ÖNSÖZ

Bilindiği gibi ülkemiz dünyanın en etkin deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunmaktadır.

Geçmişte ülkemizde birçok yıkıcı depremler olduğu gibi, gelecekte de oluşacak depremlerle büyük can ve mal kaybına uğrayacağımız bir gerçektir.
Deprem verilerene göre, ülkemizin %92’sinin deprem bölgeleri içerisinde yer aldığı nüfusumuzun %95’inin deprem tehlikesi altında yaşadığı ve ayrıca büyük sanayi merkezlerimizin %98’i ve barajlarımızın %93’ünün deprem bölgesinde olduğu dikkate alındığında, bu vahim tablonun değiştirilmesi
için siyasal iktidarların henüz gerek ekonomik gerekse toplumsal açıdan depremleri yeterince inceledikleri ve anlamlı bir muhasebe yaptıkları söylenemez.
1999 depremleri özellikle de Marmara depremi, devletin istendiğinde çok
derin olabilen köklerinin; halkın acil ve temel gereksinimleri açısından ne
kadar zıyf olabildiğini yadsınamayacak şekilde ortaya çıkardı. Yani gelecekteki
olası bir doğal felaket için bir deneyim kazandırdığı söylenemez.
Ancak; yaşadığımız afetlerde devletten çok, STK’larının olumlu rolü ve gerek
halkımız gerekse Uluslararası kamuoyunun dayanışmasını belirtmeden
geçemeyeceğim.
“Deprem Hukuku” adlı bir kitabı hazırlayan değerli iki yazarımız Av. Filiz
SARAÇ ile Hakim Turan ATEŞ’in bu konudaki çalışmaların ilk duyduğumda
uzun yıllardır yaptığım yerel yöneticilik (Belediye Başkanlığı) sırasında
depremlerin bırakmış olduğu derin acının izlerini bir nebze yok ederek ve
mgeleceğimizin deprem planlamasında ciddi katkı yapacağına inandığım
kitabın basımında desteğimizi sunmak ve “önsözü” yapmam konusundaki
nazik daveti çok inanarak ve haz alarak kabul ettim.
Yıllardır depremlerin zararlarını azaltıcı önlemlerin alınması gerektiğine
kafa yormuş ve bu konuda hükümetlere ciddi proje önerilerinde bulunmuş
birisi olarak bu değerli çalışmayı teğet geçmen mümkün değildi.
Bu nedenle kitabın sadece deprem konusundaki yasal düzenlemelere
olan gereksinimleri önemli ölçüde karşılayacak önerilerle dolu olmasının yanında
deprem kent planlaması konusunda da yerel yönetimlerimize persfektif
sunma ve bu alanda daha kapsamlı çalışmaların önüne açacak eserlerin
ortaya çıkmasını cesaretlendirici bir çalışma olduğunu ifade etmek isterim.


Her iki yazarımızı bu değerli çalışmalarından ötürü kutluyor ve şükranlarımızı
sunuyorum.

Av. Selami ÖZTÜRK
Kadıköy Belediye Başkanı






SUNUM
17 Ağustos 1999 tarihi ülkemiz ve insanlarımız açısından büyük bir acıyı
onbinlerce insanımızın çöken binaların altında kalışını, sevilenlerin kaybını,
yüreklerindeki, bedenlerindeki ya da zihinlerindeki kalıcı izleri ifade ediyor.
Bu büyük acının ardından yapılan değerlendirmelerde; bir söz kalmıştı
hafızalarımızda; “Deprem değil, bina öldürür”. Peki binaların öldürmesi, biz
insanların kuralları ihlali sonucu değil miydi? Binaların ölüm ve yaralanmalara,
maddi ve manevi kayıplara yol açması çoğunlukla hukuk kurallarının
ihlalinden kaynaklı ise, bu ihlallere ceza hukukumuzun öngördüğü yaptırımlar
nelerdi?
Bir binanın yapımındaki süreç dikkate alındığında, imara açılmasından
binanın yıkılmasına kadar olan aşamada sorumlular zincirinin pek çok halkası
bulunmakta ve her birinin sorumluluklarının ayrı ayrı irdelenmesi gerekmektedir.
Mevzuatımızdaki düzenleme bu sorumluların tespiti, sorumluluklarının
tayini ve gerekli yaptırımlar açısından ne durumdadır? Mevcut
hükümler yeterli midir?
