Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlarının görevden ayrılmalarının ardından yapılan yeni atamalar ve yapılacak olan Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısının geçerliği açısından her türlü hukuki tartışma ve şüphelerden arınmalıdır. Olayın askeri ve siyasi yönünün dışında hukuki tarafına bakılması gerekli ve yararlı olacaktır.

         Silahlı Kuvvetler üst kademesinde yaşanan görevden ayrılmalar sonrası yapılan ve yapılacak olan atamalar ile, bu tarihden itibaren ilk çalışma gününde yapılacak olan YAŞ toplantısının hukuki geçerliğinin incelenmesi gereklidir. Bu inceleme her türlü siyasi ve askeri mülahaza dışında tarafsız bir hukuki araştırma ve süreci zorunlu kılmaktadır.

         Öncelikle, Komutanların görevden ayrılma yolundaki dilekçelerinin içerik ve amacına bakılması gerektir. Kuvvet Komutanlarının normal görev süreleri Ağustos ayı içinde dolmaktadır. Genelkurmay Başkanı’nın emeklilik dilekçesinin ise 30 Ağustos tarihi itibariyle hüküm ifade edeceği söylenmektedir. Halböyle olunca, emeklilik istemlerinin, bu tarihlerden önce işleme konulmaması gerekir.

Ayrıca çalışma saati sonrasında yapılan emeklilik ve atama işlemlerinin geçerliği konusu da hukuki bir tartışma yaratabilecek değerdedir.

         Kara Kuvvetleri Komutanlığına atanan Org.Özel’in atanma tarihinden ancak bir tam gün geçtikten sonra Genelkurmay Başkanlığı’na atanabileceği yolunda değerlendirmeler yapılmaktadır. Burada bir tam günün hukuki açıdan hesabının önem kazanmaktadır.

Hukuki açıdan süreler, tebliği izleyen gün başlar ve sürenin sonunun tatile isabet etmesi halinde uzatılır. Sayın Org.Özel’in KKK’na atanması 29. Temmuz Cuma günü yapıldığına göre, sürenin başlangıcı Cumartesi günü olacaktır. Ancak Cumartesi ve Pazar gününün tatil olması nedeni ile 24 saatlik çalışma süresi Pazartesi günü tamamlanacak ve Sn.Özel en erken 2 Eylül Salı gününden itibaren YAŞ toplantılarına katılabilecektir.

         Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nun General ve Amirallerin terfileri ve Genelkurmay Başkanının atanmasını düzenleyen maddelerinde de boşluk bulunmakta ve Genelkurmay Başkanlığına vekalet diye bir müessese tam olarak bulunmamaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu,

Genelkurmay Başkanı’nın, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı yapmış orgeneral-oramiraller arasından Bakanlar Kurulunun teklifi üzerine Cumhurbaşkanınca atanacağı hükmünü taşımaktadır. General ve Amiral’lerin terfilerine ilişkin 47. madde ise; terfi koşulu olarak; rütbeye ait en az bir yıllık sicili bulunmayı öngörmektedir. Bu maddenin Genelkurmay Başkanlığına atanmasında aranması halinde, atama için, kuvvet komutanlığında en az bir yıllık sicilin bulunması gerekecektir.

Görüldüğü üzere olayın hukuki boyutu, siyasi ve askeri boyutundan önemlidir ve daha fazla öne çıkmaktadır. Yeni tartışma ve çekişmelere yer vermemek için öncelikle ele alınması bir zorunluluktur.

 

Av.A.Erdem Akyüz

Hukukun Egemenliği Derneği

E.Genel Başkanı