çıkma yasağına karar verilmesi ile ilgili anayasal tartışmalar devam ederken sokağa çıkma yasağına aykırı davranışta bulunan vatandaşların idari para cezalarına itiraz ederken hangi hususlara dikkat etmeleri gerektiğine bu yazımızda kısaca değinmekteyiz.

İdari Yaptırım Karar Tutanağında Bulunması Gereken Bilgiler

5442 Sayılı İl İdaresi Kanunu ve 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu uyarınca idari yaptırım kararı vermeye yetkili makamlar belirtilmiş olup yetkisiz kişilerce idari yaptırım kararı verildiği takdirde yetki yönünden usulsüzlük söz konusu olacak ve verilen yaptırım kararı hukuka aykırı olacaktır.

Yine Kabahatler Kanunu’nun 25. maddesi uyarınca idarî yaptırım kararına ilişkin tutanakta;

a) Hakkında idarî yaptırım kararı verilen kişinin kimlik ve adresi,

b) İdarî yaptırım kararı verilmesini gerektiren kabahat fiili,

c) Bu fiilin işlendiğini ispata yarayacak bütün deliller,

d) Karar tarihi ve kararı veren kamu görevlilerinin kimliği,

açık bir şekilde yazılmalı ve tutanakta, ayrıca kabahati oluşturan fiil, işlendiği yer ve zaman gösterilerek açıklanmalıdır. Uygulamada fiilin işlendiği yer olarak yalnızca hakkında yaptırım uygulanan kişinin ikamet adresi yahut bulunduğu yer belirtilmekte olup bu durum kanuna aykırıdır. İtiraza konu idari yaptırım karar tutanağında kabahat fiili açıklanmalı, fiile ilişkin deliller kısmı boş bırakılmamalıdır. Bu yönüyle eksiklikleri bulunan yaptırım kararı hukuka aykırı olacaktır.

Kabahatler Kanunu’nun 26. maddesi uyarınca idarî yaptırım kararı 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre ilgili kişiye tebliğ edilecektir. İtiraz süresi tebliğden itibaren başlayacağından karar tutanağında yer alan tebliğ tarihine dikkat edilmesi gerekmektedir. İdari yaptırım kararının Tebligat Kanunu hükümlerine aykırı şekilde tebliğ edilmesi halinde ise yapılan tebliğ usulsüz olacaktır.

İdari yaptırım karar tutanağında idari para cezasının nereye ödeneceğinin belirtilmesi gerekmekte ise de uygulamada böyle bir bilgilendirmeye yer verilmediği görülmektedir. Sokağa çıkma yasağına aykırılık sebebiyle verilen idari para cezası mal müdürlüğüne ödenecek olup içinde bulunulan dönem itibariyle ödemeler mal müdürlüklerinin banka hesaplarına havale yolu ile yapılabilecektir. Ayrıca kurumlar arası entegrasyon bulunmaması halinde ödeme yapıldığının idari yaptırım kararı veren kuruma bildirilmesi gerekebileceğinden yapılan ödemeye ilişkin makbuzun saklanmasını hatırlatmakta fayda vardır. Son olarak, idari yaptırım karar tutanağının ilgili kişiye tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ilgililerin bulundukları yer Sulh Ceza Hakimliğinden kararın iptalini ve kanun yoluna başvurmadan önce indirimli olarak ödenilen idari para cezasının iadesini talep etme hakları bulunduğunu da belirtelim.