Bu büyük deprem sonrasında; bir hukukçu olarak üzerime düşen görevi
sorguladım. Kimsenin kendini münferit olarak sorumlu hissetmediği bina
yıkılmalarının ardından, bu sonucun doğmasındaki sorumlular zincirindeki
her halkanın sorumluluğunun bilincine varmasını sağlamak adına mesleğimin
sınırları dahilinde uğraş vermeyi hedefl edim. Yıkılan binalar ne zaman
ve nasıl inşa edilmişti? “Veli Göçer” davası olarak bilinen ve bir dava içinde
en fazla ölümün olduğu (dava boyunca sayının belirlenmesindeki tüm sıkıntılara
rağmen kayıtlarda 198 kişi olarak belirlenen) bu davaya müdahil vekili
olarak katıldım.
Ancak dava, daha ilk duruşması olmadan sanığın can güvenliği gerekçesi
ile Yalova’dan Konya’ya alındı. Böylece o gün için ne kadar süreceğini bilemediğim
6 yıllık İstanbul-Konya Meram ekspresi günleri başladı. Karşılaştığım
en önemli zorluk alışagelmiş bir ceza davası olmamasıydı. Bina çökmelerine
ilişkin fi iller yeterince dava konusu olmamış, konuya ilişkin içtihatlar yetersizdi.
Bu yola girdiğimde mevcut mevzuatın ve uygulamadaki emsallerin
azlığı, hata yapmama gayreti içindeyken benim hukukçu olarak karşılaştığım
en önemli güçlüklerden biri oldu. Zorluklara rağmen duruşmanın ilk celsesine
Hollanda’dan Konya’ya gelen bir babanın “her gece rüyamda 5 yaşındaki

kızımı görüyorum. Aramızda çamurlu bir su akıyor. Atla gel kucağıma kızım
diyorum. Suçlular cezasını bulmadıkça ben senin kucağına gelemem baba
diyor ve gelmiyor” diyerek, “Adaletin sorumluları bulmasını istiyorum” diyen
duruşma tutanaklarına da yansıyan sözlerin sahibi babaya verdiğim içten bir
sözdü. Bir avukat olarak elimden geleni yapacağım. Bu dava devam ederken
Afyon’da 17 kişinin hayatını kaybettiği bir deprem oldu. Yine yargılama
devam ederken 2004 yılında Bingöl Depremi meydana geldi. O tarihte genel
sekreteri olduğum İstanbul Barosu’ndan görevli heyetle bir inceleme için gittiğim
Bingöl depremi, ardından Konya‘da Zümrüt Apartmanı’nın kendiliğinden
yıkılması. . . Tüm bu olaylar davanın hukuksal boyutunda uygulamada
araştırma ve bilgilerin yetersizliği karşısındaki güçlüklerim, peyderpey çalışmalarım
sırasında elde ettiğim bilgileri bir akademisyen olmasam da uygulamacı
olarak yazıya aktarmak gerektirdiğini düşündürmüştü. Böylece yüksek
lisans tez konumu değiştirerek “Ceza Hukukunda Bina Çökmeleri” konusuna
yöneldim. Tez olarak başlanan çalışma Legal Hukuk Dergisi’nde makale
olarak, ardında İstanbul Barosu tarafından yayınlandı. Çalışma tazminat ile
ilgili boyutu içermemekteydi. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi boyutunda
yapmış olduğum çalışmayı da ekledim.
Daha sonraki tarihlerde tanışma fırsatı bulduğum, 1999 depreminde Adapazarı
Adalet Komisyonu Başkanlığı yapan ve Afet Mahkemesi görevinde
bulunan değerli hukukçu Hakim Turan Ateş ile depreme ilişkin tazminat davalarındaki
bilgi ve deneyimlerini yazıya dökmesi ve bu çalışmanın topluma
anlatılabilmesi için ortak çalışma olarak yayınlanması konusunda hemfi kir
olduk.
