5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, "görevini kötüye kullanmak" suçundan 2 yıla kadar hapsi istenen avukat B.D., son defa hakim karşısına çıktı. Avukatı olduğunu söyleyip yurtta kalan mağdure B.Ç. ile görüştükten sonra yazar Hüseyin Üzmez'in avukatlığına soyunduğu iddiasıyla ağır cezalık olan İstanbul Barosu avukatlarından B.D., hakkındaki iddiaları yalanladı. Son sözü sorulan sanık B.D., "Ben suç işlemedim. Suç işleme kastı ile hareket etmedim. Üzerime atılı suçtan beraatime karar verilmesini istiyorum" dedi.

Mahkeme, sanık avukat B.D.'yi, "görevi kötüye kullanmak" suçundan 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanığın duruşmalardaki iyi halini dikkate alan mahkeme, cezayı 5 aya indirdi. Sanığın, daha evvel kasıtlı bir suçtan mahkum olmaması ve zararın giderilmiş olmasını da dikkate alan mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Sanık B.D., 5 yıl süreyle kasıtlı bir suç işleyip ceza almazsa bu suçtan aldığı 5 aylık hapis cezası ortadan kalkacak, aksi takdirde tutuklanıp cezaevine girecek.

Bursa Barosu Çocuk Hukuku Komisyonu, hem mağdure B.Ç.'nin hem de sanık Hüseyin Üzmez'in vekaletini alıp suç işlediği gerekçesiyle avukat B.D. hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Önceki celselerde ifade veren avukat B.D, "Hüseyin Üzmez'in hanımı, kocasının avukatlığını yapmamı istedi. Ben kendisine, 'Mağdureyle görüşeyim, eğer suçsuz olduğuna inanırsam davayı alırım' dedim. Yurda giderek B.Ç ile görüştükten sonra davaya girmeyi kabul ettim. Bu arada B.Ç.'nin ailesi de kızlarını savunmam için haberim olmadan benim adıma vekalet çıkarmış. Ben bilerek iki tarafın da vekaletini almadım. Zaten B.Ç.'nin vekaletini de dosyaya sunmadım" şeklinde konuşarak kendini savunmuştu.



İHA