Türkiye’de Genç Avukatlık

Herkesin bildiği gibi birçok insanın avukat deyince aklına pahalı takım elbise giyen adamlar veya pahalı kıyafet ve stiletto giyen kadınlar geliyor. Peki gerçeklik böyle mi?

31.12.2022 Tarihinde Türkiye Barolar Birliği tarafından yapılan istatistikten görüleceği üzere Türkiye’de 92.296 erkek 82.237 kadın olmak üzere toplam baroya kayıtlı 174.533 avukat bulunmaktadır.[1] Aynı sayfaya bakıldığında 31.12.2017 tarihinde, baroya kayıtlı 106.496 avukatın olduğu görülebilecektir. Yani 5 yıl içerisinde baroya neredeyse 70.000 avukat daha kaydolmuştur.  Bu durumun en büyük sebebi, tabi ki de doğru düzgün hiçbir kriter baz alınmadan açılan hukuk fakülteleridir. Ülkemizde şu an yaklaşık 81 tane hukuk fakültesi bulunuyor ve bu hukuk fakültelerinden her sene çok ciddi sayıda mezun çıkıyor.[2] Bilindiği üzere enflasyon, değer kaybına neden olmaktadır. Zira, insanlar artık çok daha kolay hukuk fakültesine girebilmekte; dolayısıyla, insanların hukuk mezununa ulaşması çok kolay olmaktadır. Artık, insanlar bu fakültelerin mezunlarına daha az değer vermektedir.  Zira, insanlar da çok fazla avukat ve fakültenin olduğunu çevrelerinden görmektedir.

Ancak, avukatların yaşadığı tek sorun değer kaybı değildir. Eskiden hukuk fakültesi sayısı görece azken ekonomik durumlarını belirli bir noktaya ulaştıran avukatlar masraflarını ceplerinden ödeyerek davalar almakta ve genç avukatların kendileriyle rekabet etmesinin önüne geçmektedirler. Yine bürosu olan avukatlar yanlarında çalıştırdıkları avukatlara fazla mesai yaptırıp  çok düşük ücretler ödemektedir. Avukatlar yaptıkları ufak bir hata sebebiyle ağır ceza mahkemesinde ve baro disiplin kurulunda yargılanabilmektedir; ancak aldıkları ücret ne yazık ki bu sorumluluk ile doğru orantılı değildir. Bununla birlikte baroda yer alan asgari bir ücret tarifesi olup bu ücret tarifesinin altında dosya alan da birçok avukat bulunmaktadır. Bu avukatlar da piyasayı epey düşürmektedir. Zaten, baroda asgari ücret olarak belirlenen rakamlar avukatlık mesleğinin harcattığı emeği karşılayabilecek nitelikte ücretler olmayıp bunun altı rakamı kabul etmek avukatları adeta köleleştirmektedir.

Yine CMK ve adli yardım da avukatlar için çok ciddi bir sorun haline gelmiştir. Eskiden CMK ücretleriyle araba alan avukatlar varken şu an bu ücretlerle ofisin kirasının dahi ödenmesi söz konusu değildir. Her ne kadar %122 zam yapılmış olsa da zamlı ücretler dahi avukatlara herhangi bir kolaylık sağlamamaktadır.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi özellikle genç avukatlar karakola gittiklerinde polis ile, icra müdürlüğüne gittiklerinde daire çalışanları ile, mahkeme kalemine gittiklerinde mahkeme kalemleri ile işlerini yaptırmak konusunda sorun yaşamaktadır.

Peki diyeceksiniz ki ne yapacağız? Tabi ki de çözüm önerim mesleği bırakmak değil. Öncelikle, ilk yapılması gereken, bu sorunu kabullenmeyen, ekonomik durumu görece daha iyi baro yöneticilerine bu sorunun varlığını her gün hatırlatmak ve bu konu ile ilgili düzenli olarak bakanlık ile çözüm geliştirme üzerine toplantı yapılmasını sağlamaktır. Hukuk fakültesi açabilmenin şartları güncellenmeli her önüne gelen üniversite maaliyeti az diye hukuk fakültesi açamamalıdır. Bu şartları sağlamayan üniversiteler mutlaka kapanmalıdır. Avukatlık için sınav zorunluluğuna şu an mesleği ifa eden avukatlarda tabi tutulmalıdır. CMK ücretleri derhal asgari ücret tarifesine çekilmeli, vatandaşlar için hukuki himaye sigortası getirilmelidir. Bu konuda genç avukatlar olarak baro yönetimine sürekli baskı yapmamız gerekmektedir. Aksi takdirde bu sefaletin her geçen gün daha da artacağı açıktır.

Son olarak da yazımı genç meslektaşlarımı mücadeleye davet etme ve birlik olma çağırısıyla bitirmek istiyorum. Sevdiğim bir üstat olan sayın Ömer Kavili’nin sözünü unutmayın Kahrolsun Avukatlar !

 

-------------

[1] Kaynak: https://www.barobirlik.org.tr/Haberler/2022-avukat-sayilari-31122022-83419 , (Erişim Tarihi: 04.02.2023).

[2]  Kaynak: https://hukukbook.com/turkiye-hukuk-fakulteleri-ve-internet-siteleri/ , (Erişim Tarihi: 04.02.2023).