Bu çalışmayı; Göçer davasında beni hiç yormayan, aynı idealleri paylaştığım
sorumluluk sahibi, enkaz altında annesini yitiren, aynı enkazın altından
6 yaşındaki kızını elleriyle kazıyarak çıkarmaya uğraşan sevgili müvekkilim
Betül Akan’a; depremin onuncu gününde yıkılmak üzere olan ve en büyük
artçı depremin meydana geldiği keşif günü tespitleri yapan, kimsenin gitmeye
cesaret edemediği ağır hasarlı binalardan enkaz örneklerini bizzat taşıyan
bilirkişi Yüksek İnşaat Mühendisi Canan Yalçın’a; yargılama için gerekli belgeleri
ve bilgileri bulmak için koştururken tanıdığım, sadece insani değerler
ve ideallerle yardım eden adları bende saklı devlet memurlarımıza; bana yol
gösteren tez danışmanım Sayın Hocam Prof. Dr. Emin Artuk’a, Baro yöneticiliğindeki
idari görevlerim, akademik görev ve mesleğin yoğunluğu içinde
bir türlü bitirmemekte direndiğim bu çalışmai bitirmem de manevi destek olan
değerli dost Berna Başkaya’ya, özverili arkadaşım Ferda’ya, en içten teşekkürlerimle…
Belki kendisinin de bilmediği manevi desteği ile Hollanda’dan gelen
babaya ve 5 yaşındaki kızına, rüyalarında da olsa artık babasına sarılmış
olması ve huzur içinde uyuması dileğimle;
İthaf ediyorum…
Avukat Filiz Saraç
İstanbul, Ağustos-2010


SUNUM
Toplum olarak, henüz deprem ile yaşamayı öğrenemediğimiz, 17 Ağustos
1999 Marmara Depremi sonunda ortaya çıktı. Deprem; doğal ve suni
çevreye zarar verirken, tüm canlılarada en büyük zararı verdiğini gördük.
Deprem bir doğa olayıdır. İnsanların, bu olayın oluşumundan önce alması
gereken önlemler vardır. Bu önlemlerin hiç birisinin de alınmamış olduğunu
gördük ve yaşadık. Bazı depremlerin sonuç bilançolarının çok ağır olduğunu
görüyoruz.
Alınması gereken önlemler nelerdir? Bu önlemleri kimlerin alması gerekir?
Önlemlerin alınmaması nedeni ile oluşan zararlardan kimler ve ne oranda
sorumludurlar? Burada Devletin ve birimlerinin sorumluluğu var mıdır?
Oluşan zararları kimler tazmin edecekler veya kimlere tazmin ettirilecektir?
Yani kimler aleyhine, kimler Yargıya başvurulacaktır? Ne tür davalar açılacaktır?
Bu sorulara yanıt aramağa çalıştık.
Hukukumuzda, bu konularda açık bir düzenlemelerin olmadığı görüldü.
Çünkü, deprem mücbir bir nedendir. Beklenmeyen bir doğa olayıdır. Tanrıdan
geldi. Aksini söylemek, tanrıya açık bir isyandır. Hayır ve şer tanrıdan
gelir. Bilim dışı, bu dogmatik görüşler günümüzde de geçerliliğini etkili bir
şekilde korumaktadır. İnsanların üzerinde, bilim dışı olan hurafe etkindir.
Çünkü mücbir sebeplerden ötürü hukuk sistemi, kimseyi sorumlu tutamaz.
Bu görüşe göre de, kimse sorumlu değildir. Kimse aleyhine, ceza veya tazminat
davaları açılamaz.
Ülkemiz, etkili bir deprem kuşağı üzerindedir. Öncelikle, Devletin organlarında
görev alanı tüm görevlilerin, g örev ve yetki sorumluluklarının bilincinde
olmaları gerekir. Bayındırlık Bakanlığı, İmar-İskan Bakanlığı ve mahalli
İdare olan Belediyelerin teknik kadrolarının, deprem olgusu yönünden
iyice bilinçlenmeleri gerekir. Depremin bir mücbir-beklenmeyen olay-neden
olmayıp;ÖNGÖRÜLEBİLEN bir doğa olayı olduğu bilincinde olmaları gerekir.
Geçmiş dönemlere baktığımızda, deprem beklenmeyen bir doğa olayı
olarak değerlendirilmiştir.
Bu güne kadar ülkemizde olan depremlerin verdiği zararlardan; İnşaat
Sektörü, hiçbir zaman sorumlu tutulmamıştır. Bu sektörün, yaptığı inşaatların
denetimi de, yeterince yapılamamıştır. İnşaat malzemelerini üretenlerin ve
dağıtımını üstlenenlerin denetimi de hiç yapılamamıştır. Yapılamakta olan
binaların, daha önce hazırlanan projeye uygunluğunun denetimi, önemli
olmasına karşın, denetiminden yoksun kalınmıştır. Projedeki kullanılması
gereken malzeme ile, kullanılan malzemelerin farklı oldukları görülmüştür.
Depremlerde her zaman beklenen fayın, gergin olduğu ve hareketliliğin arttığı
görülür.
Kısacası, olan depremin oluşturduğu zararların giderilmesinde;Kamu
görevlileri yanında, inşaat sektörünün teknik yönetimi de sorumlu olmaktadır.
