Evcil hayvan beslemek günümüzde oldukça yaygın hale gelmiş bir durumdur. Genellikle büyük şehirlerde insanlar, çoğunlukla müstakil bir yaşam alanları bulunmaması dolayısıyla apartman, site gibi yerlerde yaşamlarını sürdürerek, buralarda evcil hayvan beslemektedirler. Bu durum da bazen apartman sakinleriyle evcil hayvan besleyen kişi arasında uyuşmazlıklar çıkmasına neden olabilmektedir.

Bu nedenle meydana gelebilecek mağduriyetleri önlemek adına hem apartman sakinlerinin hem de evcil hayvan besleyen kişinin hak ve yükümlülüklerini bilmeleri son derece önem arz etmektedir. Özellikle evcil hayvan besleyen kişinin sahip olduğu hakları ve dikkat etmesi gereken noktaları bilmesi gerek kendisini gerekse de hayvanın haklarını savunabilmesini sağlayacak ve bununla birlikte mağdur olan üçüncü kişilerin de bu doğrultuda hukuken korunan haklarını bilmeleri verimli sonuç alabilmeleri açısından faydalı olacaktır.

Evcil hayvan besleyen bireylerin öncelikle yeni bir apartman veya siteye taşınırken incelemeleri gereken belge; Yönetim Planıdır. Söz konusu belgeyi hem Tapu Sicil Dairelerinde hem de Belediyelerde; gayrimenkullerin işlem dosyalarında bulabilmek mümkündür. Yönetim Planında evcil hayvan beslenemeyeceğine dair hüküm bulunması durumunda, söz konusu hükme uyulması zorunludur.

634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 18 inci maddesi uyarınca kat malikleri yönetim planına uymakla karşılıklı olarak yükümlüdür. Bununla birlikte yönetim planına aykırı olarak söz konusu konutta evcil hayvan beslenmesi durumunda, malik yahut kiracının tahliyesi için “yönetim planına aykırılıktan tahliye davası” açılarak, yargılama yapılması gerekmektedir. Fakat zaman zaman yerel mahkemeler, yönetim planında hayvan beslenemeyeceğini açık bir şekilde yazmasına rağmen aksi yönde kararlar verebilmektedirler. Bu husus mahkemenin görevlendireceği bilirkişi heyeti aracılığıyla, hayvanın saldırgan tutumlar içerisinde olup olmaması, rahatsız edecek derecede gürültü yapıp yapmaması gibi kıstaslar dikkate alınarak somut olayın özelliklerine göre mahkeme tarafından tayin edilmektedir.

İkinci bir husus ise; yönetim planlarında evcil hayvan beslenemeyeceğine dair bir hüküm olmaması durumudur. Bu durumda kişi, evcil hayvan besleyebilir. Fakat apartman sakinleri bakılan evcil hayvanın saldırgan tutumlar içerisinde oldukları ya da çok fazla gürültü yaptıkları gerekçelerine dayanarak evcil hayvanın ve sahibinin tahliyesini dava edebilmektedir. Bu noktada konu, Tespit Davası açılması suretiyle yargıya taşınabilecektir. Akabinde ise yine mahkemenin görevlendireceği bilirkişi heyeti tarafından sağlıklı bir delil tespiti yapılmaktadır. Ayrıca polis veya jandarma da bu tespitleri yapabilmektedir.

İşbu Tahliye Davalarında, mahkemelerin azami derecede hassas davranmaları gerekmektedir. Örneğin çevresine rahatsızlık vermeyen bir hayvanın, sadece yönetim planı uyarınca evden uzaklaştırılması, hakkın kötüye kullanılmasına sebebiyet verebilmektedir. Bu nedenle mahkeme tarafından mümkün olduğunca kapsamlı bir inceleme ve keşif yapılması sağlanmalı ve meydana gelebilecek mağduriyetlerin önüne geçilmesi gerekmektedir.

Bina yönetim planları elbette ki binaların anayasası gibidir fakat bu planlar hayvanların barınma hakkını yok sayacak bir biçimde düzenlenmemelidir. Yaşam hakkı her canlı için en temel ve elzem bir hak statüsündedir. Tıpkı hayvanların da insanlarda olduğu gibi doğdukları anda kazandıkları bu hak, ihlal edilmemeli ve bina yönetim planları evcil hayranlarımızı ve onların sahiplerini mümkün olduğunca koruyacak hukuki düzenlemeler içermelidir.

Hayvan haklarının bu denli ihlal edildiği ve ne yazık ki hayvanlara âdeta bir eşya muamelesi yapıldığı bu dönemde, hayvan haklarını koruyan yasanın bir an önce hazırlanarak, kabul edilmesini temenni ediyoruz.

“Köpekleri sevmeyen insanlara güvenmiyorum, fakat bir köpek bir insanı sevmezse o köpeğin hislerine güvenirim.” Albert Einstein

Av. Begüm GÜREL & Hukuk Fakültesi Öğrencisi Meltem KILI