Gözümüz aydın.

         Artık yeni bir kaos’umuz var.

         Ülkenin temeli olan adalet, temelinden sarsılmıştır.

         Günlük yaşantımıza “CD’ler, kasetler, tapeler” damga vurmaya başladı.

         Önce “kutu kutu paralar” ile ilgili kayıtlar piyasaya çıktı.

         Sonra onu “sıra sıra kasalar”,

Sıfırlanan” paralar izledi.

         İhale iptalini” planlayan, “yargıda kadrolaşmayı” öngören konuşmalar artık sıradan hale geldi.

         Şimdi kamu oyu beklemede.

         Beklentiler yükseliyor

         Çünkü rivayet muhtelif.

         Yedi şiddetinde deprem” etkisi yaratacak

         Gökten “meteor yağmuru gibi yağacak” CD’ler bekleniyor.

         Muta nikahları” sözü ediliyor.

         Zamanlaması da “manidar” .

         Tam seçim öncesi, seçim yasaklarının başlayacağı günün son saatlerinde yayınlanacakmış ki...

         Etkisi yüksek olsun ve yanıt verilemesin.

         İnternet yasakları, facebook ve twitter’in yasaklanacağı söylentileri, yeni kaset ve CD’lere duyulan merakı artırıyor.

         CD ve tapelerde adı geçen sanıklar tahliye edildi.

Paraları iade edildi,

Mallarındaki tedbirler kaldırıldı.

Yıllardır tutuklu olan “Ergenekon, Balyoz vatanseverlerine” sıra yeni yeni gelmeye başladı.

Onların uydurma kasetleri, tapeleri için hiç bir önlem alınmamıştı.

Ağzını açan, ağzına geleni söylüyordu.

Bu davalardaki kişiler için önceleri “Türkiye barsaklarını temizliyor” deniyordu.

Ameliyat masasında böbreğini karaciğerini bırakan sanıklar için “parça parça kaçmaya başladılar” denildi.

         Şimdilerde “kumpas” beyanları solda sıfır kaldı.

         Artık “katakulli” benzetmesi yapılıyor.

         Adalet “katakulli” yapmış.

         Gözümüz aydın.

         Artık yeni bir kaos’umuz var.

         Ülkenin temeli olan adalet, temelinden sarsılmıştır.

         Görevine son verilen özel yetkili mahkemelerin, ellerindeki dosyalarla görevlerine devam edeceği söyleniyor.

         Görevine son verilen mahkemeler, görevlerine devam ediyorlar.

         Bu kez görevlerine “kökten” son veriliyor ama onlar bizim görevimiz devam ediyor diyorlar.

         Bir mahkeme, esir tutuklu sanıkların tahliyesine karar veriyor, diğeri hayır hapiste kalacaklar diyor.

Toplum hayatında kaos ve kargaşa başladığı zaman, bu kaos’un nerede biteceği belli olmaz. Yönetimdeki kusur ve yanlışlıklar yüzünden başlayan hatalar zinciri sonunda yargıda –kumpas- ve –katakulli- olarak tanımlanan kaos en yüksek değerlerine ulaştı.

           Bu kaosun nerede biteceği bilinemeyeceği bilinemez.

Türkiye’yi buhranlı günler beklemektedir.

Ülkenin yönetiminde yapılan hatalar; yasamadan yargıya, ülkenin güneydoğusundan kuzeybatısına uzanan bir tehlikedir ve bir virüs gibi tüm ülkeyi sarmak üzeredir.”

Sırada ne var…