Bu kişiler hakkında, 765 sayılı TCK’un, taksirle yaralanmağa sebebiyet
vermekten 459. maddesi hükümleri uygulanmıştır. Ölüm halinde ise,
455. madde hükümleri uygulanmıştır. Yine 765 sayılı yasanın 383. maddesi
hükümlerinintehlike yaratan suçlar-uygulanabileceği gündeme gelmiştir.
Yargıtay’da da, bu konuda değişik görüşler oluştu.
Depremzedelerin uğradıkları tüm zararlar yönünden, gerçek kişiler ve
özel kuruluşlar için ADLİ YARGI’da;tüm tazminat davalarının açılabileceği
gerçeği ortaya çıkmıştır. Devletin tüm kurumları-Belediye, İmar ve İskan
Bakanlığı, Bayındırlık Bakanlığı ve benzerleri için de, İDARİ YARGI’da tüm
tazminat davalarının açılabileceği, hukuk devleti ilkesinin gereğidir.
Hazırlamış olduğumuz bu kitap, yakın bir gelecekte olacağı bilimsel verilerle
açıklanan İstanbul Depremi içinde, hukuksal yönden başvurulacak bir
kaynaktır. Bu güne dek, deprem sonucu oluşan zararların tazmini gündeme
gelmediği içinde, hukukçularca da bu konularda bir görüş oluşturulamamıştır.
Bizde, ”Deprem Hukuku”yeni oluşmaktadır. Deprem sonrası oluşan zararların
giderilmesinde, en çok sorumluluğunda Devlete ait olduğunu görüyoruz.
Kazılan her çukurda, atılan her temelde, üretilen-dağıtılan tüm inşaat
malzemelerinde, yapılan her inşaatta ve her tadilatlarda Devletin denetim
görevini gereği gibi, yerine getiremediğini gördük.
Bu günlerde, İstanbul Halkı deprem korkusu ile yaşamaktadır. Özelliklede,
1980 yılı sonrası yapılan binalarda, deprem korkuları daha fazladır.
İnsanların içinde oluşmuş olan bu korkuyu yenmeden yaşamak, mutlu bir
yaşam sayılamaz. Bizlere, bu korkulu yaşamı yaşatmaya da kimsenin hakkı
olamaz. İnsan yaşamında, endişe ve korkunun yeri yoktur. İstanbul’da
büyük bir depremin, en erken 2015 yılında olabileceği uyarısını, bazı bilim
adamları yapmaktadırlar. Sakarya Bölgesinin deprem açısından tehlikeli bir
yer olduğunu, 2025 yılına dek iki adet (6) şiddetinde yıkıcı depremin olacağını
tahmin etmektedirler. 2013 yılı sonrası, Sakarya Bölgesinde her an
depremin beklenmesi gerektiği görüşündedirler. İstanbul için ise, kuzey bölgesinde
iki depremin beklendiği, birisinin Sivriada önünde (6, 3-6, 7) şiddetinde
olacağı;diğerinin ise Marmara Ereğlisi önünde (6, 3)şiddetinde olacağı
öngörüsüdür. 2015 yılı sonraları İstanbul’da büyük bir depremin olacağı
endişesidir.
Yakın bir gelecekte olacağına kesin gözle bakılan İstanbul Depremi
sonrası;başta Kamu görevlileri olmak üzere inşaat sektörünün yöneticileri
ve teknik kadrolarında görevlilerden hesap sorulur. Olağan üstü dönemlerde
bazı kişilerin gözaltına alındığı gibi, bu kişilerde gözaltına alınırlar.
Kendilerini, şimdiden hazırlasınlar. Yargı’ya, açılan ceza davalarında görüş
ayrılıkları oluştuğu için, yargılamalar çok uzun sürdü. Ceza davaları zamanaşımım
nedeni ile ortadan kalktı. Yargı, bu nedenlerle eleştiriler aldı.
Depremzedeler, mağdur oldular. Bilimsel verilere göre beklenen ve olası
İstanbul Depreminde;Yargıya açılan her türlü davalar kısa sürede sonuçlanacaktır.
Çünkü, ”Deprem Hukuku”artık hissedilmeğe başlamıştır. Hazırladığımız
bu kitapta, depremde oluşan zararların, Yargı yolu ile giderileceğini
belirlemiş olduk.
Biz, uygulamanın içinde ve Marmara Depremini yaşamış iki hukukçu;
yaptığımız ortak çalışma sonucu, bu inanca vardık. Uygulamalarımızın sonucunun,
değerlendirmesinde, deprem sonucu sorumluları ve açılacak tüm
davaları belirlemeye çalıştık. Bu kitap içindeki bilgiler ve açıklamalar, depremin
yarattığı sorunların çözümünde hukukçulara yol gösterici olduğu gibi,
tüm görevlilere de sorumluluklarının sınırlarını ve ihmallerinde görecekleri
zararları da gösteren bir kaynaktır. Yargı Organları da, bundan sonra ülkemiz
bir deprem kuşağı üzerinde olması nedeni ile, BEKLENMEYEN bir
doğa olayı olarak değerlendirilemeyecektir. Çünkü, deprem kuşağı üzerinde
bulunan ülkeler, deprem riski altındadırlar. Bu riske hazır olmaları ve
insanlarını da, deprem ve doğal afetlerle birlikte yaşamanın koşulları ile eğitilmeleri
gerekir. Bugüne kadar insanların, bu tür doğa olaylarında yaşam
tarzını, DİNİ GELENEKLER ve KADERCİ FELSEFELER belirlemiştir. Bu
düşünce ve inanışlar, artık yerini bilime ve teknolojiye bırakılmalıdır.
Biz, uygulamanın içinden gelen iki hukukçu; “DEPREM ve DOĞAL
OLAYLAR SONUCU OLUŞAN ZARARLARIN GİDERİLMESİ” için; DEPREM
HUKUKUNA GİRİŞ”i başlattık. Artık, bundan böyle, “Deprem Hukuku”
başta depremzedelerin katkıları olmak üzere, çığ gibi genişleyecektir.
Düşünen hukukçuların katkıları ile ve cesur hakimlerin, mahkemelerden
verecekleri adil kararlarla daha da artacak ve düzene girecektir.
17. yüzyılda Avrupa Ülkeleri-başta İngiltere olmak üzere-Afrika insanını
YAMYAM olarak tanıtmışlar ve tanıtmağa da devam etmişlerdir, Bu Ülkelerce,
Afrika Ülkeleri hep sömürülerek geri bırakılmıştır. İngiliz Donanması,
18 Mart 1918 günü Çanakkale Boğazını, Afrika Ülkelerinde topladığı askerlerle
geçmek için zorlamıştır. İstiklal Marşı yazarımız Mehmet Akif ERSOY,
”Çanakkale Şehitleri” adlı şiirinde;”Kimi Hindu, kimi Yamyam, kimi ne bela”
diyerek tanıttığı Afrika insanı için, Emekli Büyük Elçi, eski Enerji ve Tabi
Kaynaklar Bakanı Kamran İNAN diyor ki:” Afrikalılar, bir yaşlı öldüğünde
“Bir kütüphane yandı, kül oldu. ”derler. Yerinde ve anlamlı bir söz. Her
yaşlı insanın, kendi çapında bilgi ve tecrübe birikimi vardır. Bu birikim toplumun
malıdır. Paylaşılırsa değer taşır. Kimsenin bu birikimi beraberinde
götürmeye hakkı yoktur.
Bu acı gerçeğin bilinci ile kendime düşeni yapmağa çalıştım. Yangının
yaklaşmakta olduğunu gördüğümden, kütüphanem kalıcı olsun diye on iki
kitap yazdım. Ancak bizde yazan lar maalesef az, okuyanlar daha da az.
Türkiye ciddi bir kültür bunalımı yaşıyor.
Cehalet insanın düşmanıdır. Cehaletle yükselen bir millet olmamıştır.
Türkiye’de ne yazık ki cehalet tırmanıyor, tepelere çıkmağa başladı.
“YANGININ YAKINLAŞTIĞI KÜTÜPHANELER; LÜTFEN YAZIN,
ESER BIRAKIN, KÜLTÜR ÇORAKLIĞI İLE MÜCADELE EDELİM”
Ben, birikimi olan tüm meslektaşlarıma sesleniyorum:”Ne olur yazın,
eser bırakın. ” Birikiminizi, içinde bulunduğunuz toplum ile paylaşın. Paylaşmayı
bilen insan, kendini aşan insandır. Paylaşmayı bilmeyen ve bildiği
halde uygulamayan insan, içinde bulunduğu çağın gerisindedir. Kitap, insanın
en iyi dostudur. Okuma alışkanlığını ve zevkini gençlere benimsetmemiz
gerekir. Toplumların önündeki en büyük sıkıntı ve sorun, cehalettir.
Cehalette, okuma ile aşılır.
Deprem Bölgesi olan Sakarya ilinde, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi
sonrası çalışmalarımda, bana güç veren Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin
ÖZBAKIR ve C. Savcısı Mesut TEKİN’e;bana yardımcı olan Hakim-Savcı
arkadaşlarıma;Sakarya Barosunun Onursal Başkanlarından Avukat Kazım
YILMAZ ve Avni AKRAN’a; Avukatlarından Hülya TARIM, Şükran TAŞDEMİR,
Gülten YALI, Deniz KARABAYIR’a ve değerli personellerim Leyla TExv
KİN, Bahri PALA, Naile TANATTI, Semahat ÖNDER’e ve ayrıca, deprem
sonrası çocuklarımın eğitimi için, İstanbul’a yerleşip;benim deprem bölgesinde
misafi rhane ve deprem prefabriklerinde yalnız kalmama onay veren,
değerli eşim Fisun’a; benim yokluğuma özveri ile katlanan çocuklarım Dr.
Sema’ma ve Seda’ma teşekkürlerimi, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
Ağustos-2010
Turan ATEŞ
Hakim-İstanbul



İÇİNDEKİLER
I. KISIM
Bina Çökmesine Neden Olmak Sureti İle Genel Güvenliğin
Taksirle Tehlikeye Sokulması Suçu
(5237 sayılı TCK’nun m. 171/b )
SUNUŞ (Avukat Filiz Saraç) ......................................................................
GİRİŞ .........................................................................................................
BİRİNCİ BÖLÜM .......................................................................................
I. GENEL OLARAK .................................................................................
1. Tarihçe ...........................................................................................
2. Türk Hukuku’ndaki Durum .............................................................
II. KORUNAN HUKUKİ DEĞER ..............................................................
III. SUÇUN MADDİ UNSURU ...................................................................
1. Fiil ..................................................................................................
A. Hareket ....................................................................................
aa. Somut tehlike doğuracak hareketin varlığı.........................
bb. Hareketin sonucunda genel tehlike halinin doğması .........
B- Nedensellik bağı .......................................................................
2. Fail ve Mağdur ..............................................................................
3. Konu ..............................................................................................
A. Bina Kavramı ...........................................................................
B. Çökme Kavramı .......................................................................
4. Netice ............................................................................................
A. Tehlike suçları ve zarar suçları ayrımı .....................................
B. Somut ve soyut tehlike suçları ayrımı ......................................
IV. SUÇUN MANEVİ UNSURU .................................................................
İKİNCİ BÖLÜM ..........................................................................................
I. SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ ŞEKİLLERİ ...............................................
İçtima ...................................................................................................
II. YAPTIRIM VE KOVUŞTURMA USULÜ ..............................................
III. SUÇUN ZAMANAŞIMI ........................................................................
SONUÇ ................................................................................................
II. KISIM
I. ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER VE BİNA ÇÖKMELERİ ................
II. AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ KAPSAMINDA
İNCELEME ..........................................................................................
III. AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ AÇISINDAN
İNCELEME ..........................................................................................
IV. SONUÇ
BİBLİYOGRAFYA
KISALTMALAR
III. KISIM
DEPREM ve DOĞAL AFETLER SONRASI OLUŞAN
ZARARLAR ve AÇILACAK DAVALAR: ..................................................
A. SUNUŞ ..........................................................................................
B. GİRİŞ: ............................................................................................
a. Depremin Tanımı: ....................................................................
b. Fay ve Çeşitleri: .......................................................................
c. Deprem Kuşakları: ...................................................................
d. Tsunami: ..................................................................................
e. Doğa Olayları (Su Baskınları-Göletler-Toprak KaymalarıÇığ
Düşmeleri-Ana Yolların Karlarla Kapanması: ...................
Yolların Bozulması): ................................................................
f. Maden Ocaklarında Gaz (Grizu) Patlaması ve
Oluşan Can Kayıpları: .............................................................
g. Binaların Göçmesi ve Tesisatların Patlaması .........................
(Yüksek Enerji Nakil Hatları Alanına Yapılan Binalar): ............
h. Doğal Gaz Sızmaları ve Soba Bacalarının
Yarattığı Ölümler ve Sorumlular: .............................................
ı. Depremin Olacağı Önceden Bilinebilir mi? ..............................
C. TÜRKİYEDE’Kİ DEPREMLER: ....................................................
a. Genel: ......................................................................................
b. 1849 Tarihli İstanbul Depremi: .................................................
c. 1939 ve 13 Mart 1992 Tarihlerindeki Erzincan
Depremleri: ..............................................................................
d. 1967 Tarihli Sakarya Depremi: ................................................
e. 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi: ......................................
f. 12 Kasım 1999 Düzce Depremi: ..............................................
g. Depremin Bıraktığı İzler: ..........................................................
h. Sonuç: .....................................................................................
D. YERLEŞİM ALANLARI: ................................................................
a. Genel: ......................................................................................
b. Ülkemizde Yerleşim Alanları: ...................................................
c. Yerleşim Alanlarının Belirlenmesinde Yetkili Birimler: .............
d. Yerleşim Alanlarının Belirlenmesindeki Kriterler: .....................
aa. Zemin: ................................................................................
bb. Altyapı ve Kamu Hizmetlerinin Ulaşımı:.............................
cc. Doğal Yapıların Korunması:...............................................
e. Köy Boşalmaları (Köylerden Şehirlere Akın): ..........................
E. BİNALAR: ......................................................................................
a. Genel: ......................................................................................
b. Müteahhitlik Müessesesi: .......................................................
c. İmar Planları: ...........................................................................
d. İmar Planlarının Düzenlenmesi: ..............................................
e. Yapı ve Esasları: .....................................................................
f. Yapıların Plan ve Projeleri: ......................................................
g. Binaların Plan ve Projelerini Hazırlayanlar ve
Sorumlulukları: .........................................................................
h. Kaçak Yapılan Yapılar: ............................................................
aa. Kaçak Katlar:
bb. Projeye Aykırı Eklenti Yapılar: ...........................................
ı. Kamu Kurumları İçin Yapılan Yapılar: ..........................
i. Yapıların Denetimi ve Denetleyenlerin
Sorumlulukları: .............................................................
aa. Yapı Denetim Kuruluşları: ..................................................
bb. Yapı Denetim Komisyonları: ..............................................
F. YAPILARDA KULLANILAN MALZEMELER: ................................
a. Genel: ......................................................................................
b. Malzeme Üretenler ve Sorumlulukları: ....................................
c. Malzemeyi Dağıtanların Sorumlulukları: ..................................
d. Malzemeyi, Yapıda Kullananların Sorumlulukları: ...................
e. Yapıda, Malzeme Kullanımının Denetimi ve
Sorumlular: ..............................................................................
f. Yapılarda, Yapılan Tadilatlar Nedeni ile Sorumlular: ...............
G. DEPREM ve DOĞAL AFETLER SONUCU OLUŞAN
KAYIPLAR: ....................................................................................
a. Genel: ......................................................................................
b. Can Kayıpları: ..........................................................................
aa. İnsan Ölümleri:...................................................................
bb. İnsan Yaralanmaları:..........................................................
c. Mal Kayıpları: ...........................................................................
aa. Yapıların Enkaz Olması: ....................................................
bb. Yapıların Hasarlanması: ....................................................
cc. İşyerleri ve Evlerdeki Eşyaların Hasarlanması: .................
dd. Otomobillerin Hasarlanması: ............................................
ee. Hayvanların Ölmeleri-Telef Olmaları: ................................
d. Malların Talan Edilmesi: ..........................................................
e. Deprem ve Doğal Afetler Sonrası Yapılan
Yardımlarının Dağıtımı: ...........................................................
H. DEPREM ve DOĞAL AFETLER SONRASI AÇILACAK
DAVALAR: .....................................................................................
a. Genel: ......................................................................................
b. Tazminat Davaları: ..................................................................
aa. Maddi Tazminat Davaları: ..................................................
1. Konut ve İşyeri İçin Açılacak Davalar: .........................
2. Konut ve İşyerindeki Hasarlanan ve Yok Olan
Eşyalar İçin Açılacak Tazminat Davaları: .....................
3. Ölüm veya Yaralanma Neden ile Açılacak
Tazminat Davaları: .......................................................
bb. Manevi Tazminat Davaları: ................................................
c. Tazminat Davalarında Tarafl ar: ...............................................
aa. Davacılar:...........................................................................
bb. Davalılar:............................................................................
cc. Davaların Açılacağı Mahkemeler: ......................................
d. Davalarda Zamanaşımı: ..........................................................
e. Tazminat Davalarında Devletin Sorumluluğu: .........................
f. Bilirkişilik Kurumları: ................................................................
aa. Genel: ................................................................................
bb. Bilirkişi İncelemesi ve Bilirkişi Raporları:............................
cc. Bilirkişi Kurumları: ..............................................................
dd. Depremin Olduğu Yerleşim Yerlerinde İnceleme
(Keşif): ...............................................................................
g. Deprem Davasındaki Tazminatlarda Faiz: ..............................
f. Deprem ve Doğal Afetlerde, İdare’nin Sorumluluğunu
Sınırlayan veya Kaldıran Nedenler: .........................................
h. Salgın Hastalıklar Nedeni ile Devletin-İdarenin
Sorumluluğu: ...........................................................................
İ. DEPREM SİĞORTASI: ..................................................................
a. Genel: ......................................................................................
b. Deprem Sigortası: ...................................................................
aa. Zorunlu Deprem Sigortası (DASK): ...................................
bb. İsteğe Bağlı Deprem Sigortası: ..........................................
c. Sigortalı Malın Sahip Değiştirmesi: ..........................................
d. Sigortanın Halefi yeti: ...............................................................
J. SONUÇ: .........................................................................................

EKLER
1. AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ İLGİLİ HÜKÜMLER
İmzalandığı Tarih: 20 Mart 1950 (Roma) -Yürürlük tarihi: 3 Eylül 1952
– Türkiye’nin Sözleşmeyi Onayladığı Tarih: 18 Mayıs 1954
(Resmi Gazete tarihi: 19 Mart 1954 Resmi Gazete sayısı: 8662)
2. 1982 T. C. ANAYASASI İLGİLİ HÜKÜMLER
Kanun No. : 2709 Kabul Tarihi : 7. 11. 1982
3. 5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ HÜKÜMLER
Resmi Gazete Tarihi: 12. 10. 2004 Sayısı: 25611
4. 818 SAYILI BORÇLAR KANUNU İLGİLİ HÜKÜMLER
Resmi Gazete Tarihi: 08. 05. 1926 Sayısı: 366
5. UMUMİ HAYATA MÜESSİR AFETLER DOLAYISİYLE
ALINACAK TEDBİRLERLE
YAPILACAK YARDIMLARA DAİR KANUN
Resmi Gazete Tarihi: 25 Mayıs 1959 - Sayısı: 10213
6. 4539 SAYILI DOĞAL AFET BÖLGELERİNDE AFETTEN
KAYNAKLANAN HUKUKİ UYUŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜMÜNE VE
BAZI İŞLEMLERİN KOLAYLAŞTIRILMASINA İLİŞKİN KANUN
HÜKMÜNDE KARARNAMENİN KABULÜ HAKKINDA KANUN
Resmi Gazete Tarihi: 3 Mart 2000 - Sayısı: 23982
7. 3194 SAYILI İMAR KANUNU
Resmi Gazete Tarihi: 09. 05. 1985 Sayısı: 18749
8. ZORUNLU DEPREM SİGORTASINA DAİR KANUN HÜKMÜNDE
KARARNAME
Resmi Gazete Tarihi : 27/12/1999 Sayısı: 23919
9. 4483 SAYILI MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN
YARGILANMASI HAKKINDA KANUN
Resmi Gazete Tarihi : 22. 1. 1990 Sayısı: 399 sayılı
10. AFETLERE İLİŞKİN ACİL YARDIM TEŞKİLATI VE
PLANLAMA ESASLARINA
DAİR YÖNETMELİK
Resmi Gazete Tarihi: 1. 4. 1988 Sayı: 88/12777
11. AFET BÖLGELERİNDE YAPILACAK YAPILAR HAKKINDA
YÖNETMELİK
Resmi Gazete Tarihi: 14. 07. 2007 Sayı: 26582
12. AFET SEBEBİYLE HAK SAHİBİ OLANLARIN TESPİTİ
HAKKINDAKİ YÖNETMELİK
Resmi Gazete Tarihi: 28. 08. 1968 Sayı: 12988
13. AFET SEBEBİYLE YAPILAN VE YAPILACAK OLAN BİNALARIN
BORÇLANDIRMA BEDELLERİNDEN YAPILACAK OLAN İNDİRİMLER
HAKKINDA YÖNETMELİK
Resmi Gazete Tarihi: 08. 04. 1972 Sayı: 14153
14. TABİİ AFETLERDEN ZARAR GÖREN ÇİFTÇİLERE YAPILACAK
YARDIMLAR
HAKKINDA YÖNETMELİK
Resmi Gazete Tarihi: 27. 08. 2006 Sayı: 26272
15. AFET HARCAMALARI YÖNETMELİĞİ
Resmi Gazete Tarihi: 25. 09. 2005 Sayı: 25947


YAZARIN DİĞER KİTAPLARI